Mehr Haber Ajansı’nın haberine göre, İslami Şura Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı Alaaddin Burucerdi, Mazenderan eyaletinin Bihşehr şehrinde ve Katılgah Camii’nde toplanan halka karşı “İran atom bombasına karşıdır ve asla onu elde etme gayretinde değildir. İranı’ın bu tavrını birçok ülke iyi biliyor” şeklinde konuştu.
Alaadin Burucerdi sözlerine şöyle devam etti: “İslami Düzen yaptırımlar konusunda iyi bir siyaset takip etti ve şimdi ise yaptırımların fırsata dönüşmesiyle beraber İnkılapta terraki ve günden güne artan gelişmeleri elde etme aşamasındayız.”
Meclis Ulusal Güvenlik Komisyonu Başkanı, İran’ın müzakerelerde artık güçlü bir konumda olduğunu belirterek: “Biz bugün, on yıl öncesinin aksine artık güçsüz bir durumda değiliz. Biz, tersine mühendislik yoluyla düşmanın aklına bile gelmeyen gelişmiş teknolojiler elde ettik” dedi.
Burucerdi konuşmasının devamında: “Eğer düşmanın yaptırımları ve vatan evlatlarının bu yaptırımlara dayanma azmi olmasaydı, belki de biz bugün güçlü bir konumda olmazdık ve bu gibi önemli gelişmeleri elde edemezdik. Bizim evlatlarımız böyle bir teknolojiyi elde etmeye söz verdiler ve onu da elde ettiler. İran İslam Cumhuriyeti bugün kudret ve iktidarının zirvesindedir” dedi.
İmam Humeyni (ra) inkılabı bütün dünyaya ihraç etti
Alaaddin Brucerdi, İslam İnkılabı’nın ülkeyle sınırlı kalmadığını ve inkılabın sınır ötesine ihraç edildiğini hatırlatarak: “Rahmetli İmam Humeyni (ra), inkılabı bütün dünyaya ihraç etti ve bu ihraç dolayısıyla diğer ülkelerin İran’ın durumuna imrenmesi, bugün ülkemizin hakimiyet sahasının genişlemesine ve güçlenmesine sebep oldu” diye ekledi.
İran İslamı Şura Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı, İran’ın uranyum zenginleştirme teknolojisini elde etmemesi için düşmanın bütün gücünü sarfettiği, ancak bu hususta onların yenildiği ve İran’ın kazanmış olduğunu belirterek: “Biz şu an geçmişte benzeri olmayan başarılı bir kahramana sahibiz. Ayetullah Hamenei’nin sözünü ettiği ‘kahramanca esneklik’ de tam olarak budur yani geçmişte hiç olmadığımız kadar başarılı olmamızdır” ifadesini kullandı.
Burucerdi şöyle devam etti: “Biz geçmişte, bilim adamlarımızın kullanması için 20 adet santrifüj talep etmiştik. Onlar buna karşı çıktılar. Bizim bu aletten iki taneye bile sahip olmamıza izin vermediler. Fakat Allah’ın lütfuyla şu an 19 bin santrifüjümüz var, dolayısıyla biz bu husustaki savaşı kazandık” diye ekledi.
Meclis’in nükleer konudaki tavrının akıllı bir siyaset olup sorumluluktan kaçınmayarak aktif bir tutum takındığını beyan eden Burucerdi: “Bizim için önemli olan, Rehberliğin kırmızı çizgilerine riayet etmektir. Elbette, bu konuda hem meclis hem de müzakere heyeti bu çizgileri muhafaza edip ona göre davranmaktalar” dedi.
İslami Şura Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu Başkanı şöyle devam etti: “Biz, müzakerecilerimizin işlerinde bir aksaklık olmasını istemiyoruz ve nükleer müzakere usulleri ve gerekleri çerçevesinde tarafların yapması gereken şeyler de bellidir. Fakat düşmanların baskıcı tavrı da ortadadır” diye konuştu ve “Bizim gücümüzün imanımızdan ve milletimizin iktidarından kaynaklandığı ortadadır. Bu yüzden de taleplerimizde ısrar ediyor ve bu husustaki fikirlerimizi savunuyoruz” dedi.
O.SH