Yayınlama Tarihi: 23 Kasım 2015 - 10:39

Tahran, 23 Kasım 2015 - İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Ortadoğu’nun şu anki durumunun, eski siyasi ve güvenlik düzeninden yeni bir düzene geçiş hâlinde olduğunu gösterdiğini belirtti.

MHA - İrna'nın haberine göre, İsviçre’nin Montrö kentinde düzenlenen uluslar arası politika konferansında konuşan Abdullahiyan “Geçmişteki sorunların birçoğu değişmeden hâlâ sürüyor. Bunun en önemli nedeni, bölge dışı güçlerin sürekli Ortadoğu işlerine müdahale etmesidir. Bu müdahaleler çoğunlukla askeri ve sert müdahaleler şeklinde gerçekleşiyor. Bu da Asya’nın batısını daha da karmaşık hâle getiriyor. Ortadoğu şu anki geçiş döneminde yeni güvenlik düzene ihtiyaç duyuyor. Ortadoğu’da yeni güvenlik düzenin işe yarama sırrı, tüm devletlerin rol oynamasında ve bölge halkının meşru taleplerine dikkat edilmesinde yatıyor. Orta Doğu sorunun çözümüne katkı sağlamanın en iyi yollarından biri, devlet ve halk düzeyinde bölgesel koordinasyonu güçlendirmektir. Ne yazık ki geçen yıllarda bölge halkının millî ve demokrasi ayaklanmaları teröristlerce saptırıldı.”dedi.

Konuşmasının bir diğer bölümünde terör sorununa işaret eden Abdullahiyan “IŞİD örgütünün girişimleri, günümüz dünyasında en büyük tehlikenin, terör örgütlerinin terör devletlerine dönüştüğünü gösteriyor. Bugün yeni bir tehdit olarak uluslar arası güvenliği zedeleyen ve tüm devletler, milletler ve dinleri hedef alan tekfirci terörizmi, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da bölge ve bölge dışı bazı oyuncuların sorumsuzca müdahalelerinin bir sonucudur. Radikalizm, terörizm ve tekfirci zihniyeti, tüm bölge ve bölge dışını tehdit eden sorunlardır. Toplu olarak bu sorunlara yanıt vermemiz gerekiyor.” dedi.

Konuşmasının bir diğer bölümünde Filistin sorununa değinen Abdullahiyan şunları söyledi: “Hiç şüphesiz Ortadoğu’nun en büyük sorunlarından biri, Filistin işgalidir. İşgal altındaki topraklarda insan haklarının sistematik olarak ihlali, nefret ve radikalizmi arttır. İran’ın nükleer anlaşması ve Suriye hükûmetinin kimyasal silahsızlanması sayesinde şimdi de işgalci Kudüs rejiminin silahsızlanmasının talep edilme vakti geldi.”

M.M