MHA- Mehr Haber Ajansı’na konuşan Halil Abdullah, Kuveyt’te düzenlenen Yemen barış görüşmelerine ilişkin, “Biz bu görüşmelerin sonuca ulaşmasını ve Yemen halkının kanının akmaması için dua ediyoruz” diye konuştu.
Kuveyt Parlamentosu’nun Şia kökenli milletvekili, Yemen halkının ölümle boğuşmasının sorumluluğunun bütün müslümanlar ve Arapların üzerinde olduğunu belirterek, “Kuveyt Emiri’nin bölgede saygınlığından yola çıkarak krizin tarafları Kuveyt toplanarak savaşın bitmesi için çaba gösteriyor” açıklamasında bulundu.
Yemenli grupların Kuveyt’teki görüşmelerin sonuca ulaşarak savaşın sona ermesini umduklarını belirten Abdullah, İran ve Suudi Arabistan ilişkilerinin iyileşmesi takdirde Arap ülkelerin de İran’la ilişkilerinin düzeleceğinin altını çizdi.
“Arap ülkeleri arasında Umman ve Kuveyt, siyasi ve ekonomik yönden daha bağımsız olduklarından dolayı İran ve Suudi Arabistan veya Suudi Arabistan ile diğer ülkeler arasında arabuluculuk etmek için uygun konumdalar” diyen Abdullah, “Arap ülkelerle İran arasındaki ilişkilerin yönü Suudi Arabistan-İran ilişkilerinin durumuna bağlıdır” diye vurguladı.
İran ve Suudi Arabistan’ın bölgedeki ihtilafları, Şia-Sünni eksenli gösterilmeye çalışılıyor
“Birileri İran ve Suudi Arabistan arasındaki sorunun Şia-Sünni meselesine indirgemek istese de iki ülkenin ihtilafı siyasidir” diyen Abdullah, bu tür propagandaların İslam dünyasının hayrına olmayacağını dile getirdi.
İran’ın bölge için tehdit olmadığına işaret eden Abdullah, “İran bölgede güç ekseni olan büyük bir ülkedir. Bölge ülkeleri İran’ın bölgede olmamasını dile getirmemeli, İran ise bölgenin bütün bölge ülkelerine ait olduğunu kabul etmeli” diye açıkladı.
İran’ın aleyhinde var olan kötü algılayışı değiştirmesi gerektiğini ve bölgedeki Sünni ülkelere doğru bir mesaj göndermesini anlaması gerektiğini de söyleyen Kuveyt Parlamentosu Şia kökenli milletvekili Halil Abdullah, “Bölge ülkelerinin tümünün geleceği, birbirine kenetlenmiştir” diye ekledi.
Y.B