MHA – Direniş kuvvetleri ile tekfirci teröristler arasında yaşanan şiddetli çatışmalar sonucu Suriye’nin Halep eylaletinde bulunan Han Tuman beldesi teröristlerin eline geçti. Bu Suriye’deki çatışmalarda bir ilk değildir. Defalarca Suriye’nin bazı stratejik bölgeleri tekfirci terör örgütlerinin eline geçtikten sonra tekrar kurtarılmıştır. Örneğin tekfircilere ağır darbe indirerek kurtarılan stratejik el Kuseyr şehri.
Bununla birlikte Suriye krizinin üzerinden geçen 5 yılda birçok bölgeler kısa veya uzun bir müddet teröristlerin ele geçtikten sonra tekrar geri alınmıştır, ancak 4 yıldır IŞİD’in işgali altında olan Rakka kentinin bir istisna olduğunu söyleyebiliriz.
Teröristler Han Tuman’ı ele geçirdikleri ilk saatlerden itibaren Direniş Ekseni’nin moralini bozmak için psikolojik savaşa yöneldiler. Onlar herşeyden önce vahşet ve korku dalgasını yaymak amacıyla direniş kuvvetleriyle hiçbir ilgisi olmayan görüntüleri paylaştılar. Teröristler, şehit ve esirler sayısıyla ilgili çelişkili istatistikler öne sürerek Halep eyaletinde ilerleyişlerini sürdürmek için gereken şartları hazırlamaya çalışıyorlar.
Tabii ki iç çatışmalarda zaferle yenilgi iç içedir. Küçük, büyük, önemsiz ve stratejik bir bölgeyi geçici bir zaman diliminde işgal etmek çok övgüye layık bir başarı değil, önemli olan ilerleyişini devam ettirmek için ulaştığın zaferi koruyabilmektir.
Direniş kuvvetleriyle karşı karşıya savaşamadıklarını anlayan tekfirciler gerilla savaşı yöntemiyle Han Tuman beldesini ele geçirdiler. Teröristler Halep’in güneyinde bulunan Han Tuman’ı ele geçirir geçirmez psikolojik bir savaş başlattılar.
Direniş kuvvetleriyle hiçbir ilgisi olmayan görüntüleri yayan tekfirci teröristlerin iki amacı vardır:
1. Son günlerde Halep eyaletinde büyük kazanımlar elde eden direniş kuvvetlerinin moralini bozmak; teröristler bu tür eylemlerle Halep’teki anti-terör operasyonların düzenlemesini engellemek istiyorlar.
2. Ağır yenilgilere uğrayan tekfirci unsurların savaş meydanına geri dönüşü; tabii ki terör örgütleri Halep’teki operasyonlarda arda arda yenildikten sonra zor günler yaşamaktadırlar. Aslında tekfirciler Han Tuman’ı ele geçirmekle elde ettikleri geçici kazanımdan büyük kazanımlara ulaşmak için yararlanmak istiyorlar.
Han Tuman beldesini işgal etmek çok önemli bir kazanım değildir. Çünkü teröristler bu beldede fazla kalamayacaklar. Onların başlattığı psikolojik savaşın amacı Direniş Ekseni’ni zayıf düşürmektir. Eğer hakikaten teröristler iddia ettikleri kadar güçlü olsaydılar Han Tuman’ı işgal ettikten sonra psikolojik savaşı bir kaçış yolu olarak kullanmazlardı.
7 yaşındaki Suriyeli çocuğu açık alanda anne babasının gözleri önünde infaz etmeyi kendileri için onur kaynağı sanan tekfirci teröristlerin Direniş Ekseni karşısında ne kadar zafiyet yaşadığı apaçıktır. Günümüzde tekfircilik literatüründe bulunan sözcükler sadece “yağmalama ve katletmek”tir.
Kuşkusuz Han Tuman beldesi de daha öncelerde tekfirci terör örgütleri tarafından ele geçirilen diğer bölgeler gibi kurtarılacak ve bu tür psikolojik savaşlar da Direniş Ekseni kuvvetlerini amaçlarına ulaşmaktan alıkoyamayacaktır.
M.K