Irak İslami Direniş Hareketi Nüceba Genel Sekreteri el-Ka’bi, bugün (27 Ağustos 2016) İran İslam Cumhuriyeti İslami Şura (Meclis) Başkanı “Doktor Ali Laricani” ile yaptığı görüşmede İran halkının Irak halkına olan yardımlarına işaret ederek şunları söyledi: ‘Ben, İran halkına ve Irak ve Suriye’de bizim yanımızda yer alan yüce rehberlik makamına (Ayetullah Hamaney’e) teşekkür ediyorum. Bu iki ülkede İran savaşçılarının kanı, Irak ve Suriyeli savaşçıların kanı ile birlikte terörist gruplara karşı yapılan savaşta dökülmekte.’
Hüccetü’l-İslam ve’l-Müslim’in “Şeyh Ekrem el-Ka’bi” şunları söyledi: ‘Bir çok bölgesi IŞİD işgali altında bulunan Irak toprakları Allah’ın lütfu ve İran’ın yardımları ile kurtarıldı ve bizler Irak’ta bu terörist gruba karşı bir çok zafer kazandık. Irak’ın bir çok bölgesi IŞİD işgalinden kurtarıldı ve şu anda IŞİD’li teröristler yalnızca Musul’da ve el-Anbar bölgesinin sınırlı birkaç çöl bölgesinde bulunmakta.’
El-Ka’bi, DAEŞ’in Irak’taki nüfuzu hakkında şunları söyledi: ‘İşgalci Amerikalılar Irak’ta olduklarında, birkaç operasyonla el-Kaide’nin ortadan kaldırılacağını düşünmekteydiler, ancak el-Kaide düşünsel yapısından dolayı, Irak’ta kaldı ve DAEŞ ortaya çıktı.’
Irak halk güçlerinin (Haşdi Şabi) seçkin komutanlarından biri olan el-Ka’bi, stratejik öneme sahip Musul’un kurtarılması operasyonuna da değinerek şunları söyledi: ‘Musul savaşı, İslami Direniş hareketinin hareket seyrini tayin edecek belirleyici bir savaş olacaktır. Musul savaşı, Amerika ve Barzani hizbiyle bir savaştır. Barzani, Irak Kürdistan’ında İsrail taraftarlığı yapacak bir devlet kurma peşindedir.
Eğer, direniş grupları İran’ın himayesi altında Irak’ta bulunmasaydı, bu ülke çok korkunç bir duruma düşecekti. İslami Direniş Hareketi Nüceba, İran İslam Cumhuriyetinin himayesinde Irak’ın tüm operasyon bölgelerinde faaliyet gösteren gruplardan biridir. Yine bazı dönemler, Halep’te oldukça aktif bir şekilde bulunduk. Şu anda da güçlerimiz Halep’te bulunmakta ve o bölgede mücadele etmektedir.’
Irak Nüceba hareketinin Lübnan Hizbullah’ı ile olan işbirliğine de değinen el-Ka’bi şunları söyledi: ‘Biz, Lübnan Hizbullah savaşçıları ile birlikte Dımeşk’in Zeynebiye bölgesinde beraber mücadele ettik. Yine bir dönem, bu savaşçılarla birlikte Halep’in kuşatmasına katıldık ve Halep’ten Hanasır’a bir yol açmaya çalıştık.’
Irak İslami Direniş Hareketi Nüceba Genel Sekreteri el-Ka’bi, Halep’te yeni özgürlüğüne kavuşturulmuş iki Şia kasabasına da değinerek şunları söyledi: ‘Bizim savaşçılarımız, Nubbul ve ez-Zehra’nın kurtarılmasında da etkili bir şekilde yer almıştır.’
Hüccetü’l-İslam ve’l-Müslim’in el-Ka’bi, konuşmasının bir diğer yerinde, tekfirci terör örgütlerinin içyüzüne de değinerek şunları söyledi: ‘Nusra cephesi, tam ve doğrudan Katar’ın kontrolü altındadır. Elbette Arabistan ve Amerika da aynı şekilde bu gruba desteklerini esirgememektedir.
Amerika’nın çok pahalı füzeleri, Suudilerin parası ile Amerikalılardan satın alınmakta ve Türkiye üzerinden Suriye topraklarına sokulmakta ve aktif olan tüm terör örgütlerine verilmektedir.
Teröristler, askeri silah ve teçhizatlarla bu ülkeler tarafından o kadar iyi donatılmaktadırlar ki hatta bir kişiye karşı bile gelişmiş Amerikan füzeleri kullanılmaktadır.’
El-Ka’bi, Suriye’de göstermelik olarak ilan edilen “ateşkes” lere de değinerek şunları söyledi: ‘Teröristler, Suriye’de ateşkese ve barışa hiçbir şekilde inanmamakta ve bu fırsattan istifade ederek başka bölgeleri işgal etmeye koyulmaktadırlar.’
Kaynak: Nüceba’nın İran Bürosu