İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, “Anayasada Milletin hakları Konferansı”nda İran halkının 100 seneyi aşkın bir zaman önce ülkede yasanın yerleşmesine durmadan çalıştığını belirterek, “Bu çabalar sonucu, Meşrutiyet Devrimi’nin sonucu olan Danışma Meclisi’nin ortaya çıkması bu yönde atılan ilk adımdı” diye konuştu.
Ruhani, kimsenin kanun karşısında ayrıcalığa sahip olmadığının altını çizerek, herkesin anayasa çerçevesinde hareket etmesi gerektiğini bildirdi.
İran Cumhurbaşkanı, İran milletine verdiği vaatlardan birinin vatandaşlık haklarının bildirgesini düzenlenmesi olduğunu açıklayarak, şöyle dedi: bu kapsamda gençler ve kadın haklarıyla ilgili de vaatlarda bulundum. Bunlara ilave, mezhep ve etnik azınlıkların haklarına ilişkin de vaatlarda bulundum ve sonuna kadar verdiğim tüm sözleri tutacağım.
Ruhani, vatandaşlık hakları bildirgesinin düzenlenmesini devletin halka verdiği en önemli vaatlardan birisi olduğunu açıklayarak, bu bildirgenin anayasa olmadığına rağmen anayasanın doğru şekilde uygulanmasına yol açacağını anlattı.
İran Cumhurbaşkanı Ruhani, konuşmalarının devamında, “Anayasanın 128.ci maddesine göre cumhurbaşkanı milletin savunucusu olup halkın özgürlüğü ve diğer haklarının gerçekleşmesini sağlamak için ant içiyor. Aynı şekilde 134.cü maddede cumhurbaşkanını bakanlarına danışarak hükümetin yol planını düzenlemek yönünde yetkilendiriyor” ifadelerini kullandı.
Ruhani, vatandaşlık haklarının bildirgesinin 11. Hükümetin yol haritasını oluşturduğuna değinerek, milletin buna uyması gerektiğinin yanında hükümetin de herkesden önce bu bildirgenin maddelerine tek tek bağlı kalmakla yükümlü olduğunu bildirdi.
Cumhurbaşkanı Ruhani, sözlerine şunları da ekledi: Bu bildirge bizim birliğimizi güçlendirip vatandaşlık hakları konusunda kendilerini üçüncü dünya ülkelerinden üstün sanan bazı batılı ülkelere karşı sesimizi yükseltir. Bu bildirge aynı zamanda tüm dünyaya İran’ın edindiği İslam-İran kültürü çerçevesinde uluslararası modern hukuku uygulama kapasitesine sahip olduğunu gösteriyor.