Yayınlama Tarihi: 26 Şubat 2017 - 13:16

Erbakan için düzenlenen anma töreninde bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu, Erbakan'ın 1996'da sarf ettiği sözlerini anımsattı ve "Bu sözlerin altına aynen imza atıyorum" dedi.

Sputnik’in haberine göre, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, eski Başbakan Necmettin Erbakan’ın vefatının 6. yılında düzenlenen anma programına katıldı.

Düşünce ve yöntemlerin farklı olabileceğini ama güçlü, saygın ve barış içinde bir Türkiye’nin herkesin ortak hayali olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Erbakan’ın hiçbir zaman kendi şahsi çıkarlarını, ülkenin çıkarlarının üzerine koymadığının altını çizdi. Kılıçdaroğlu, kendisini değil Türkiye’yi zenginleştirmek, büyütmek amacıyla hareket eden Erbakan’ın bu hassasiyetinin bütün siyasetçilere örnek olması gerektiğini belirtti.

Erbakan’ın ‘hak terazisinde’ doğru bildiğini söylediğini ve hiçbir suçlamadan, baskıdan asla yılmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, Erbakan’ın yaşadığı türlü zorluk ve haksızlıklara rağmen devletle milleti karşı karşıya getirmemeye özen gösterdiğini dile getirdi.

Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bugün ülkemizin barışa ve diyaloğa ihtiyacı var. Her geçen gün şehit haberleri hepimizin içini yakıyor, şehirlerimizde patlayan bombalar, insanlarımızı tehdit eden terör ve ortaya çıkan güvenlik açığı hepimizi huzursuz ediyor. Nefrete, ötekileştirmeye ve düşmanlığa dayanan bir dil toplumsal barışımızı bozuyor. Kutuplaşmadan çıkar sağlamaya çalışan siyaset anlayışı, ülkemizin karşı karşıya olduğu sorunları çözme gücümüzü azaltıyor. Öyle bir ortamda tekrar akılla, mantıkla hareket etmek zorundayız. Yaşadığımız sorunları çözmenin tek yolu daha fazla demokrasidir. Dış politikada, ekonomide, adalet ve güvenlik alanında yaşanan sorunlar ancak ortak akılla çözülebilir. Siyasette de ortak aklın elzem olduğu yerlerin başında da Türkiye Büyük Millet Meclisi gelir. O yüzden biz diyoruz ki yüzde 1’in üzerinde oy alan bütün siyasi partilerin Meclis’te temsil edilmesi bu açıdan gereklidir. Bu adım ile ortak akıl güçlenecek, sorunlarımızın çözümü içinde önemli bir kapı açılacaktır. Hiç kimse unutmamalıdır ki yüzde 10 seçim barajı darbecilerin darbe hukukundan kaynaklanmaktadır. Darbe hukukuna karşı çıkmak da demokrasiyi savunan herkesin ortak görevidir.”