Tahran Cuma Namazı Geçici Hatibi ayetullah Ahmed Hatemi, Bahreyn’de Şeyh İsa Kasım’ın yargılanmasına işaret ederek, “Şeyh İsa Kasım’ın yaşadığı eve yapılan saldırıda 6 kişi şehit düşerken 20 kişi de yaralanıp 286 kişi de tutuklandı, dolayısıyla bunları bir tek sözcükte özetlemek istersem tam bir vahşiliktir. Zalim Bahreyn Kralı’nın ABD Başkanı Trump’la görüştükten sonra yaptığı bu cinayetler, Amerika’nın bu girişime yönelik yeşil lampayla yaklaştığını ispatlıyor” şeklinde konuştu.
Ayetullah Hatemi konuşmalarını şöyle sürdürdü: Bahreyn yönetimi İmam Humeyni (r.a)’nin buyruklarına göre de ABD tabanlı İslam’ın açık örneğidir. Bu yüzden Amerika’ya yalakalık yapan bu yöneticilere İran Şahı’nın takdirine bakmalarını tavsiye ediyorum. Tarihteki gerçek gelenekler bize zalim hakimlerin bir gün gideceğini gösteriyor. Böylece Allah’ın yardımıyla milletler Al Suud ve Al Halife’nin devrilmesiyle tarihin derinliklerindeki çöblüğe sürükleneceğini görecek.
Tahran Cuma Namazı Hatibi ayrıca, “3 haftayı aşkın kendi halkına füzelerle saldıran Suudi rejimi, ABD Başkanı’nı ağırlıyor. İslami ve uluslararası kuruluşlardan bu cinayetleri neden görmediklerini sormak istiyorum? Allah’ın yardımıyla Yemen ve Baheyn’de öldürülen tüm insanların intikamı alınacaktır” ifadelerinde bulundu.
Konuşmalarının bir diğer kısmında ise Ayetullah Hatemi, geçen hafta gerçeklşen cumhurbaşkanlığı seçimlerine atıfta bulunup şöyle dedi: 41 milyondan fazla İran milletinin yüzde 73’ünün sandıklara gidip oy kullanması İslami düzeni onurlandırdı. Halbuki Avrupa’da bu oran 40 ile 50 arasında. Bu büyük destanın ismi “İslami demokrasi”dir. Bu oyların her birisi, İslam Cumhuriyeti’ne verilen “evet” oyudur. Tabii bu destanın ortaya çıkışında İslam İnkılabı Rehberi belirleyici bir etkiye sahipti.
Tahran Cuma Namazı Hatibi, konuşmalarına şunları da ekledi: seçimlere iki tür ortam hakimdir. Birincisi seçimlerden önceki ortamdır, diğeriyse seçim sonrası ortam. Seçimler yapıldıktan sonra yazılmayan kanunlar gereği tüm rekabetler rafakata dönüşür. Dolayısıyla seçimleri böyle kabul etmemiz gerekiyor, zira seçimlerin ardından gerginliklerin devam edilmesi herhangi bir anlam taşımıyor, ancak bunu pratikte göstermeliyiz sadece sözde değil.