Yıldırım, İzmir'deki temasları kapsamında Dokuz Eylül Üniversitesinin (DEÜ) kuruluşunun 36. yıl dönümü etkinliğine katıldı.
Sputnik'in haberine göre, Konuşma yapmak için kürsüye çıkan Yıldırım'a, DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, Fen Bilimleri Enstitüsü Gemi İnşaat Yüksek Lisansına kayıt yaptırdığı öğrenci kimliğini verdi.
Yıldırım, DEÜ'nün 36'ncı kuruluş yıl dönümünü kutlayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Yıl zannediyorum 1979 İstanbul Teknik Üniversitesinden mezun olduktan sonra bir arkadaşımla beraber hem çalışıp hem de yüksek lisans yapmaya karar verdik. Üniversitenin sınavlarına girdik kazandık, kaydımızı yaptık. Ancak kısa bir süre sonra İTÜ’de yüksek lisans sınavı açmıştı onu da kazandık. Dolaysıyla İstanbul'da oturduğumuzdan İzmir'deki yüksek lisans öğrenciliğime devam edemedim. Devamsızlıktan atıldım. Şimdi çıkardığımız aftan dolayı tekrar dönme imkanı buldum. Dokuz Eylül'ün meşhur mezunlardan değil ama Dokuz Eylül'den atılan bir öğrenci olarak karşınızdayım. Devamsızlıktan dolayı yanlış anlamayın.
En büyük sermayemiz insan kaynağımızdır, bizim petrolümüz doğal kaynağımız yok ancak mukayeseli üstünlüğümüz var. İnsandır, genç insan kaynağıdır. O halde gençlerimizi bu insan kaynağımızı geleceğe en iyi şekilde hazırlamak gibi bir borcumuz, bir mükellefiyetimiz var. Gençlerimize sonuna kadar güveniyoruz. Gençlerimiz bugünümüz, geleceğimiz, aydınlık yarınlarımız.
Ancak bir önemli konunun altını çizmek isterim. Her türlü özgürlük sonuna kadar var. Bölücülere, FETÖ'çülere hiçbir şekilde özgürlük yok, geçit yok. Ay yıldızlı bayrağımız, vatanımız devletimiz ve milletimiz, ülkesiyle milletiyle bölünmez bütünlüğümüz asla üzerinde tartışacağımız, konuşacağımız meselelerden değildir. Bu şartlar içinde herkesin her türlü özgürlüklerden yararlanması bizim en büyük dileğimizdir. Bu topraklar bize ecdadımızdan mirastır, onların bedel ödeyip kanlarıyla bize teslim ettikleri vatanımızı, ay yıldızlı bayrağımız şehitlerimizin kanıyla oluşmuştur. Hilalimiz milletimizin bağımsızlığın sembolüdür.