ABD Kongresi önünde toplanan yüz dolayında Arakanlı Müslüman, uluslararası toplumu Arakan konusunda daha hassas olmaya çağırdı. Myanmar ordusunun katliamlarını ve başta ABD yönetimi olmak üzere uluslararası toplumun sessizliğini protesto eden Arakanlılar, yaşanan katliamın unutulmaması gerektiğine vurgu yaptı.
"Katliamlar soykırım olarak kabul edilmeli"
Burma Görev Gücü Direktörü Hena Zuberi, katliamların ABD ve uluslararası toplum tarafından 'soykırım' olarak kabul edilmesini istediklerini belirterek, "Bunların üzerinden bir yıl geçti ama hala hiçbir şey değişmedi. Bizler orada (Cox Bazar'da) sıkıştık, gidecek bir yerimiz yok" dedi.
"Dünya Arakanlılara karşı sorumludur. Kimse sırtını dönüp ben sorumlu değilim diyemez." şeklinde konuşan Zuberi, özellikle ABD yönetiminin inisiyatif alması gerektiğine vurgu yaptı.
24 binin üzerinde Arakanlı Müslüman öldürüldü
Ontario Uluslararası Kalkınma Ajansı (OIDA)’na göre, 24 binin üzerinde Arakanlı Müslüman, Myanmar devlet güçlerince öldürüldü. “Rohingyaların Zorunlu Göçü: Anlatılmayan Deneyimler” isimli son raporunda OIDA, Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü’nün 9 bin 400 olarak açıkladığı öldürülen Rohingyaların tahmini rakamını 23 bin 962 olarak güncelledi.
Raporda ayrıca, 34 binden fazla Rohingya'nın ateşe atıldığı, 114 binin üzerinde Rohingya'nın ise dövüldüğü belirtildi. Rapora göre, 17,718 kadın ve kız çocuğu ise Myanmar ordu mensubu ve polisinin tecavüzüne uğradı. Rohingyalara ait 115 binden fazla ev yakıldı, 113 bin ev ise tahrip edildi.
Uluslararası Af Örgütüne göre, Myanmar güçlerinin Müslüman azınlıklar üzerindeki baskıları sonrası; çoğunluğu çocuk ve kadın 750 binden fazla Rohingya mülteci Myanmar’dan kaçarak Bangladeş’e geçiş yaptı. Birleşmiş Milletler (BM) tarafından dünyanın en fazla zulme uğrayan halkı olarak tanımlanan Rohingyalar, 2012’de toplumsal şiddet olaylarında onlarca kişinin öldürülmesinden sonra yüksek saldırı korkusuyla karşı karşıya kaldı.
BM, Myanmar devlet güçleri tarafından toplu çete tecavüzlerini, bebek ve küçük çocukların da içinde bulunduğu ölümleri, acımasız dayak olaylarını ve kayıpları belgeledi. BM araştırmacıları raporunda, bu tür ihlallerin insanlığa karşı suç teşkil etmiş olabileceğini söyledi.