İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Birleşmiş Milletler 73. Genel Kurul Toplantısı'nda dünya lilderine hitap etti.
Cumhurbaşkanı Ruhani konuşmasından satır başları:
Bugün, bazı devletlerin uluslararası değerlere aykırı olarak başına buyruk bir şekilde davranmasından dolayı dünya ülkelerinin acı ve zorluk çektiği bir durumda toplanmış bulunmaktayız.
Bizim burada bulunmamızın mesajı işbirliği sayesinde çok az maliyetle dünyada güven ve huzurun sağlanmasının mümkün olduğunu göstermektir.
ABD yönetimi, uluslararası kurum ve kuruluşları önemsiz bir hale getirmek istiyor. Bu hükümet, uluslararası yasalara aykırı olarak BM Güvenlik Konseyi’nin onayladığı bir anlaşmadan çıkmasına rağmen İran’ı müzakereye çağırıyor. Halen bu hükümet, bir hükümet olduğunu anlamamıştır.
ABD, verdiği yükümlülüklerini yerine getirmiyor. Ahdını bozuyor ve sorumluluklarını kabul etmek istemiyor. Düşünürlerin görüşlerini dikkate almayan bir hükümet, İran’ı diyaloga çağırıyor!
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın verdiği raporlara göre, İran tüm taahhütlerine bağlı kalmıştır. Ancak ABD farklı bahaneleri ileri sürerek, nükleer anlaşmadan çıktı. BM, uluslararası kararlar ve anlaşmaların ülkelerdeki seçim kampanyalarında kullanılan propaganda araçlarına dönüşmesine izin vermemeli. BM, hiçbir ülkenin yükümlülüklerinden kaçınmasına müsaade etmemeli.
Tek taraflı ve gayrimeşru yaptırımlar bir nevi ekonomik terörizm ve kalkınma hakkı ihlalidir. ABD’nin “yeni yaptırımlar” başlığı altında başlattığı ekonomik savaş sadece İran halkını değil, ticaret alanında bazı ülkeleri de hedef almıştır.
ABD’nin nükleer anlaşmaya yönelik tavrı, zorbalık düşüncesinden kaynaklanıyor. ABD güçlü olduğu için haklı olduğunu da düşünüyor. Ancak onların güçten anlayışı yasal ve meşru güç değil, zorbalıktır. Hiçbir devlet ve milleti müzakere masasına çekmek için zorlayamazsınız.
Müzakere için birlikte fotoğraf çekmelere ihtiyaç yok. Bulunduğumz bu Genel Kurul’dan birbirimizin sözlerini duyabiliriz. Ben diyalogu buradan başlatıyorum ve çok apaçık bir şekilde uluslararası güvenliğin ABD’nin iç siyaseti oyuncağı olmadığını ilan ediyorum. Her bir diyalog kesildiği yerden ve ahdını bozan kişi tarafından başlatılabilir. Bunun başlangıcı da uluslararası ahlak ve hukuku ihlal eden insafsızca yaptırımları sonlandırmaktır.
Biz Suriye krizinin başından beri Suriye yönetimine baskı uygulamak isteyenlere her türlü dış müdahale ve terörist ve aşırıcı örgütleri kullanmak gibi yöntemler konusunda uyarıda bulunduk. Baştan beri de bu krizin Suriyeli taraflar arasındaki görüşmelerle çözüleceğini vurguladık. Bizim askeri müsteşarlarımızın Suriye’deki varlığı nedeni uluslararası yasalara uygun olarak Suriye yönetiminin daveti doğrultusundadır. İran, Türkiye, Rusya ve Suriyeli taraflar arasında yapılan görüşmelerde Suriye’deki gerginliğin azaltılması için önemli adımlar atılmıştır. En son görüşmelerde de İdlib’de çatışmaların önlenmesine çalışılmıştır.