Filistin İslami Dİreniş Hareketi (Hamas) Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Salih el-Aruri’nin başkanlığında Tahran'a gelen üst düzey bir heyet, bugün sabah saatlerinde İslam Devrimi Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei ile bir araya geldi.
Filistin halkının gösterdiği direnişi takdir eden Devrim Lideri, "Zafer, direniş ve mücadele olmadan elde edilmiyor. Yüce Allah'ın vaatlerine göre Filistin meselesinin kesinlikle Filistin halkı ile İslam dünyasının lehine olan bir sonuçla kapanacağına inanıyoruz." dedi.
Filistin İslami Dİreniş Hareketi Büro Başkan Yardımcısı Salih el-Aruri ile görüşen Devrim Lideri, Hamas Siyasi Birim Başkanı İsmail Heniyye'nin mektubunu sunan Aruri'ye, "Hamas Hareketi, Filistin İslam dünyasının merkezinde olduğu gibi, Filistin halkının kalbinde yer alıyor." ifadesini kullandı.
İslam Devrimi Lideri, İran'ın Filistin hakkındaki tutumunun net ve açık olduğunu belirterek, "Filistin konusunda aynı fikirde olmayan dost ülkelerimiz de İran İslam Cumhuriyeti'nin bu konuda oldukça ciddi olduğunu iyi biliyorlar." açıklamasında bulundu.
Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, sözlerine şöyle devam etti:
"İslam dünyası Filistin meselesinde birliktelikle hareket etseydi, şimdiki durumu daha iyi seviyede olurdu. ABD'nin takipçisi olan Suudi Arabistan gibi ülkenin bu konudan uzaklaşması aptalca bir tavırdı. Çünkü Filistin’e destek verseydi Amerika’dan imtiyaz alabilirdi."
Devrim Lideri, “Seyyid Hasan Nasrullah’ın ‘İnşallah Mescid-i Aksa’da namaz kılacağım’ diye söz etmesi bizim için pratikte gerçekleşebilecek bir umuttur. Bu umudun gerçekleşmesi için en önemli şartlardan biri sağlam duruş ve direniş göstermektir.” diye konuştu.
ABD'nin projesi olan Yüzyılın Anlaşması hakkında Devrim Lideri, şunları kaydetti:
"Bu tehlikeli komploun amacı, Filistin halkı ve gençlerin kimliğini ortadan kaldırmaktır. Bu ana hedefle mücadele edilmesi lazım. Filistin kimliğini parayla ortadan kaldırmalarına izin verilmemeli."
İslam Devrimi Lideri, Filistinlilerin ilerleme kaydettiklerini hissetmesi gerektiğini vurgulayarak, “Yıllar önce Filistin halkı taş atarak (işgal güçleri ile) mücadele ediyorlardı. Onlar şu anda taş yerine farklı hedefleri vurabilen füzelere sahip. Bu ilerleme hissini yaşamak anlamına geliyor.” değerlendirmesinde bulundu.