İran Atom Enerjisi Kurumu Sözcüsü Behruz Kemalvendi, İran’ın nükleer endüstrinin iyi durumda olduğunu belirterek, “Bu endüstri daima İran ve onu kullanan tüm ülkelere otorite sağlayarak Avrupalıların endişe kaynağı olmuştur. Bu nedenle İran’ın bu alanda faaliyet yapmasını durdurmaya çalışmaktadırlar” ifadelerinde bulundu.
Nükleer teknolojinin avantajlarına atıfta bulunan Kemalvendi, “Dünya süper güçlerinin uyguladığı baskılar İran için nükleer alanda bir fırsat yaratmıştır ve şimdi
kolayca en iyi santrifüjleri üretebiliriz. Geçtiğimiz yıllarda nükleer alanda elde ettiğimiz gelişmeler olmasaydı bugün tıp gibi farklı alanlarda sorun yaşardık” diye konuştu.
Kemalvendi, nükleer anlaşmanın İran’ın nükleer programına zarar verip vermemediğine ilişkin olarak, “Nükleer anlaşma kesinlikle İran’ın nükleer programına zarar vermemiştir. İran'ın uranyum zenginleştirme konusunda uzun vadeli bir planı vardır. Ancak ağır su raktöründe kalıcı olmayan bazı kısıtlamalar ortaya çıktı. Nükleer müzakereleri kapsamında bu kısıtlamaların nükleer programı etkilememesi için çok çaba sarfedildi” açıklamalarında bulundu.
Kemalvendi, İran’ın nükleer anlaşmadaki bazı taahhütlerini askıya alma konusunda ataçağı dördüncü adıma dikkati çekerek, “İran’ın nükleer anlaşmadaki taahhülerinin tamamını askıya alması ve anlaşma öncesi nükleer programa dönmesi için yapacağı sadece iki iş kalmıştır. Bunlardan birisi Fordo nükleer tesisinde uranyum zenginleştirmesine devam etmek ve diğeri de makinleri artmaktır” ifadelerini kullandı.
İran Atom Enerjisi Kurumu Sözcüsü ABD ve Avrupalıların İran’ın nükleer anlaşmadaki taahhütlerini askıya alma konusunda endişeli olduğunu belirterek, “Avrupalılar İran’ın uranyum zenginleştirme rezervlerinin ve makine sayılarının arttığının farkındadır. Bu meseleler batının İran'ın bu alanda faaliyetlerini durdurma planını bozmuştur" dedi.