3 Haziran tarihi, İran İslam Devrimi'nin tanınmış ve dünyadaki diğer liderlerden farklı özelliklere sahip olan kurucusu İmam Humeyni'nin (r.a) vefat yıl dönümüdür. İran İslam Devrimi'nin siyasi, hukuki ve ruhani önderi olarak tarihe geçen İmam Humeyni’nin farklı ve eşsiz şahsiyeti onu diğer siyasi ve devrimci liderlerden ayırmaktadır.
İmamın düşünceleri coğrafya sınırlarını aşmakta ve yarattığı devrimin kapsam alanı sınır içinde kalmadan tüm dünyaya yayılmıştır.
Dünyadaki tüm siyasi elitler bazen farklı düşüncelere sahip olmalarına rağmen İmam Humeyni’nin tarihin seyrini ve küresel denklemi değiştirmedeki önemli ve etkili rolünü göz ardı edememişlerdir.
Mehr Haber Ajansı'na konuşan yabancı politikacılar, araştırmacılar ve siyaset uzmanları İmam Humeyni hakkında görüşlerni paylaştılar.
'Direniş, İmam Humeyni’nin fikirlerinden etkilendi'
İslam dünyasının İmam Humeyni’nin düşüncelerinden etkilendiğini ifade eden Lübnan Direniş Hareketi Genel Sekreteri Cemil Dahir, “Aslında Lübnan İslami direnişi, İmam Humeyni’nin fikirlerinin etkisi altında oluştu ve başarılar eldebildi. Direniş İmam Humeyni’nin düşünceleri gölgesinde yenilmez olduğu söylenen düşmanı yenebileceğine ve Batı ve Doğu’dan bağımsızlık ile Siyonist Rejimin yok ederek işgal altındaki toprakları Filistinlilere iade edebileceklerine inandı” dedi.
Dahir, İmam Humeyni’nin düşünceleriyle oluşan İslam Devrimini Müslümanlar için bir okul gibi olarak nitelendirdi.
'İmam Humeyni ulusların köleleştirilmesine karşı çıktı'
Bahreyn İslami Amel Hareketi Siyasi Büro Başkanı Raşid er-Raşid, İmam Humeyni’nin ulusların köleleştirilmesine karşı çıktığını ve ulusların sömürgeleştirilmesi politikasını şiddetle reddettiğini belirterek, “İmam Humeyni, dünyada ezilen ulusları kendilerini zalimler karşısında savunmaları için güçlendirecek bir kültür oluşturdu” dedi.
Bahreyn İslami Amel Hareketi Siyasi Büro Başkanı ayrıca İmam Humeyni’nin sunduğu fikirleriyle İslam dünyasına izzet ve haysiyet kazandırdığını söyledi.
'İmam Humeyni dünyadaki güç dengesini değiştirdi'
Lübnanlı araştırmacı-yazar Enis Nakkaş, İmam Humeyni'nin düşüncesinin dünya arenasında güç dengesini değiştirdiğini dile getirerek, İmam'ın bölgeyi Batı politikalarının hegemonyasından kurtarma sürecini pekiştirdiğini belirtti.
İmam Humeyni'nin düşünce ve fikirleriyle bölgenin farklı bölgelerinde farklı direniş grupları oluşturduğunu ifade eden Nakkaş, bütün bu hareketlerin İmam Humeyni’nin fikirlerinden hareket ederek, Amerikan emperyalizmine karşı mucadele ettiğini söyledi.
Nakkaş ayrıca bütün bu gruplar ve direniş hareketlerinin İmam Humeyni’nin fikirlerinden yararlanarak, Siyonist Rejime karşı direndiğini ifade etti.
İnsanlar İmam Humeyni'nin fikirlerini bir yol haritası gibi görüyor
Kudüs TV Genel Yayın Yönetmeni Nurettin Şirin, insanlar Amerikan emperyalizmine karşı ortak bir duruş ve tavır geliştirmeye kalktığında İmam Humeyni’nin düşüncelerinden ilham alarak, onları kendilerine bir yol haritası gibi gördüğünü belirtti.
“İslam İnkılabı önderi ve İslam Cumhuriyeti nizamı kurucusu Merhum İmam Humeyni, fikirleri, şahsiyeti, mücadelesi, azim, sebat ve cesareti, ihlas, takva ve basireti ile, Kur’an-ı Kerim’in canlı bir tefsiri gibiydi” ifadesini kullanan Nurettin Şirin, İmam Humeyni ‘Ne doğu Ne Batı’ şiarını yükselttiğinde, dünya müslümanlarını ve yeryüzünün tüm özgür halklarını doğu ve batı emperyalizmine karşı, kominizm ve kapitalizm blokuna karşı, ‘İslam Cumhuriyeti’ modeline çağırdığında, gerçekte Kur’an’ın mesajını ortaya koyuyordu” dedi.
İslam devrimini İmam Humeyni’nin eseri ve şahsiyetinin tecellisi olarak nitelendiren Nurettin Şirin, ‘İmam Humeyni’nin 60 yıl öncaesinden dediklerine bakalım, 40 yıl öncesinden dediklerine bakalım, bugün onun sözlerinin hepsinin nasıl tecelli ettiğini, nasıl gerçekleştiğini ve nasıl anlaşılıp kavrandığını görüyoruz. Bugün artık Amerika’nın içinden ve çevresinden Amerika için ‘büyük şeytan’ deniliyorsa, bugün dünyanın her bir yanında Amerikan yönetimi bir sırtlan olarak görülüyorsa, bütün bunlar İmam Humeyni’nin görüşlerinin feraset ve basiretinin bir tecellisidir. ‘Amerika’ya ölüm olsun’, ‘İsrail’e ölüm olsun’ sloganları bugün bütün insanlığın ortak değeri haline gelmiştir” ifadelerinde bulundu.
ABD’li siyaset uzmanı Glenn'in "İmam Humeyni" değerlendirmesi
ABD’li siyaset uzmanı Mark Glenn de Mehr Haber Ajansı’na şu değerlendirmelerde bulundu: “1979’daki İran İslam Devrimi ve İmam Humeyni'nin bu devrimin ortaya çıkmasındaki eşsiz rolünün tarihteki çok önemli olaylar arasında yer aldığı konusunda bir tartışma yoktur. Batı (ve özellikle ABD ile) arasında kısa süreli bir kopukluğa yol açan ayaklanmalar yaşayan diğer ülkelerin aksine, 1978 devrimi İran halkının kendi isteği ve iradesiyle gerçekleşti.”
Glenn, “İran, Batı endüstrisinin hayatta kalması için petrol rezervlerini barındıran ve İslam’ın ortaya çıktığı bölge olarak bilinen Ortadoğu’nun tam kalbinde yer almaktadır. İran'ın jeopolitik olaylarda ve özellikle Ortadoğu'da olup biten rolünü göz ardı edemeyiz ve bunun nedeni 1978 devriminden sonraki İran'ın öngörüsü ve siyasi vizyonudur.” ifadelerinde bulundu.
Mark Glenn, “Bazı devletlerin İran kadar diğer İslam ülkelerini yıkmakta acele etmediklerini biliyoruz. Bunun nedeni İran’ın İslami bir ülke olarak Ortadoğu'da istikrarlı bir siyasi ve sosyal varlık olmasıdır. Bölgedeki diğer ülkeler, Batılı ve Siyonist güçler tarafından dayatılan bir idari kargaşa durumunda olduğu sürece, kapitalizmin ve Siyonizmin güç yapısına yönelik bir tehdit yoktur.” diye konuştu.