İran Milli Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Şemhani, Yeni Dehli’de düzenlenen 3. Bölgesel Güvenlik Diyalog Toplantısı'nda bir konuşma yaptı.
Konuşmasının başında ABD’nin Afganistan işgalinin ektileri ve sonuçlarına değinen Şemhani, “ABD 20 yıl önce Afganistan’ı, Taliban, El Kaide ve terörizmle mücadele bahanesiyle işgal edip Afganistan’ı model bir ülke yapmak istediğini iddia etti. Ancak başarılı bir model sunmak yerine, kriz yarattı. Terörizm, yoksulluk, uyuşturucu kaçaklığı ve göçmen sayısı her zamankinden daha fazla arttı. Afganistan’da çok sayıda masum insan Amerikan savaş uçakları tarafından öldürüldü. ABD’nin iddia ettiği ‘devlet inşası’ ve ‘millet inşası’ projesi başarısız kaldı. Tüm dünya ABD askeri ve güvenlik sisteminin ne kadar boş olduğunu ve bu ülkenin nasıl çökerek trajik bir yenilgiyle Afganistan’dan kaçmak zorunda kaldığını gördü. Afganistan bugün birçok sorunla baş başadır. Bu ülkenin sorunları aşmasına yardımcı olmak hepimizin görevidir” dedi.
Şemhani, “Barışın Afganistan halkı ve aşiretlerinin ortak iradesi olduğunu her zaman vurguladık. Ancak herkesin dikkat etmesi gereken en önemli şey, ABD'nin Afganistan'da barış konusunda bile aldattığı ve bu ülkede barış yapıyormuş gibi görünmesine rağmen böyle bir planının olmadığıdır. İran bu nedenle ABD'nin Afganistan konusunda barış ve diyalog adına oluşturduğu hiçbir sürece ve formata katılmamıştır. Çünkü ABD’nin barışçılmış gibi davranmasının bataklığından kurtulması için sadece bir örtü olduğunu biliyorduk” ifadelerinde bulundu.
Şemhani konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Afganistan’da bugün yeni bir gerçekle karşı karşıyayız ve bu gerçeğe dikkat etmeden bu ülkenin sorunlardan kurtulaması beklenmez. Öte yandan hepimiz Afganistan’ın farklı etnik gruplardan oluşan bir ülke olduğunu ve tüm etnik grupların ve siyasi akımları katılımıyla bu krizden geçebileceğini biliyoruz. Dolayısıyla İran her zaman Afganistan’daki tüm taraflara dostane tavsiyelerde bulunarak bu ülkeyi kurtarmanın tek yolunun tüm etnik grupların katılımıyla kapsayıcı bir hükümetin oluşturulması olduğunu vurgulamıştır. Bu doğrultuda Afganistan halkı ve hükümetinin çıkarı için elimizden geleni yapacağız.”
İranlı yetkili, “Şu anda Afganistan’da işgalcilerin bölge planlarından doğan tehditlerle karşı karşıyayız. Bu tehdit, bir yandan IŞİD ve tekfirci terör örgütlerinin varlığı, büyümesi ve gelişmesinden bir yandan da ülkedeki mezhep savaşı riskinden kaynaklanmaktadır. Bunlar hepimiz için sorun yaratacaktır" şeklinde konuştu.
Şemhani, “Afganistan’da mevcut duruma neden olan ülkeleri sorumlu tutumaya çalışmak, bu ülkede tüm etnik grupların katılımıyla kapsayıcı bir hükümet kurmaya çalışmak, Afganistan halkının sorunlarının çözülmesine yardımcı olmak ve bu ülkedeki insani krizle başa çıkmak, Afganistan halkının imkanlarını kullanmak için mali kaynaklarını serbest bırakması için ABD'ye baskı yapmak, Afganistan’da tekfirci terörizm ve IŞİD’le mücadele ve bu grupları finanse etmenin yollarını bularak onlara yardımları kesmek ve göçmen krizinin çözülmesine yardımcı olmak da dahil olmak üzere yapamız gereken birkaç görevimiz var” diye kaydetti.