Bild gazetesi, Berlin polisinin bir suç duyurusu üzerine, Mahmud Abbas hakkında Ceza Kanunu'nun 130. maddesi uyarınca halkı kışkırtma suçlamasıyla ön inceleme başlattığını duyurdu.
Almanya Dışişleri Bakanlığı ise Alman hükümetinin resmi bir ziyareti kapsamında ülkede bulunduğu için Abbas'ın, dokunulmazlığının bulunduğunun varsayıldığını ifade etti.
Almanya'da Nasyonal Sosyalizm döneminde işlenen suçları hafife almak, suç kapsamına giriyor. Ancak polisin ön inceleme başlatması otomatik olarak soruşturma açılacağı anlamına gelmiyor.
Alman ceza hukuku uzmanı Machael Kubiciel, Abbas'ın, Almanya'nın daveti üzerine Berlin'de bulunup bulunmadığının bu konuda belirleyici olmadığını, çok sayıda kişinin devlet kurumlarının daveti üzerine ülkeye geldiklerini ve dokunulmazlığı bulunmadığını aktardı.
Bu kişinin "başka bir ülkenin temsilcisi olup olmadığının önemli" olduğunu belirten Kubiciel, bundan dolayı Filistin'in bir devlet olup olmadığının burada önem taşıdığını kaydetti.
Bu arada Almanya, Filistin'i devlet olarak tanımıyor.
Abbas ne demişti?
Filistin Özerk Teşkilatı Başkanı Abbas, 16 Ağustos'ta Almanya'nın başkenti Berlin'e ziyaretinde Olaf Scholz ile yaptıkları görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşmuştu.
Filistinli lideri, 1972'de Münih Olimpiyatları'ndaki saldırıdan dolayı Filistinliler adına İsrail ve Almanya'dan özür dileyip olayın aydınlatılmasına yardımcı olup olmayacağının sorulması üzerine, İsrail'in 1947'den bugüne kadar Filistinlileri öldürdüğünü hatırlatmıştı.
Abbas, "1947'den bugüne İsrail, 50 Filistin köyünde 50 katliam, 50 Holokost işledi. Filistinliler her gün İsrail ordusu tarafından öldürülüyor. Bu yeter; artık barışı, güvenliği ve istikrarı sağlayalım." ifadelerini kullanmıştı.
Filistin Özerk Teşkilat Başkanlığından dün yapılan açıklamada, Abbas'ın Almanya'daki sözleriyle kastının "İsrail güçlerinin Büyük Felaket'ten bu yana Filistin halkına karşı işlediği suçlara, katliamlara işaret etmek ve bu suçların bugüne kadar sona ermediğini vurgulamak" olduğu ifade edilmişti.
AA