Tahran Belediye Başkanı Alirıza Zakani, Siyonist rejimin işgal altındaki topraklarda ve Gazze'de eşi benzeri görülmemiş cinayetleri ardından İslam ülkelerinin başkentlerinin belediye başkanlarına bir mektup gönderdi.
Zakani’nin kaleme aldığı mektupta şu ifadelere yer verildi:
“Sahte ve yasadışı Siyonist rejimin son günlerde işgal altındaki Filistin topraklarında işlediği cinayetleri geçen yüzyılın en büyük cinayetleri arasında sayarsak, kesinlikle abartılı bir söz söylemedik. Tüm dünya ulusları ve devletleri neredeyse bir aydır Gazze'deki savaş suçları ve soykırımın acı sahnelerine tanık oluyor.
İnsan hakları savunucuları olduklarını idda edenlerin iddialarına rağmen ABD ve birkaç Avrupa ülkesinin Siyonist rejimin politikalarına kapsamlı desteğiyle bugün Gazze dünyanın en büyük açık hapishanesi haline gelmiş ve 2007 yılından beri karadan, havadan ve denizden kuşatma altındadır ve bugün asgari savunma imkanlarıyla, her gün benzersiz bir suç yaratan vahşi rejimin saldırılarına maruz kalmaktadır.
Şu ana kadar işlenen suçların listesi ve çeşitleri inanılmaz ve sindirilemez: - Gazze halkının acımasızca katledilmesi (bugüne kadar 10 bine yakın kişi) - Kadın ve çocukların öldürülmesi (3 binden fazla çocuğun şehit edilmesi) ) – Başta El Ehli Baptist, Şifa ve El Nasr hastanesi olmak üzere hastanelere, camilere ve kiliselere saldırı ve binlerce kişinin şehit olması ve yaralanması, evlerin kapsamlı yıkımı (100 binden fazla konut) - Kentsel altyapının ve kamu yararı merkezlerinin tahrip edilmesi - Gazetecilere ve haber sitelerine saldırılar ve medya mensuplarının şehit edilmesi (şu ana kadar 46'dan fazla gazeteci görevleri sırasında şehit edilmiştir), Kapsamlı kuşatma ve gıda, ilaç ve yardım malzemelerinin gönderilmesinin engellenmesi, Gazze’de ihtiyaç duyulan elektrik ve suyun kesilmesi, İletişim hatlarının kesilmesi, internetin kesilmesi ve daha birçok insanlık dışı cinayet.
Zulmün kalıcı olmayacağına yürekten inanıyoruz; Sonunda Allah mazlumları yeryüzünün hükümdarları yapacaktır
İçinde bulunduğumuz kritik durumda İslam ülkelerinin yetkilileri ve belediye başkanları olarak bizlere çok ağır görevler düşüyor. Filistin halkının gasp edilen haklarını var gücümüzle savunmaktan ve bu mazlum halkın acılarını dindirmek için ciddi ve etkili adımlar atmaktan sorumluyuz. İslam ülkelerinin başkentlerinin belediye başkanları olarak, adalet içinde hareket ederek, bir an önce Gazze halkına destek olmak için tüm şehir kapasitelerini seferber etmeliyiz.
Aşağıda İslam ülkelerinin başkentlerinin belediye başkanlarının gündemine alınabilecek bazı öner sunulmaktadır:
- Ülkelerin gaspçı Siyonist rejimle ilişkilerini "siyasi ve diplomatik, ekonomik (ihracat ve ithalat ve bu gaspçı rejime her türlü yardım ve desteğin durdurulması), bilimsel ve sosyal, kültürel" dahil olmak üzere her alanda kesmeye yönelik kamusal, sivil ve siyasi çaba göstermek.
- Siyonist rejime karşı uluslararası mahkemelerde hukuki kapasiteyi kullanmak ve bu gaspçı rejimin en bariz örneği olduğu devlet ve uluslararası teröre karşı hukuki -siyasi mücadele etmeye çalışmak.
- Çocuk katili Siyonist rejime baskı yapmak için kentsel diplomasinin tüm kapasitelerini harekete geçirmek.
- Gazze'nin yeniden imarına yönelik çaba sarfetmek ve yıkılan alanlarda doğal yaşamın yeniden canlandırılması için bilgi, teknoloji ve tesisler aktarmak.
- Özellikle başkentlerin ve kardeş şehirlerin kapasitelerini kullanarak, Filistin'e destek amacıyla belediye başkanları arasında toplantı yapmak.
-Siyonist rejime karşı halk toplantılarını için hazırlık yapmak ve bunu desteklemek.
-Sokak ve caddeleri Kudüs ve Filistin’in ideallerini gösteren isimlerle adlandırmak.
-Mazlum Gazze halkına destek amacıyla kentsel unsurları ve simgeleri güncellemek.
-Filistin halkını desteklemek ve gaspçı Siyonist rejimin cinayetlerini kınamak ortam reklamcılığını güncellemek.
- Başta öğrenciler olmak üzere vatandaşların dikkatini çekmek üzere yapılan faaliyetleri desteklemek ve şehirde kültürel-eğitimsel-medya ürünlerini tanıtmak.
-Mazlum Gazze halkının yararına kamu, yardım ve tıbbi yardım toplanması desteklemek.
-İbrani-Batı medyasının haber sansürü ve suskunluk komplosuyla yüzleşmek."
Zakani kaleme aldığı mektupta ayrıca, “Filistin İslam dünyasının bir parçasıdır’; Sömürgeci politikaların İslam dünyasının ilk meselesini marjinalleştirmesine izin vermeyeceğiz” ifadesini kullandı.