İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, bugün basın mensuplarına yaptığı açıklamada gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi.
Nasır Kenani, Devrim Muhafızları Ordusu’nun, Siyonist rejimin İran’ın Şam konsolosluğuna yönelik saldırısına tepkisini, İran'ın meşru müdafaa hakkını kullanması doğrultusunda olduğunu belirtti.
Kenani, "İran bu konuda sorumlu davrandı ve askeri harekata başlamadan önce diplomatik yöntemlerle gerekli uyarıları yapmıştı" dedi.
İran'ın eyleminin gerekli ve orantılı olduğunu ve askeri hedeflerin hedef alındığını belirten Kenani, “ABD yönetiminin İran'ın sorumlu, doğru davranışına, meşru ve orantılı tepkisine dikkat etmesi ve sorumsuz bir yaklaşım benimsemek ve uygunsuz sözler seçmek yerine İran'ın mantıklı, meşru, orantılı ve uyumlu eylemini takdir etmesi bekleniyor” ifadesini kullandı.
Tahran'ın bölgenin istikrarı ve güvenliğini korumaya kararlı olduğunu ifade eden Kenani, “Ürdün, Siyonist rejimin son yıllardaki suç eylemlerinden etkilenen ülkelerden biridir. İran'ın saldırganı cezalandırmaya yönelik meşru eyleminin, bölge, Arap ve İslam ülkeleri tarafından desteklenmesi ve onaylanması uygundur” ifadelerinde bulundu.
Kenani, İran'ın Siyonist rejimin saldırısına tepkisine ilişkin BM Güvenlik Konseyi'nin dün geceki toplantısının Siyonist rejim için hiçbir siyasi kazanımı olmadığını ifade etti.
Kenanai, İran-Azerbaycan ilişkileri ve Azerbaycan’ın Tahran'daki büyükelçiliğinin yeniden açılması ile ilgili bir soruya “Bu ülkenin İran büyükelçiliğinin diplomatik faaliyetini yeniden başlatmak için iyi önlemler alındı” yanıtını verdi.
Kenani, Cumhurbaşkanı Reisi’nin Pakistan ziyaretiyle ilgili olarak, “Bu gezinin yapılması konusunda mutabakat var. Cumhurbaşkanlığı ofisi bu gezinin kesin tarihini kamuoyuna açıklayacak” dedi.
Kenani, geçtiğimiz günlerde İran'ın Hürmüz Boğazı'nda bir gemiye el koymasıyla ilgili olarak bir soruyla şöyle yanıt verdi:
“İran, ulusal çıkarlarını koruma çerçevesinde doğal olarak stratejik Hürmüz Boğazı'ndaki tüm trafiğe dikkat ediyor ve bu alandaki egemenliğinin ihlal edilmesini önlüyor. İran aynı zamanda uluslararası yasa ve düzenlemelere dayalı olarak seyrüsefer özgürlüğüne bağlı kalmış ve her zaman bu çerçevede hareket etmiştir. Bildiğimegöre bu geminin Siyonist rejime ait olduğu kesindir.Bu geminin uluslararası mevzuatı ihlal etmesi ve ilgili İranlı yetkililer tarafından sorulan sorulara uygun yanıtların verilmemesi nedeniyle, gemi, soruşturma için İran karasularına yönlendirildi. Bu konu yetkili adli ve adli makamlar nezdinde araştırılacak ve incelemelere göre uygun karar verilecektir.”