Her ne kadar üstlendiği önemli sorumluluk nedeniyle yoğun bir iş programı, çok sayıda toplantı ve sürekli çalan telefonlar ile meşgul olsa da, her zamanki gibi bizi ofisinde güler yüzle, nezaketle ve silah arkadaşları arasında önemli bir özelliği olarak bilinen o sıcak tebessümüyle karşıladı. Kendisiyle tam belirlenen saatte görüşmemize başladık ve hiçbir gecikme yaşanmadı. Tuğgeneral Muhammed Hoşkalp, İran İslam Cumhuriyeti Ordusu Hava Savunma Kuvvetleri Koordinatör Yardımcısı ve bu kuvvetlerin eski Operasyon Yardımcısı olarak görev yapmış, yıllar süren hizmeti boyunca birçok önemli sorumluluk üstlenmiştir.
İşte Tuğgeneral Hoşkalp ile İran'ın savunma yetenekleri hakkında yaptığımız röportajın metni:
1 - Hava tehditlerinin gelişimi ve bu tehditlerin sürekli güncellenmesi göz önüne alındığında, Ordu Hava Savunma Kuvvetleri'nin bu tehditlere yanıt verme konusundaki hazırlığı nedir? Tehditlerin sürekli artan gelişimine karşılık olarak savunma alanında da aynı oranda ilerleme kaydedebildik mi?
Büyük Allah’a şükrediyorum ki Hava Savunma Kuvvetleri’nin kuruluşunun on altıncı yıldönümünde, bu kutsal görevi üstlenerek diğer silah arkadaşlarımla birlikte İran İslam Cumhuriyeti devletine hizmet etme şerefine hâlâ sahip olabiliyorum. Hava savunması konusunda nihai hedefimiz, Hava Savunma Kuvvetleri'ni öyle bir seviyeye getirmektir ki İran İslam Cumhuriyeti’nin semalarında güçlü bir savunma kalkanı ve aşılmaz bir hava savunma şemsiyesi oluşturabilelim.
Bugün kesinlikle söyleyebilirim ki, Hava Savunma Kuvvetleri'nin elinde bulunan sistemlerin, kapasite ve imkanların büyük bir kısmı tamamen yerli olup, İran İslam Cumhuriyeti Ordusu Hava Savunma Kuvvetleri, Savunma Bakanlığı ve Silahlı Kuvvetler Lojistik Desteği tarafından üretilmiştir. Ayrıca, bu sistemlerde üniversitelerin bilimsel ve teknolojik kapasitesi ile teknoloji odaklı şirketlerin bilgi birikiminden de yararlanılmıştır.
Hava savunma alanında dört ana görevimiz bulunmaktadır: ilk olarak, hassas bir keşif yapabilmek, ardından iyi bir tanımlama gerçekleştirmek, iyi bir takip sağlamak ve son olarak, eğer hedefler hava savunma sistemlerimizin tanımlama kriterlerine, izinlere, yasalara ve ülkenin hava savunma düzenlemelerine uygun değilse, en kısa sürede yasa dışı veya düşmanca hava hedeflerine karşı niceliksel ve niteliksel olarak çok iyi bir müdahalede bulunmaktır.
Bugün keşif alanında çok iyi bir durumdayız. Radar ve keşif sistemleri konusunda, farklı frekans bantlarında ve çeşitli menzillerde çalışan radar sistemleri kullanıyoruz ve keşif işlemlerinde en yüksek doğruluğa ve en az hataya sahibiz.
Bildiğiniz gibi, ülkemiz geniş ve engebeli bir coğrafyaya sahip. Ülkede birçok dağlık bölge ve doğal engeller bulunuyor. Bu coğrafi özellikler, radar çeşitliliğine olan ihtiyacı artırıyor ve biz de bu konuda oldukça geniş bir radar çeşitliliğine sahibiz.
Tanımlama konusunda da çok katmanlı ve çift aşamalı bir süreç yürütüyoruz; yalnızca izinlere dayanmıyoruz çünkü tanımlama ne kadar hassas olursa, sonraki adımlar da o kadar kaliteli ve doğru olur.
Takip konusunda ise hem karasal hem de hava bazlı tüm araçlardan yararlanıyoruz, böylece gerekli olduğunda süreç uygun bir taktiksel müdahale ile sonuçlanabiliyor. Bugün, çeşitli menzil, yükseklik katmanları ve farklı frekanslarda çalışan çok sayıda ve çeşitli müdahale sistemimiz var. Bu sistemler, çeşitli ve yoğun tehditlere yanıt verebilecek kapasitededir.
Tüm savunma sistemleri arasında bilgi alışverişini sağlamak ve keşif ile müdahale unsurlarını birleştirmek için kapsamlı ve entegre bir ağa ihtiyaç duyuyoruz. Allah’ın yardımı ve uzmanlarımızın gayretleriyle, Hava Savunma Kuvvetleri'nin entegre ağı, yerel, akıllı ve mevcut yasalara, düzenlemelere ve talimatlara uygun özel bir ağdır. Bu ağ, savunma sistemi içerisindeki farklı unsurlar arasında, görev alanlarının tüm bölge ve kısımlarında, hem keşif hem de pasif ve aktif müdahale sistemleri arasında mantıklı ve sağlam bir iletişim sağlar. Sonuç olarak, bu bütünleşik yapı sayesinde çok katmanlı ve yüksek hassasiyette bir savunma sistemi oluşturuyoruz. Böylece sınırlarımız içinde ve dışında kapsamlı ve tam bir savunma ve güvenlik örtüsü sağlayabiliyoruz.
Daha önce Resul projesinin tanıtımını görmüştük. Bu sistemin ilerlemeleri hakkında bilgi verebilir misiniz?
Daha önce de medyada duyurulduğu gibi, geçtiğimiz yıl bu benzersiz Resul projesi, Ordu Genel Komutanı'nın katılımıyla resmen Hava Savunma Kuvvetleri’nin harekat yapısına dahil edildi. Sistemin tüm araştırma, teknik ve operasyonel testleri başarıyla tamamlanmıştı. Entegrasyon günü geldiğinde, bu sistem tam operasyonel kapasiteye sahip hava-hava füzesiyle donatılmış bir avcı uçağı olarak hizmetimize sunuldu. Biz de bu uçağı hemen hava savunma bölgelerine ve görev alanlarına sevk ettik ve entegre hava savunma ağına dahil ettik.
O günden bu yana, bir yıldan daha kısa bir sürede gerçekleşen önemli gelişme, Resul projesi kapsamında Kerrar hava aracının hem radar menzilini hem de optik kabiliyetlerini artırmamız oldu. Ayrıca bu hava aracını ağ uyumlu hale getirdik. Bu, Kerrar'ın entegre hava savunma ağı ve komuta kontrol sistemi ile özel olarak çalışabileceği ve tüm radar ve müdahale sistemleriyle bağlantı kurabileceği anlamına geliyor.
Bu sistemin irtifa ve operasyonel menzilini artırma konusunda oldukça başarılı adımlar attık. İlk tanıtıldığı gün sistem tek tip bir füzeyle donatılmıştı, ancak bugün neredeyse bu hava aracı çeşitli füze seçeneklerine sahip. Yani, operasyonel ihtiyaçlara, bulunduğu coğrafi bölgeye ve görev yapılacak alanın özelliklerine göre farklı türde füzeler kullanabiliyor.
Diğer İHA'lar da bu sisteme entegre edildi mi?
Birçok seçenek üzerinde çalışıyoruz, ancak bugün entegre hava savunma ağımızda kullandığımız, hava-hava füzesiyle donatılmış Kerrar insansız hava aracı, Resul projesi olarak adlandırdığımız sistemdir.
Kerrar üzerine yerleştirilen füze sayısı arttı mı?
Evet, savunma bölgelerinin ihtiyaçlarına ve stratejik önemine göre hem füze çeşitliliğini hem de sayısını artırdık.
Kerrar hava aracı hangi hava araçlarıyla karşı karşıya gelebilir?
Bu hava aracının başlangıçtaki tanımı, gezinme yapan hava araçları ve hem insanlı hem de insansız saldırgan hava araçlarına karşı koyma üzerine kuruluydu. Kerrar, operasyonel menziline ve irtifasına giren her türlü hedefe karşı sürpriz bir operasyonla kullanılabilir.
Kerrar, oldukça çevik bir hava aracı olarak, özel bir operasyon bölgesine ihtiyaç duymuyor. Hava savunma ağının ihtiyaç duyduğu her yerde, hava-hava füzesiyle donatılmış bu hava aracını kullanabiliriz ve coğrafi bölge ya da pist sınırlamaları bulunmamaktadır.
Ordunun hava savunma kuvvetlerinin İHA alanındaki öncülüğü göz önüne alındığında, bu kuvvetin günümüzdeki İHA durumu nedir? Bu alandaki tehditlerle rekabet etme ve başa çıkma kapasitesine sahip mi?
Hava Savunma Kuvvetleri'nde İHA kullanım geçmişi, sekiz yıllık kutsal savunma dönemine kadar uzanmaktadır. O dönemde İHA’ları ihtiyaçlarımıza göre farklı şekillerde kullanıyorduk; düşmanın savunma sistemlerini meşgul ediyor ya da İHA'larla özel görevler yürütüyorduk.
Bu alanda, İHA teknolojisi ve üretim bilgisi Hava Savunma Kuvvetleri, teknoloji odaklı şirketler ve Savunma Bakanlığı bünyesinde mevcut olduğu için İHA'ların üretimi ve kullanımı konusunda herhangi bir sınırlamamız bulunmamaktadır. Ayrıca İHA kullanımı, her kuvvetin görev tanımına göre farklılık gösterebilir. Örneğin, Kara Kuvvetleri, Hava Kuvvetleri veya Deniz Kuvvetleri İHA’ları farklı şekilde kullanıyor olabilir, ancak hava savunma alanında İHA'ların kendine özgü bir tanımı vardır. Kerrar İHA’sı ya da Resul projesi, hava-hava füzesiyle donatılmış olarak Hava Savunma Kuvvetleri'nin operasyonel ihtiyaçlarına göre kullanılmaktadır.
Bugün, radar donanımlı İHA’ları kullanma üzerinde çalışıyoruz, böylece İHA’ları hava radarları olarak kullanabileceğiz ve optik yetenekleri İHA'lara aktarmaktayız. Ayrıca İHA’ları iletişim rölesi olarak ve elektronik harp ile savunma alanında bize yardımcı olabilecek bir araç olarak kullanıyoruz.
Allah’ın izniyle, hava savunma ihtiyaçlarına göre İHA alanında çok iyi ilerlemeler kaydedildi ve yakında, çeşitli görevlerde kullanılacak İHA’ların devreye alınmasıyla ilgili yüksek rütbeli komutanlar tarafından medyaya iyi haberler verilecektir.
Hipersonik füzelere karşı savunma ve hava savunması konusunda durum nedir?
Hipersonik hedefler iki önemli konuya sahiptir: birincisi, zamanında keşif yaparak müdahale için yeterli süre sağlamak, ikincisi ise bu hedeflerle başarılı bir şekilde çatışmaya girmektir. Her türlü müdahale için öncelikle zamanında ve doğru bir keşif gereklidir. Bazı hipersonik tehditler için keşif konusunda oldukça başarılı olan sistemlerimiz var. Ülkemizdeki bilgi birikimi sayesinde keşif konusunda ciddi bir teknik sorun yaşamıyoruz.
Hipersonik hedeflerle çatışmak, dünyada ciddi bir sorun olarak görülüyor. Bu tür füzeler, ileri teknolojiye sahip bazı ülkelerin elinde olabilecek büyük bir tehdit oluşturuyor. İnşallah, yakın gelecekte hipersonik hedeflere karşı savunma konusunda Hava Savunma Kuvvetleri olarak büyük bir atılım gerçekleştireceğiz.Top of Form
Gazze Şeridi'nde savaşın şiddetlenmesiyle Siyonist Reijm'den İran'a yönelik tehditler geliyor. Herhangi bir saldırıya karşılık tepkimiz nasıl olacaktır?
Bugüne kadar, kırmızı çizgilerimizi aşmak isteyen hiç kimseye müsamaha göstermediğimizi ve onlara ciddi, ders verici bir yanıt vereceğimizi defalarca kanıtladık. Düşmana harekete geçme fırsatı tanımayacağız. Hava savunma entegre ağı kapsamında keşif, izleme ve karşı koyma için elimizde bulunan imkanlar ve ekipmanlar günceldir. Analizlerimiz, kaynaklarımız ve sahip olduğumuz imkanlar bize mevcut kapasitemizin tüm olası tehditlere yanıt verebilecek düzeyde olduğunu gösteriyor.
Herhangi bir düşman, karar alma aşamamıza yaklaşacak olursa, kesin ve kalıcı bir yanıt alacaktır. Bugün, sahte ve çocuk katili Siyonist rejimin tehditleri bizim için ciddi bir tehdit oluşturmamaktadır, çünkü bu rejimin yeteneklerini ve kapasitesini hem izleyebiliyor hem de biliyoruz. Savunma alanımız, tüm mevcut tehditlere karşılık verebilecek gelişmiş ekipman ve teknolojiye sahiptir.