Yayınlama Tarihi: 18 Temmuz 2025 - 10:10

İran’ın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi ve Büyükelçisi, İsrail'in Suriye'ye yönelik son saldırılarını şiddetle kınayarak, "İsrail rejimi, bölgesel barış ve güvenlik için en ciddi ve tehlikeli tehdit haline gelmiştir" dedi.

İran’ın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi ve Büyükelçisi Emir Said İravani, dün akşam saatlerinde, İsrail’in Suriye’ye yönelik saldırılarını görüşmek üzere yapılan BM Güvenlik Konseyi’nin acil toplantısında yaptığı konuşmada, “Bu askeri saldırılar, İsrail rejiminin Suriye’ye ait işgal altındaki Golan’daki işgalinin hâlen devam ettiği bir dönemde gerçekleşiyor. İsrail rejimi, onlarca yıldır bu işgal altındaki topraklarda yasa dışı ilhak ve yerleşim genişletme politikalarını sürdürüyor; oysa bu eylemler, Birleşmiş Milletler Şartı ve Güvenlik Konseyi’nin çok sayıda kararıyla tamamen çelişmektedir” dedi.

İravani konuşmasının devamında, “İsrail rejimi, bölgesel barış ve güvenlik için en ciddi ve en tehlikeli tehdit hâline gelmiştir. Bunun nedeni, söz konusu rejimin saldırgan eylemlerini sürdürmesi ve ayrıca ABD ile bazı Batılı ülkelerden koşulsuz şekilde aldığı siyasi ve askeri destektir. Bu devletler, İsrail rejiminin yalnızca bölgesel güvenliği değil, uluslararası barış ve güvenliği de tehdit eden yasa dışı eylemlerini ve korkunç suçlarını kolaylaştırmaktan dolayı sorumluluklarını tam olarak üstlenmelidir” ifadesini kullandı.

İran’ın BM Büyükelçisi, “Suriye’ye yönelik gerçekleştirilen bu saldırılar, Güvenlik Konseyi’nin sessizliği ve uluslararası toplumun caydırıcı önlemler almaktaki yetersizliğinin doğrudan bir sonucudur. İsrail rejimi, uluslararası hukuku defalarca ve sistematik biçimde ihlal etmesine rağmen hiçbir zaman bir yaptırımla karşılaşmamış ve tam bir dokunulmazlıkla saldırgan eylemlerine devam etmektedir” ifadelerinde bulundu.

İravani, “Bu son saldırı, İsrail rejiminin İran’a yönelik 12 gün süren askeri operasyonlarının bir devamıdır ve bu da BM Şartı ve uluslararası hukukun açık bir ihlalidir. İsrail rejimi, ABD’nin tam ve koşulsuz desteğinden yararlanarak, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın denetimine tabi olan İran’ın barışçıl nükleer tesislerini ve hastaneler ile yerleşim alanları da dâhil olmak üzere sivil altyapıyı kasten hedef almıştır. Bu yasa dışı saldırılar sonucunda aralarında 41 çocuk ve 126 kadının da bulunduğu 1100’den fazla sivil şehit olmuştur. Bu saldırılar sonucunda 7 hastane, 11 ambulans ve 3500’den fazla konut tamamen yıkılmıştır. Bu inkâr edilemez gerçekler, İsrail rejiminin saldırgan ve suç niteliğindeki doğasını açıkça gözler önüne sermektedir” diye konuştu.