İran Dışişleri Bakanı Seyyid Abbas Erakçi, yakın gelecekte Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde yapılması beklenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Dışişleri Bakanları Toplantı öncesi bölgenin durumuna dair bir yazı yayımladı.
Şarkul Avsat gazetesinde yayınlanan yazıda, ''İslam ülkeleri dışişleri bakanlarının Cidde'de gerçekleşmesi planlanan olağanüstü zirvenin arifesinde, küresel vicdan bir kez daha, bölge ve İslam dünyası için en büyük varoluşsal tehdit olan Siyonist rejime odaklandı.'' ifadesi kullanıldı.
Yazıda, ''İgalci rejim, Gazze'yi tamamen yerle bir etmek için elinden geleni yaptı. Bu rejim, kadınlara ve çocuklara karşı en iğrenç katliamları gerçekleştirdi, Gazze sakinlerini defalarca göçe zorladı, açlık ve kıtlığı yeni bir soykırım aracı olarak kullandı ve gıda dağıtım merkezlerini aç ve masum kadın ve çocuklar için ölüm tuzağına dönüştürdü. Böylece, günümüz dünanın en korkunç insani trajedilerinden birini yarattı.'' denildi.
Erakçi, Gazze Şeridi'nde olup birenlerin sıradan bir çatışma veya sıradan bir insani kriz olmadığını, ABD ve Batı'nın tam sessizliği sayesinde planlı olarak yürütülen kapsamlı bir soykırım ve etnik temizlik suçu olduğunu belirtti.
Siyonist rejimin suçlarının Gazze ile sınırlı kalmayacağını vurgulayan Erakçi, Siyonist yetkililerin sözde ''Büyük İsrail’’ iddiasına atıfta bulunarak, "Rejimin Büyük Ortadoğu Projesi, yayılmacı niyetleri, bu kanserli tümörün yayılacağını ve tüm bölgeyi etkilediğini gösteriyor.’’ dedi.
Gazze şehrinin işgal edilmesi ve halkının uzak bölgelere zorla göç ettirilmesi planına tepki göstererek, ''Bu, Filistin halkına karşı yürütülen uğursuz soykırım zincirinin yeni bir halkasıdır. Onlar Gazze'nin, özellikle Filistin’in coğrafi ve siyasal kimliğini kalıcı ve geri dönülmez bir biçimde ortadan kaldırmayı amaçlıyorlar.’’ değerlendirmesinde bulundu.
İsrail’in bölgedeki kötü eylemlerine de değinen Erakçi, ''Bu rejim Gazze'de, Lübnan'da ve bölgenin diğer bölgelerinde felaketlere yol açan savaşları körükleyen, Suriye'yi parçalamayı ve ülkenin hayati altyapısını yok etmeyi hedefliyor. Aynı zamanda Süveyda gibi bölgede kaos yaratmayı amaçlıyor.’’ açıklamasını yaptı.
Erakçi’ye göre, işgal rejiminin başbakanı Netanyahu’nun "Nil'den Fırat'a Büyük İsrail" olarak adlandırılan yayılmacı ve işgal planını hayata geçirmeye yönelik son açıklamaları ve eylemleri, yalnızca geçici bir iddia değil, Suriye, Ürdün, Mısır, Lübnan ve hatta Kuveyt, Irak ve Suudi Arabistan da dahil olmak üzere bölgedeki bağımsız ülkelerin ulusal egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve güvenliğini ihlal edecek bir plandır. Bu tehlikeli iddia, BM Şartı'nın ve uluslararası hukukun açık bir ihlalidir ve bu rejimin tüm İslam dünyasına egemen olma yönündeki saldırgan niyetlerini açıkça ortaya koymaktadır.
Yakın gelecekte yapılması beklenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Dışişleri Bakanları Toplantısı hakkında Erakçi, ''Bu toplantı İslam ülkelerinin Netanyahu ve çetesinin doymak bilmez hırslarını dizginleme ve masum insanların katledilmesinin, İslam ülkelerinin yok edilmesinin ve topraklarının ilhak edilmesinin devam etmesini engelleme konusundaki ortak kararlılığını pekiştiren bir dönüm noktası olmalıdır. İİT zirvesi, Filistin halkıyla dayanışma beyan etmek veya mevcut durum hakkındaki üzüntü ve endişelerini dile getirmekle sınırlı kalmamalı, aynı zamanda İslam ümmeti için tarihi bir sınav ve belki de İsrail’in saldırganlığını durdurmak için bölgesel ve küresel bir koalisyon oluşturmak için nadir fırsatlardan biri olmalıdır.’’ diye konuştu.