İran Dışişleri Bakanlığı Sözcücü Behram Kasımi, Fars Körfezi İşbirliği Konseyi’nin İran iç işlerine müdahale etmemesini tavsiye etti.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcücü Behram Kasımi, 37. Fars Körfez İşbirliği Konseyi Liderler Zirvesi’nde yayınlanan bildiriye tepki göstererek, Fars Körfezi’nde bulunan üç adanın İran’ın ayrılmaz bir parçası olduğunu ve onların öne sürdüğü dayanıksız iddiaların İran bütünlüğüne aykırı olduğunu vurguladı.

İran’ın dış politikası karşılıklı saygı kuralları ve diğer ülkelerin iç işlerine karışmama prensibi doğrultusunda olduğunu belirten Kasımi, “Fars Körfezi İşbirliği Konseyi, sürekli ileri sürdüğü yalan ve asılsız suçlamalar yerine diğer ülkelerin iç işlerine müdahalede bulunmamalı ve bazı üye ülkeleri ise bölgede mezhepsel ayrımları kışkırtmaktan vazgeçmelidir” dedi.

Geçenlerde BAE devletinin, 10 Arap ülkesiyle birlikte BM Genel Kurulu’na İran’la ilgili dayanaksız iddialarla dolu gönderdiği mektup hakkında Kasımi, “Maalesef bu ülkeler bölgesel, uluslararası kurum ve kuruluşların kapasitelerini huzur ve istikrar yönünde değil, daha doğrusu bu fırsatı karşılıklı ilişkileri zayıflatma ve tansiyonları arttırmak için kullanıyorlar” ifadelerinde bulundu.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcücü, Fars Körfezi İşbirliği Konseyi’nin İran’ın Mina faciasını siyasileştirdiği yönündeki iddiasını reddederek, Suudi Arabistan’ın İranlı hac adaylara karşı yürüttüğü engelleri kınadığını ve onların yaptığı bu girişimin Allah’ın buyruklarına aykırı olduğunu kaydetti.

İranlı Sözcü, "Maalesef, Mina faciasında yaşanan olaylarda yanlış yönetim ve uygulamalar yüzünden binlerce kişi hayatını kaybetti. Ancak onlar sorumluluklarını üstlenmek yerine hâlâ da Haremeyn-i Şerifeyn ev sahipliğinden kendi siyasi amaçlarına ulaşmak için suiistimal etmeye çalışıyor” açıklamasında bulundu.

“İran, Bahreyn iç işlerine müdahale ediyor” gibi suçlamalarla ilgili Kasımi, “Fars Körfezi İşbirliği Konseyi, İran aleyhine provokasyon oluşturmak yerine Bahreyn’de devam eden ağır baskılar ve insan hakları ihlallerini göz önünde bulundurmalı, ardından da Bahreyn hükümetini siyasi çözüm ve ulusal uzlaşma doğrultusunda hareket etmeye ikna etmeli” değerlendirmesini yaptı.

Ortadoğu'nun nükleer silahlar dahil bütün kitle imha silahlardan arındırılması gerektiğini vurgulayan İranlı yetkili, “Sözü geçen bildiride yer alan nükleer anlaşma ve özellikle de İran füze programlarına dair iddiaların aslında onların nükleer anlaşma içeriğini ve onunla ilgili kararları anlamadıklarını göstermektedir” şeklinde konuştu.

M.B.