İran Cumhurbaşkanı, İsviçreli mevkidaşı ile Avusturya Şansölyesi’nin resmi daveti üzerine bu iki ülkenin üst düzey yetkilileriyle fikir alışverişinde bulunmak için Zürih'e ayak basarak Avrupa turunu başlattı.

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, İsviçre Cumhurbaşkanı ile Avusturya Şansölyesi’nin resmi daveti üzerine bu iki ülkenin üst düzey yetkilileriyle fikir alışverişinde bulunmak için Zürih'e ayak basarak Avrupa turunu başlattı.

Ruhani’nin bu önemli ziyareti ise bazı Batılı kaynakların propaganda girişimine maruz kaldı. Sözü geçen görüşmelerin geniş bir çapta etkili olmasından doğan kaygılar ile Avrupa’nın İran Cumhurbaşkanı’na kırmızı halı sermesi bu medya kuruluşlarını mesnetsiz ve gerçek dışı bazı yalan dolan haberleri yayınlamaya sürükledi.

Ancak ilk etapta İsviçre’nin Ruhani’yi en sıcak şekilde ağırlaması Beyaz Saray’a bağlı oldukları açığa çıkan ve böylesi senaryoları ortaya çıkaran tarafları hayal kırıklığına uğrattı.

Böylece ABD Başkanı Donald Trump’ın nükleer anlaşmadan çekilmesi vasıtasıyla yeniden eskilerden beri uygulanan İranofobi politikasının gündeme taşınması ve Washington’un Avrupalı müttefiklerini de bu tür davranışlara yönlendirmeye çalışması İran’ı küresel siyaset alanında yalnızlaştırmaya sürüklemeden önce ABD’yi üstesinden gelmesi epey zor olan bir sürü sorun ile yüz yüze bırakmıştır.

Dolayısıyla Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin dün başlayan İsviçre-Avusturya turu İran’ın meşru taleplerini yerine getirmesi şartıyla Avrupa’nın nükleer anlaşmaya bağlı kalma eğilimi yönünde gerçekleşmektedir.

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani de Avrupa turu ziyareti öncesi gündemdeki son gelişmeleri değerlendirdi.

Ruhani, İran ile İsviçre ve Avusturya’ın çok geçmişe dayanan ilişkilere sahip olduğunu hatırlatarak, “Her iki ülke ile ekonomik, ticari, bilimsel ve kültürel  ilişkilere sahibiz fakat bu alanlardaki kapasitelerin tümü kullanılmamaktadır. İsviçre ve Avusturya’ya yapacağım ziyaretin amaçlarından biri, ikili ilişkilerde tüm yeteneklerin kullanılmasıdır” dedi.

Kamran Azar