Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, bu akşam yaptığı konuşmada gündemdeki son gelişmeleri değerlendirdi.

Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, bu akşam yaptığı konuşmada gündemdeki son gelişmeleri değerlendirdi.

Seyyid Hasan Nasrullah eski İslami Cihad Hareketi Genel Sekreteri Dr. Ramazan Abdullah Şallah’ın vefatına atıfta bulunarak, “Dr. Şallah Filistin meselesine inanan büyük bir komutandı ve her zaman Filistin direniş grupları arasında birlik olması gerektini vurgulardı” dedi.

Hasan Nasrullah sözlerine şöyle devam etti:

"Dr. Şallah'ın çabaları İslami Cihad Hareketi'nin gelişmesine neden oldu. İslami Cihad Hareketine, Dr. Şallah'ın yolunun devamında sizinle olduğumuzu ifede etmek isterim."

Nasrullah, Filistin’deki direniş ekseninin İsrail ve ABD’nin Batı Şeria’yı ilhak planına karşı koymak için Dr. Şallah gibi bir şahsiyete ihtiyaç duyduğunu vurguladı.

Lübnan'daki son gelişmeleri değerlendiren Nasrullah, Beyrut hükümetinin istifa edeceği yönündeki söylentilerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, istifa konusunun asla konuşulmadığını söyledi.

Şimdiki durumda Lübnan'da huzur ile birliğin hakim olmasını istediklerini dile getiren Hasan Nasrullah, direnişin silahsızlandırılması sloganının acımasız bir eylem olduğunu ve bununla ilgili çağrıların Lübnan halkı için birer öncelik olmadığını belirterek, “Bu yanlış bir talep. Direniş işgalci İsrail’e karşı mücadelede stratejik bir düşünce sundu” diye konuştu.

Hasan Nasrullah, "Direnişin silahı, bazılarının tartıştıklarından çok daha stratejik ideoloji ve kültürün bir parçasıdır" değerlendirmesinde bulundu.

Hizbullah ile Amal Hareketine yapılan suçlamalara tepki gösteren Seyyid Hasan Nasrullah, "Cumartesi ve Pazar günlerindeki şiddetli olaylarda Şiileri ve Güney Dahiye'yi sorumlu tutmak kabul edilemez. Herhangi bir çatışmayı ve gerginliği önlemek için gerekirse sokaklara inebiliriz" ifadelerini kullandı.

Lübnan Hizbullah Hareketi Genel Sekreteri, Suriye hakkında, “ABD'nin Sezar'ın yasasına başvurması, Suriye'nin askeri ve saha savaşlarındaki zaferinin kanıtıdır. Güvenlik ve askeri savaşlarda Suriye’nin yanında olan müttefikleri ekonomik savaşta da onu yalnız bırakmayacaktır. Sezar yasası Suriye milletini hedef almakta ve bu ülkede kaos ve iç savaş yaratmayı amaçlıyor.” şeklinde konuştu.