Mehr Haber Ajansı'na konuşan Emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, "Kasım Süleymani'nin direniş ideolojisi hala yaşıyor" dedi.

Siyonist Rejim'le yüzleşmek, başından beri İslam Devrimi'nin ilke ve ana hedeflerden biridir. Mazlumlara destek ilkesi, emperyalizme ve zulme karşı olmanın tamamlayıcısı olarak değerlendirilmektedir. Bundan yola çıkarak İslam Cumhuriyeti, emperyalizm ve sömürgeciliğe karşı mücadeleye paralel olarak, kendisini emperyalizme karşı mücadele eden dünya mazlumlarına da destek olmakla yükümlü görmektedir. Bu husus Anayasanın 154. maddesine uygundur. İmam Humeyni (r.a) da "Biz mazlumlardan yanayız. Hangi kutupta olursa olsun, biz mazlumu destekleriz." Dedi.  Şehit Süleymani'nin Kudüs'ü savunmadaki devrimci ruhu, devrim liderinin "Şehit Kasım Süleymani, İslam ve İmam Humeyni’nin (r.a) mektebinde eğitim görenlerin seçkin bir örneğidir" açıklamasıyla paralellik gösteriyor.

Şehit Süleymani, Filistin meselesinin tek çözümünün Siyonist rejime karşı mücadelede görüyordu. 

Mehr Haber Ajansı Kasım Süleymani'nin şehadet yıldonumu münasebeti ile Emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin bir röportaj gerçekleştirdi. 

1- Çok daha vaktinizi almayacağım Hocam .üç tane sorum vardı. Her zaman gibi Kapsamlı bir şekilde  cevap vereceğinizi eminim. İlk soruyu şöyle soruyayım. Biliyorsunuz bir  iki gün sonra General Süleymani’nin şehadet yıl dönümüdür. Kasım Süleymaninin  bölgede attığı adımlar aslında  İsrail’in nüfuzunu bölgede azaltmak için dir . Peki  ABD’nin Kasım Süleymani’ye terör uygulaması ve onu  öldürmesinin  bu konudan kaynaklandığını söyleyebilir miyiz?

Söyleyebiliriz tabii. Şöyle söylemem gerekiyor. Kasım Süleymani özellikle direniş cephesinin yani İran, Irak, Suriye ve Lübnan’dan meydana gelen hatta yemen’i de  içine alan direniş cephesini organize ediyordu. O organizeyle beraber bölgede inisiyatif sahibi  bir asker ve siyasetçiydi . Bu direniş cephesi Amerika’yı çok korkuttu niye çok korkuttu? Çünkü Kasım Süleymani  bölgedeki tehdidi ortadan kaldırmak için bir direniş cephesi kurmuştu. İsrail ve ABD hiç bunu istemedi. Çünkü bölgede  Kasım Süleymani’den sonra bakın neler başladı; İbrahim anlaşmaları yürürlüğe girmeye başladı. İbrahim anlaşmalarından sonra İsrail’in diğer Arap ülkeleriyle görüşmesi  hatta Türkiye ile görüşmesi arkasından ilişkilerin normalleşmesi konusu gündeme geldi. Bütün bunlar Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail  için önemli konulardı. Bir de ABD’nin bölgede kurmak istediği başka bir konu da var. Yani biliyorsunuz Türkiye’nin güneyinde Fırat’ın doğusunda bir Kürt devletçiliği kurmaya  çalışıyorlar. Bu konu da Amerika için önemli  çünkü o devletin kurulması gerekiyor ki Amerika Birleşik Devletleri İran’ın yaratmış olduğu direniş cephesini bir şekilde etkisiz hale  getirebilirsin. Nasıl getirecek? İran İsrail’den başlayıp  PKK , PYD’nin kuracağı bir devlete kadar gelen oradan da körfeze doğru giden bir hat var. O hat  vasıtasıyla İran’ın yada Kasım Süleymani’nin yaratmak istediği direniş cephesini ortadan kaldırmayı düşünüyordu. Tabii bu işin mimarı Kasım Süleymani suikastla öldürmek suretiyle buna  büyük  ölçüde belki planlarını bozdular ama direniş cephesin ne olduğunu, Kasım Süleymani’nin yapmış olduğu faaliyetlerin boşa gitmediğini önemli bir yar tuttuğunu görüyoruz. İran Hamas- İsrail olayında her ne kadar Hamas’la bir  birlikteliği olmasa da yine de onu destekliyor. Hizbullah, Suriye ve Irak’taki  grupları Haşdi Şabi de olmak üzere Kasım Süleymani’nin kurmuş olduğu, planlamış olduğu  direniş cephesinin emekleri boşa gitmemiş oluyor diye değerlendiriyorum.

2- Doğru . konuşmanızın sonunda Filistin meselesine değindiniz. Bununla ilgili kapsamlı bir şekilde  bir soru daha sormak istiyorum. Siz Kasım Süleymani’nin Filistin Direnişi konusundaki rolünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kasım Süleymani’nin Filistin direnişi konusunda şunu söyleyebilirim. Kasım Süleymani Filistin direnişinin sahipsiz kaldığı  bir dönemde, yani Filistin kurtuluş örgütünün tamamen İsrail’in kontrolünde olduğu bir dönemde Filistin’de çok büyük  bir  örgütlenme yaptı. Filistin direnişinin Hamas’ın eğitiminde, Hamas’ın lojistik destekleri sağlanmasında, Filistin kurtuluş örgütüne ve Filistin ideolojisi konusunda, Filistin’in bağımsızını kazanması, topraklarına sahip olması, işgal edilmiş Filistin topraklarında yer alan yahudilerin buradan sürülmesi konusunda Kasım Süleymani’nin çok büyük emeği olduğunu değerlendiriyorum. General Süleymani gerçkten bölgeyi karış karışına gezen ve bilen  ve bölgedeki bütün unsurlarla görüşen bir isimdi. Suriye, Lübnan Hizbullah ve Filistin cephesi arasında güçlü bir bağ kurdu. Biliyorsunuz geçenlerde de Suriye’de İranlı komutan General Seyyid Razi Musevi’ye suikast yapıldı. O da  aslında Suriye direniş cephesinin önemli komutanlardan birisiydi. Şehit Süleymani’nin Filistinlilerin,  Filistin kurtuluş hareketlerin yada Filistin bağımsızlık hareketinin gelişmesinde ve tekrar bütün ortadoğu tarafından dikkate alınmasında önemli bir rol oynadığını düşünüyorum. Ben hatta şunu bile söyleyebilirim. Eğer bugün Hamas  ve onun savaşcı grubunda olan İzzettİn Kassam Tugaylarının 7 Ekim’deki operasyonları hep rahmetli Kasım Süleymani’nin gayretleriyle koordine edilmiş, eğitilmiş ve onlara böyle bir eylem yapma cesareti göstermişti. Yani başlangıç  Kasım Süleymani’nin direniş cephesini yaratılmasında ve Filistinlilerin bağımsız hareketlerinin desteklenmesinde, yeniden filizlenmesinde  ve Hamas’ın güçlenmesinde çok önemli roller oynadığı değerlendiriyorum. Ondan sonra gelenler -sanırım şu anda İran Devrim Muhafızlarının bölgedeki birliklerinin başına İsmail Kaani gelmiş. Onlar da dahil olmak üzere hepsi Kasım Süleymani’nin işaret ettiği yoldan gidiyorlar. Amerika Birleşik Devletleri tabi Kasım Süleymani’ye suikast yapmakla çok önemli bir hedefi kendince ortadan kaldırmayı denedi ama Kasım Süleymani'nin ölmesi pek çok şeyi değiştirmedi niye ? Çünki bu bir strateji yada bir ideoloji. O ideoloji Kasım Süleymani’nin inandığı ve yarattığı ideoloji. Ölse bile şu anda bütün direniş cephesinde kabul edilmiş  uygulanıyor ve onun belki vücudu, kemikleri mezarında ama sonuçta  kendi ideolojisi, kendi fikirleri işte şuanda Hamas tarafından israil’e karşı, Hizbullah tarafından  İsrail’e karşı, Amerika’ya karşı  uygulandığı görünüyor. Çünkü direniş cephesinin gücüne ve yaptığı faaliyetlere baktığımızda Amerika Birleşik Devletleri ve Batı olmadığı takdirde İsrail’in direnmesi ve bu savaşı sürdürmesi mümkün değil. Şimdi yine bence biraz evvel söylediğim gibi o belki şu anda canlı değil ama sonuç olarak onun fikirleri, ideolojisi bütün saydığımız direniş cephesinin unsurlarında teker teker yaşıyor ve  yaşatılıyor diye değerlendiriyorum.
 
3- Yani hiçbir zaman direniş çökmeyecek? Evet liderler öldürebilirler ama o direniş cephesinin yönetimleri öldürebilir. Musevi gibi Kasım Süleymani gibi.  ama bu direniş cephesi hiç bir zaman çökmeyecek bunu mu söylemek istiyorsunuz?

Çökmeyecek , çökmeyeceğini dilerim. Bunun sebebi ideoloji  olmasıdır bu ideoloji öyle bir yer edinmiş ki insanlar “direniş olmadan bölgede Filistinin kurtarması mümkün değildi” inancına varmıştır. Kasım Süleymani işte bu ideolojiyi yarattan hem fikirleriyle hem de davranışlarıyla yaptığı işlerle bu düşünceyi yaratan bir ikon.

4- Doğru, Teşekkür ederim efendim . Çok sağolun benim sorum yok  eklemek istediğiniz bir konu varsa buyurun.

Ben sadece general Süleymani’ye Allah’tan rahmet diliyorum aynı şeyi şehit Musevi için de söylüyorum. Amerika ve ABD’nin amacı bilim adamlarından liderlerini öldürüp direniş cephesinin başındaki İran’ın yapmış olduğu faaliyetleri etkisiz kılmaktır. Umarım başarılı olamazlar. Başarılı olmaları mümkün değil zaten. Böyle İnsanları öldürselerde de onun ideolojisi daha fazla  insanlar tarafından örnek alınır. İnsanları öldürmekle   bu işler olmuyor. Böyle İnsanlar öldürüldüğü zaman bile arkada  onu destekleyen unsurlar  biraz daha artıyor. Eninde sonunda  bu ABD’nin bölgeyi terk etmesine şahit olacağız Umarım her şey Filistinlilerin gönlünce olur. Tekrar ben da Filistin’de şehit olanlara ve Kasım Süleymaniye Allah’tan rahmet diliyorum . Umarım bu mücadele devam eder.