Her yıl 27 Ağustos’ta (İran takvimine göre 5 Şehriver), İranlılar ve ülkenin bilim camiası, yalnızca İran’ın değil tüm dünyanın en büyük hekimlerinden, kimyagerlerinden ve filozoflarından biri olan Ebu Bekir Muhammed bin Zekeriya Razi’yi anmaktadır.
Zekeriya Razi’nin Anma Günü, bu büyük düşünürün insanlığa bıraktığı katkıları yeniden hatırlamak ve mirasını günümüzde değerlendirmek için önemli bir fırsattır.
Zekeriya Razi, Hicri 3. yüzyılda (865 Miladi) İran’ın Rey şehrinde doğdu. Çocukluğundan itibaren araştırmacı bir ruha sahipti ve hayatı boyunca tıp, kimya, eczacılık, felsefe ve matematik gibi farklı alanlarda çalışmalar yaparak adını tarihe altın harflerle yazdırdı.
Razi, çağdaşlarının çoğundan farklı olarak gözlem ve deneye büyük önem verirdi. Ona göre bilim, doğrudan deney ve araştırmayla ilerlerdi; yalnızca geçmiş bilginlerin teorilerine dayanmak yeterli değildi. Bu yaklaşımıyla Razi, bilimsel yöntemin öncülerinden biri sayılır.
En önemli eseri olan el-Havi (Tıbbi ansiklopedi), yüzyıllar boyunca Avrupa’daki üniversitelerde temel tıp kaynağı olarak okutuldu.
İlk kez kızamık ve çiçek hastalıklarını birbirinden ayırarak bilimsel şekilde tanımladı.
Tıp etiğine büyük önem verip, doktorların her şeyden önce hastanın huzurunu gözetmesi gerektiğini savunan Zekeriya Razi ayrıca alkol ve sülfürik asidi keşfetti ve tanımladı.
Kimyayı, gizemli bir simya uğraşı olmaktan çıkararak deneysel ve uygulanabilir bir bilim dalına dönüştürdü.
Felsefede akıl ve mantığı ön plana çıkaran Razi, etik ve ahlak anlayışında ölçülülük, doğruluk arayışı ve insancıllığı vurguladı.
Razi’nin ünü yalnızca İran’la sınırlı kalmadı. Orta Çağ’da eserleri Latinceye çevrildi ve Paris ile Bolonya gibi büyük Avrupa üniversitelerinde ders kitabı olarak okutuldu. Batılı bilim insanları – hatta Vesalius ve İbn Sina bile – onun fikirlerinden etkilendi.
Batı’da Rhazes adıyla tanınan Razi, daima tıbbın kurucu sütunlarından biri olarak anılmıştır.
Zekeriya Razi’yi anmak, yalnızca tarihi bir şahsiyetin adını yüceltmek değil; aynı zamanda bilimsel merak, deneysel yaklaşım, yenilikçilik ve bilim etiğinin önemini vurgulamaktır.
Günümüzde bilim ve teknolojiye her zamankinden daha çok ihtiyaç duyulurken, Razi’nin araştırmacı ruhu genç bilim insanları için ilham kaynağı olabilir
Tıpta ve diğer bilimlerde, Razi’nin altını çizdiği insancıl yaklaşım ve etik değerler günümüz akademisyenleri ve doktorları için yol gösterici olmaktadır.