Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'nin İran'a yönelik yaptırımına ilişkin olarak açıklamalarda bulundu.

Reuters'ın sorularını yanıtlayan Erdoğan, terör örgütleri adına casusluk yaptığı iddiasıyla Türkiye'de 35 yıl hapis istemiyle yargılanan ABD'li papaz Andrew Brunson davasının, ekonomiye etkisinin olmadığını belirtti.

"Sağlık nedeniyle yargı kendisinin eve çıkmasına izin vermiştir. 12 Ekim'de mahkemesi var. Mahkemede yargı ne karar verir bunu bilemem" diyen Erdoğan, sözlerine "Brunson şu an yargılanmaktadır. Yargılanan bir kişiye bıraktım, git demeye ne ben, ne başkaları yetkilidir. Bu yetki hakimlerindir. 12 Ekim'de mahkeme ne karar veriri bilemem. 12 Ekim gelsin göreceğiz" diye devam etti.

Erdoğan yanıtlarının devamında şöyle dedi:

- Burada, Rusya Federasyonu ile Türkiye arasındaki 10 maddelik anlaşmanın içerisinde gerek Rusya Federasyonu'nun rejimin 15-20 kilometrelik koridora sokmaması, merkezde de radikal grupların Türkiye tarafından bunu kontrol altına alması, onların çıkışını sağlaması noktasında, daha doğrusu silahlardan arındırılmış bölge haline gelmesi bizim tasarrufumuzda. Bunun için gerekli adımları atacağız. Bütün çalışmalar yürütülmektedir. İdlib halkının beklentisiydi. İdlib halkı da bu süreci huzurlu bir şekilde, dönüşün başlaması olması 50-60 bin kişi geriye dönmüş vaziyette, onların da desteğiyle bu süreç başarılacaktır.

- Ağır silahlar olarak, sınıflandırmasını Türkiye ve Rusya çalışmalarını yaptı. Sınıflandırarak gerekli çalışmalar yapılacak. Silahlu gruplar bölgeden çıkmaya başladı.

- Sayın Obama döneminde de bazı durumlar söz konusu olmuştu. Biz doğalgazı alamazsak, ben halkımı neyle ısıtacağım. Şu anda ülkemin tükettiği doğalgazın yüzde 50'sini Rusya'dan geri kalanını İran'dan, Irak, Azerbaycan bazen Cezayir'den alıyoruz. Ben bunu almadığım takdirde halkımı kar kışta üşütecek miyim? Bizim amacımız halkımızın mutluluğu değil mi? Biz atacağımız adımları kendi tasarrufumuz içinde atarız. Halkımızın huzurunu, menfaatlerini gözetmekle mükellefiz."