Nevruz Bayramı, İran’da en önemli ve en eski yeni yıl törenidir. ‘yeni gün’ anlamına gelen Nevruz’un kökeninde bahar mevsiminin gelişi yatar.
Nevruz farklı coğrafyalarda farklı isim ve genelek göreneklerle kutlansa da, bu törenin aynı anda aynı kaderi paylaşan coğrafyalarda benzer ritüellerle kutlanması, bölge halklarını yakınlaştırarak aralarındaki bağları pekiştirneye katkıda bulunabilir.
Nevruzun hem isim hem de muhteva olarak geleneklerle, toplum ve devlet hayatıyla bağdaşması İran medeniyetine özgüdür. Bugünkü İran’da Nevruz çok kendine özgü, kutlanışı bir sanat eseri olan ve İran’ın bütün halklarını birleştiren bayramlardan biridir.
Çarşamba Suri
İran’da Nevruz Bayramı kutlamaları çeşitli ve farklı kutlamaları içinde barındırır. Kutlamalar kapsamında ilk olarak önceki yılın son haftasının son Çarşamba gecesinde Çarşamba Suri töreni kutlanır.
Aslında Nevruz kutlamalarınının ön kutlaması ve girişi niteliğinde olan Çarşamba Suri, yılın son ayının son çarşamba gecesinde kutlanan özel bir törendir. Töreni kutlamakla insanlar baharı karşılamaya gidiyor.
Eski İran geleneklerine göre, Çarşamba Suri’de ateş yakılır ve insanlar üzüntü ve sorunlarını uzaklaştırıcı temasını taşıyan sembolik şiirler okuyarak bu ateşin üzerinden atlar. Başka bir deyişle insanlar, gam ve kederlerini yılsonunda ateşe vererek karşılığında ateşin kızgınlığı ve ısısından enerji ve güç alırlar.
Bu tören İran'ın çeşitli şehir ve bölgelerinde değişik geleneklerle yapılmasına rağmen ateşin yakılması, bütün bölgelerde yapılagelen ortak bir özelliktir.
Ev Temizliği
Bu sırada Nevruz Bayramı’nın gelişini kutlamak ve yeni yıla hazırlıklı olarak başlamak için evde her yer pırıl pırıl temizlenir. Bu geleneksel bir ritüele dönüşmüş gibi, tüm insanlar evlerini temizlemeyi Nevruz törenlerinin olmazsa olmazlarından biri haline getirmiştir.
Çarşamba Suri töreninin ardından Yeni Yılı’n gelişi sayılan Nevruz anı kutlanır.
Heft Sin Sofrası
Her yıl, zaman döngüsüne göre ayarlanan yılbaşı saatinde aile halkı, heftsin adlanan sofra etrafında toplanır ve yeni yılın girişini kutlar.
İranlıların özenle kurduğu ve “S” harfi ile başlayan yiyecek ve eşyaların masaya dizildiği bu sofrada şu yedi madde bulunur: Senced (iğde), Sebze, Samanu (bir çeşit tatlı), Sîr (sarımsak), Sîb (elma), Sumak ve Sirke. Bu 7 şeyin bereket ve uğur getireceğine inanılıyor. Geleneğe pek uymasa da, eksik kalan bir “S”, bir başkasıyla değiştirilebilir.
(7 s) diye ifade edilen ‘s’ harfi ile başlayan yiyecek ve eşyaların masaya dizildiği bu sofrada, ‘sebz’ yani yeşillik için çimlendirilen bakliyat, buğday da ayrıca bir tepsi ile sofraya konur. Bir sikke (altın veya gümüş) vardır ve eski adetlere binaen bir ayna ve bir Kur’an. Aile 13 gün boyu muhafaza edilen bu kutsal sofranın etrafında toplanır.
Sülalenin ölmüşlerinin ruhlarının da eve geldiğine inanılır ve çerağ (ışık) yakılır. Mezarlıkla başlayan ziyaretler yaşayanlar arasında devam eder. Çocuklara bayramlık diye hediyeler veya nakit para verilir. Yıl boyu birbirini görme şansı bulmayan yakın ve uzak akrabalar, karşılıklı evlerini ziyaret ederek, hal hatır sorar ve yeni yılı tebrik eder.
Sizdeh Beder (Doğa Günü)
Nevruz tatili Ferverdin’in 13’ünde “Sizdeh Beder” pikniğiyle sona erir. İran halkı bu gün dışarıya çıkmakla kötülüklerin giderilmesine inanır. İran kültüründe bu geziye “Sizdeh Beder” yani doğa günü denilir. Bekar kızlar genellikle bu gün Nevruz öncesi yeşirdikleri sebzeleri doğaya götürürler. Onlar bu yıl evlenmeleri dileğiyle sebzelerin saplarını birbirine düğümleyıp sonunda da suya bırakırlar.
yorumunuz