İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed İslami, konuk olduğu bir devlet televizyonu kanalında gündemdeki konuları değerlendirdi.
İslami, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın Tahran’ın son 3 aylık nükleer faaliyetlerine ilişkin yayınladığı raporuna tepki göstererek, ''Ajansın bu seferki raporunun önceki raporlardan önemli bir farkı var. Bu rapor, üç Avrupa ülkesi (İngiltere, Fransa ve Almanya), ABD’nin maksimum baskı politikası ve Siyonist rejimin Ajans üzerindeki etkisi, UAEA Genel Sekreterini kapsamlı bir rapor hazırlamaya zorlamıştır.'' dedi.
İslami, ''İran'ın nükleer faaliyetleri her zaman UAEA müfettişleri tarafından denetlenmektedir. Siyonist rejimin çıkardığı yaygara saçma bir propagandadır ve yasal veya teknik bir içeriği yoktur'' ifadesini kullandı.
İslami sözlerine şöyle devam etti:
''Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) olarak adlandırılan İran nükleer anlaşmasının yükümlülükleri ile nükleer güvenlik önlemleri anlaşmaları yükümlülükleri arasında ayrım yapmalıyız. Nükleer güvenlik anlaşması ve NPT'ye (Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması) bağlıyız. İran'da bir yılda hemen hemen 450 denetim gerçekleştirildi ve ülkede yaklaşık 120 UAEA müfettişi bulunuyor. Kurumun hazırladığı rapor, UAEA müfettişlerinin denetimine göre değil, politiktir.''
İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı, ''Uranyum zenginleştirme nükleer endüstrinin temeli ve İran'ın kırmızı çizgisidir. Hiç kimse İran'ın zenginleştirme hakkı olmadığını söyleyemez. İran kendi işini yapar. Nükleer endüstri uranyum zenginleştirmeye dayanır.'' diye konuştu.
yorumunuz