Venezuela’nın Tahran Büyükelçisi José Rafael Silva Aponte, Mehr Haber Ajansı'nı ziyaret etti.
Aponte ziyaret sırasında gazetecilerin sorularını yanıtladı:
Venezuelalı diplomat, emperyalist güçlerin İran ve Venezuela arasında anlaşmazlık yaratma çabalarına rağmen, iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlü kaldığını vurguladı.
ABD’nin Venezuela sınırlarındaki son hareketlilik hakkında Aponte, “ABD, Venezuela’ya karşı asılsız iddialarda bulunarak yıllardır eylemlerini meşrulaştırmaya çalışıyor. Bu iddialardan biri, Başkan Maduro’yu, yıllar önce Venezuela ordusu tarafından yok edilen ve bir suç çetesi olan ‘Trin de Aragua’ adlı bir grupla ilişkilendirmekti. ABD ayrıca bazı üst düzey yetkilileri uyuşturucu kartelleriyle bağlantılı olmakla suçladı; ancak tüm bu iddialar asılsız,” dedi.
Aponte, BM istatistiklerine göre Venezuela’nın uyuşturucu için ne bir üretici, ne bir işleyici, ne de önemli bir geçiş yolu olmadığını belirtti. Resmi istatistikler, Kolombiya’da üretilen uyuşturucunun yüzde 87’sinin Pasifik Okyanusu üzerinden Amerika Birleşik Devletleri’ne, yüzde 8’inin Kuzey Kolombiya’dan geçtiğini ve yalnızca yüzde 5’inin Venezuela üzerinden Avrupa’ya gittiğini göstermektedir. Venezuela hükümeti, bu ağların çoğunu şiddet kullanmadan çökertmiştir.
8 milyon vatandaş Maduro'nun seferberlik planına kaydoldu
Venezuela büyükelçisi, Venezuela sınırlarında sekiz savaş gemisi, bir nükleer denizaltı, F-35 savaş uçakları, Gerald Ford uçak gemisi ve 10 bin ABD Deniz Piyadesinin konuşlandırıldığını belirterek, “ABD, geçen Eylül ayından bu yana bölgedeki askeri faaliyetlerini artırdı. Bu eylemler kışkırtıcı nitelikteydi ve hatta Venezuela hava sahasının ihlaline yol açtı. Bölgede bir nükleer denizaltının bulunması, Latin Amerika’yı nükleer silahsız bölge ilan eden Tlatelolco Anlaşması’nı da ihlal ediyor,” dedi.
Karakas’ın ABD askeri hamlelerine verdiği yanıtla ilgili olarak Aponte, “Maduro hükümeti, ülkeyi savunmak için insanları kayıt altına alma planını uygulamaya koydu ve 8 milyon vatandaş bu seferberlik planına kaydoldu. Bolivarcı Silahlı Kuvvetler, kara, deniz, hava kuvvetleri, ulusal muhafızlar ve halk seferberliği olmak üzere beş koldan oluşuyor. Başlangıçta dört milyon olan halk seferberliği güçlerinin sayısı, yeni gönüllülerle sekiz milyona çıktı. Eğitim hızla başladı ve Maduro’nun doğrudan komutası altındaki güçler, dış tehditlerle mücadele etmek için ‘Bağımsızlık 200’ Operasyonu’nu gerçekleştirdi,” ifadelerini kullandı.
Aponte, bu sabah Venezuela’nın Zulia, Falcon, Carabobo, Aragua, Miranda ve Sucre gibi kuzey eyaletlerinde, ülkenin kıyılarını Porto Riko ve Trinidad ve Tobago’ya konuşlandırılan ABD güçlerine karşı korumak için geniş çaplı bir askeri tatbikat başlatıldığını da ekledi.
İran, Rusya, Çin ve Belarus gibi dost ülkeler Venezuela'yı destekledi
Venezuela büyükelçisi, ABD’nin son yıllarda uyuşturucuyla mücadele bahanesiyle Venezuela ve Kolombiya gemilerine saldırarak balıkçılar da dahil olmak üzere sivilleri öldürdüğünü belirtti. “Bu saldırıların bir örneği, Pasifik Okyanusu’nda 18 teknenin batırılması ve 70 kişinin ölümüne yol açtı. Hatta bazı Amerikalı yetkililer bu operasyonların yasallığını sorguladı,” diyen Aponte, sözlerini şöyle sürdürdü: “Venezuela hükümeti, bölgesel ve uluslararası forumlarda ABD’nin eylemlerine itirazını dile getirdi. Latin Amerika ve Karayip Devletleri Topluluğu’nun (CELAC) 33 üye ülkesinin katıldığı son toplantıda, tehdit ve yaptırımlara karşı bir açıklama yayınlandı. BM İnsan Hakları Ofisi de Venezuelalıların haklarının Amerikan güçleri tarafından ihlal edildiğine dair bir şikayette bulundu.”
Venezuela’nın müttefiklerinin ülkeye verdiği destek hakkında da şunları söyledi: “İran, Rusya, Çin ve Belarus gibi dost ülkeler, Karakas’ın uluslararası forumlardaki tutumlarını destekledi. Güvenlik Konseyi’nde 14 ülke de ABD’nin eylemlerine karşı çıktı ve yalnızca ABD lehine oy kullandı.”
Venezuela’nın İran Büyükelçisi, “Venezuela halkı bağımsızlığını savunmada birlik içindedir. Tarihsel deneyimler, ABD’nin Suriye, Libya, Irak ve İran gibi ülkelerin hükümetlerini değiştirmek için defalarca bahaneler uydurduğunu ve şimdi de aynı politikayı Venezuela’ya karşı sürdürdüğünü göstermektedir,” dedi.
Venezuela muhalefet lideri Maria Corina Machado’ya Nobel Barış Ödülü verilmesiyle ilgili olarak Aponte, “Ödülü alan birinin Venezuela halkı arasında yeri yoktur. Kendi ülkesine saldırmak isteyen biri Venezuelalı sayılmaz ve bu ödülün hiçbir geçerliliği yoktur, tamamen siyasi niteliktedir,” ifadelerini kullandı.
yorumunuz