Tebriz halkının 18 Şubat ayaklanması, İran Devrimi’nin önemli dönüm noktalarından biri olarak kabul edilir. Din âlimlerinin çağrısıyla başlayan protestolar, hızla tüm şehre yayıldı ve önemli iç ve dış sonuçlar doğurdu.
Bu olaylar sonucunda bazı yerel yetkililer görevden alındı ve şehirlerdeki anma törenlerini birbirine bağlayan bir zincirin parçası haline geldi.
Dinî liderler ve İmam Humeyni bu konuda bildiriler yayımladı ve ayaklanma, dünya basınında geniş yankı buldu.
18 Şubat Tebriz Ayaklanması: 9 Ocak olaylarının devamı
18 Şubat Tebriz Ayaklanması, 1978 yılında, Kum halkının 9 Ocak Ayaklanması’nda hayatını kaybedenlerin kırkıncı günü anma törenlerinde gerçekleşti. Bu ayaklanma, İmam Humeyni’ye hakaret içeren bir makalenin İttilaat gazetesinde yayımlanmasına karşı başlayan protestoların bir devamıydı.
9 Ocak 1978’de Kum’da İmam Humeyni’ye hakaret içeren bir makaleye karşı başlayan halk ayaklanmaları, 40. gün anma törenleriyle ülke geneline yayıldı. 14 Şubat’ta, önde gelen din âlimleri ve Kum’daki Ruhaniyet Cemiyeti, 18 Şubat’ta dersleri tatil edip yas ilan edeceklerini duyurdu. Aynı dönemde, Humeyni de Necef’te bu hareketi destekleyen bir konuşma yaptı.
Tebriz’de, Ayetullah Gazi ve on din adamı, halkı Kızıllı (Mirza Yusuf Ağa) Camii’nde düzenlenecek anma törenine davet etti. Polis caminin kapılarını kapattı ve çıkan gerilimde 22 yaşındaki Muhammed Tecella, bir polis amiri tarafından vurularak öldürüldü. Halk, cenazeyi alarak protestoya dönüştürdü ve devlet kurumlarına saldırılar başladı.
On binlerce kişi, Tebriz’in farklı mahallelerindeki 70 camide toplanarak, organize bir şekilde “Salavat” ve “Yaşasın Humeyni” sloganlarıyla yürüyüşe geçti. Bu olay sırasında ilk kez Şah’ın heykelleri devrildi.
Şah rejimi, ayaklanmayı bastırmak için önce polis ve istihbarat teşkilatı SAVAK’ı, ardından da ilk kez 1963’ten sonra orduyu devreye soktu.
Tebriz Ayaklanması, İran Devrimi’nin önemli dönüm noktalarından biri oldu.
yorumunuz