Rai el Yevm haber sitesine göre, Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Colani rejimine silah teslim etmenin mümkün olmadığını belirtti.
Türkiye ise, Colani liderliğindeki Suriye geçiş hükümetinin, savunma kabiliyetlerini güçlendirmek için resmi olarak desteğini talep ettiğini duyurdu.
Ankara’nın açıklamasında Siyonist rejime karşı mücadele için Suriye’ye silah sağlamaktan bahsedilmesi. Halbuki Süveyda olaylarında Dürzileri destekleyen Tel Aviv rejim Suriye'yi parçalmaya çalışıyordu.
Tel Aviv'in saldırıları Türkiye'yi kaygılandırıyor
Ankara'nın Colani rejiminin resmen silah desteği talep ettiğini açıklamasına rağmen, Türkiye'nin "temkinli" davrandığı görünüyor. Türk Milli Savunma Bakanlığı'ndan bir askeri kaynak, Ankara'nın bu talep doğrultusunda Suriye'nin savunma kabiliyetlerini güçlendirmek için eğitim, askeri danışmanlık ve teknik destek sağlama çabalarını sürdüreceğini söyledi.
Türkiye, Suriye'nin talebi konusunda temkinli davranıyor, çünkü Tel Aviv daha önce Suriye'nin hava, kara ve deniz üslerini bombalamıştı ve Türkiye de bu durumdan rahatsız olmuştu. Mart ve Nisan aylarında Siyonistler, Türkiye'nin hava üssüne dönüştürmeyi planladığı söylenen Humus'taki T4 üssünü ve Türkiye’nin kontrolünü almayı planladığı söylenen Hama havalimanını hedef almıştı.
Süveyda’daki kanlı olayların ardından, Colani güçlerinin insan haklarını ihlal ettiği, cinayetler işlediği ve yağmalarda bulunduğu olayların gölgesinde, ABD Temsilciler Meclisi Mali Hizmetler Komitesi, Sezar Yasası’nın süresinin uzatılması veya değiştirilmesi ve bu yasaya azınlıkların korunmasına dair bir madde eklenmesi yönünde karar aldı.
ABD yaptırımları genişliyor, Suudiler yatırımda ısrarcı
Yeni Şam yönetimi, Suriye’ye ağır yaptırımlar uygulayan Sezar Yasası’nın kaldırılmasını umuyordu. Ancak hazırlanan yasa tasarısı, Suriye’ye uygulanacak yaptırımlardan muafiyeti 180 günden 2 tam yıla kadar ertelemeyi öngörüyordu.
Haberde ayrıca Suudi Arabistan’ın Colani yönetimiyle imzaladığı milyarlarca dolarlık finansal anlaşmalara değinilerek, Suudi Arabistan’ın Colani’den ne beklediğinin belirsiz olduğu ifade edildi. Colani’nin yönetme kapasitesi ve uzun vadeli varlığı sorgulanırken, Şam son günlerde önemli bir ekonomik gelişmeye sahne oldu: Suudi-Suriye Yatırım Forumu düzenlendi.
Suriye’nin yeniden inşası için önümüzdeki 20 yılda ihtiyaç duyulan yatırım miktarının 400 milyar dolar civarında olduğu tahmin ediliyor.
Çarşamba günü kamu ve özel sektörlerden 150’den fazla temsilciden oluşan bir heyet başında Şam’a giden Suudi Arabistan Yatırım Bakanı Halid el-Falih, yaptığı bir açıklamada, bu forumkapsamında yaklaşık 24 milyar Suudi riyali (5,6 milyar dolar) değerinde 47 anlaşma ve mutabakat zaptının imzalanacağını bildirdi.
Suudilerin bu yatırımplanı gündeme gelirken, ABD’nin Suriye Temsilcisi Tom Barrack, Suriye’nin Libya ve Afganistan gibi felaket senaryoları yaşama ihtimaline ilişkin bir soruya“Evet, hatta daha da kötüsü” diye yanıt verdi.
Bütün bu gelişmeler karşısında şu soru gündeme geliyor; Suriye nereye gidiyor? Türk yazar Yusuf Ziya Coşkun, Suriye’yi makalesinin bir bölümünde şöyle anlatıyor:
“Parçalanmış ve zayıf bir Suriye, uzun vadede Siyonist rejimin çıkarlarına daha uygundur. Tel Aviv,Suriye içindeki nüfuz alanlarını elinde tutmak için Dürzi ve Kürt azınlıkları kendine daha fazla yakınlaştırmaya çalışıyor.”
yorumunuz