Mehr Haber Ajansı: Filistin İslami Direniş Hareketi (Hamas) Siyasi Bürosu Başkanı, geçen yıl 31 Temmuz'da, gece yarısı başkent Tahran'daki odasında uyurken, Siyonist rejim tarafından suikasta uğradı. Seçilmiş Cumhurbaşkanı Mesut Pezekiyan'ın yemin törenine katılan Şehit Heniyye İran halkının ve devletinin değerli bir konuğuydu.
Şehit İsmail Haniyye, İslam ümmetinin temel davası olan Filistin davası uğruna yorulmak bilmeden savaşan bir figürdü. Bu şehit cani işgalci düşmana karşı mücadelesinde hayatının son anlarına kadar kararlılığını korudu.
Şehit Haniyye sıradan bir lider değildi. Filistinliler ve direniş savaşçıları tarafından sevilen, sıra dışı bir milli liderdi. Bu şehit Filistin halkının ve dünyanın özgür halklarının kolektif hafızasına kazınacak büyük bir ulusal miras bıraktı. O Filistin'in modern tarihinde birleştirici ve eşsiz bir ulusal sembol oluşturdu. Gelecek nesil Filistinliler için bir ilham kaynağı olmaya devam edecek ve Direniş Ekseni'nin büyük liderlerinin tarihinde adını ölümsüzleştirecektir.
Şehit Haniyye, İsrail'in Gazze'ye yönelik savaşının başlangıcında, Filistin hareketinin dünyadaki belirleyici diplomatik figürüydü.
Heniyye'nin geçtiğimiz Nisan ayında üç oğlu ve dört torunu İsrail hava saldırısında şehit düştü. Elbette, bu saldırılarda yaklaşık 60 akrabası da şehit oldu. Heniyye oğullarının şehadet haberini duyduğunda, en ufak bir tereddüt veya korkuya kapılmadı. "Oğullarımın kanı, Gazze şehitlerinin kanından daha değerli değildir. Hepsi benim evlatlarımdır." diye açıklamada bulundu.
Heniyye başka bir konuşmasında "Şehitlerin kanıyla ve yaralıların yaralarıyla, Allah'ın izniyle, umut yaratacağız, geleceği inşa edeceğiz ve halkımız, davamız ve milletimiz için bağımsızlığı ve özgürlüğü tesis edeceğiz. Halkımızın kanıyla harmanlanan bu kan, zafere ulaşma kararlılığımızı ve irademizi daha da güçlendirecektir." ifadesini kullandı.
Siyonist rejimin Şehit İsmail Haniyye'yi öldürmesindeki amacı, Filistin direnişine diz çöktürmek, direniş ruhunu zayıflatmak, Hamas ve İslami Cihat savaşçılarını teslim olmaya zorlamak ve Siyonist esirleri serbest bırakmaktı.
Bugün, büyük şehit İsmail Haniyye'nin şehadetinin birinci yıldönümü. Katil Siyonist rejim, esirleri aramaya ve onları cesur direnişçilerin demir pençesinden kurtarmaya çalışmaya devam ediyor. Ancak, kadınlar ve çocuklar da dahil olmak üzere Filistin halkına karşı işlediği tüm insanlık dışı ve soykırımcı suçlara ve ABD öncülüğündeki Batı cephesinden aldığı tüm desteğe rağmen, ne esirleri serbest bırakabildi ne de iddia ettiği gibi Hamas'ı ortadan kaldırabildi. Bu rejim Gazze'de hiçbir hedefine ulaşamadı.
Siyonist rejim, Sağ Cephe'nin liderlerinin kaybıyla zayıflamadığını ve büyük liderlerin şehit olmasıyla hiçbir şey kaybetmediğini aksine, şehitlerinin kanı, bu liderler tarafından dikilen fidanları sular, böylece büyür ve güçlü ve sağlam bir ağaç haline gelebildiğini unutmuş veya görmezden geliyor.
Merhum lider Haniyye, Tahran'daki suikastından önceki son sözlerinde, Kuran'dan hayat, ölüm, sonsuzluk ve kalıcılık hakkında bir ayet alıntılayarak şunları vurgulamıştı: "Hayat budur. Ölümü ve hayatı, kahkahayı ve ağlamayı yaratan O'dur. Allah'a hamd olsun, hayatı ve ölümü veren O'dur. Fakat bu millet, Allah'ın izniyle ebedi olacak ve yenilenecektir.
Şairin dediği gibi: "Bir lider yoksa, Allah'ın izniyle başka bir lider ortaya çıkacaktır."
Şehit Heniyte Aksa Tufanı muharebesi sırasında şunları vurgulamıştı "Ne kadar uzun sürerse sürsün, bu saldırının yenilgiye uğratılacağından ve topraklarımızdan silineceğinden eminiz, çünkü Hamas hareketi ve Kassam Tugayları burada kalıcıdır. Allah'ın zafer, özgürlük ve güç vaadine güveniyoruz."
Şehit Haniyye'nin şehadeti İran halkını derinden üzdü ve belki de diğer direniş milletlerinden daha fazla İran halkı ve ülke yetkilileri
üzerinde ağır bir yük oluşturdu, çünkü o bizim değerli misafirimizdi.
Allah yolunda ve kullarının kurtuluşu için şehadetten korkmadı ve hayatının uzun yıllarını mücadeleye adadı. Bu büyük şehit, şehadete hazırdı ve bu uğurda çocuklarını ve yakınlarını feda etti.
Şehadetinin birinci yıldönümünde, biz İranlılar, saygıyla nıyoruz.
Cani ve terörist Siyonist rejim tarafından evimizde öldürülen değerli misafirimizi asla unutmayacağız.
Milletin şehidi, konuşmalarında her zaman Filistin ilkelerini vurguladı, direniş projesini savundu, Filistin topraklarınıb bir karışını bile vermeyi reddetti ve Filistin ulusal birliğini güçlendirdi. Sözleri ve mirası, gelecek nesil Filistinliler için canlı ve ilham verici olmaya devam edecek ve yakında zaferin ilahi vaadini göreceğiz.
Yazar:Cevad Ferahani
yorumunuz