MHA- Birkaç saat içerisinde başarısız bir şekilde sonuçlanan darbe girişimi, AKP iktidarı döneminde yapılan ve bu partinin iktidarını sınayan ilk darbeydi.
Darbenin nedeni konusunda iki çelişkili görüş hakimdir. Kimilerine göre bu darbe, gerçek ve Erdoğan ve AKP aleyhine düzenlenen bir teşebbüs gibi gözükse de, kimileri ise MİT ve Erdoğan, bu girişimin planlayıcıları ve darbenin sahte olduğu kanaatindeler.
Darbe girişiminin gerçek olduğunu savunanlar, Erdoğan’ın geçen 14 yıldaki yanlış politikalarının ülke içinde rahatsızlık yarattığını, dış politika ve bölgesel ve global arenada halk ve ülkeye çok zarar verdiğini ve Erdoğan karşıtı askerler için yeni bir darbe için fırsat sunduğunu ifade ediyor. Ancak bu darbe halk ve muhalefet tarafından desteklenmeyerek başarısızlıkla sonuçlandı. Girişimin sonuçsuz kalmasının diğer bir nedeni de sadece Ankara ve İstanbul’da sınırlı kalması ve yüksek rütbeli askerlerin darbecilerden yana bir tavır sergilememesiydi.
Türk halkının çoğunluğunun AKP ile aynı çizgide olması da Amerika’yı bu partiyi desteklemeye sürüklemiştir. Mevcut duruma baktığımız zaman, diğer herhangi bir parti Amerika ve Batı’nın çıkarlarını AKP kadar gözetmiyor. Amerika’nın darbecileri desteklememesi darbenin başarısız olmasında çok etkiliydi.
Darbe girişiminin gerçek olduğunu ileri sürenler, bilançonun ağır olduğu ve Türk ekonomi ve politikasına derin etkiler bıraktığından dolayı, darbe girişiminin yalan olmadığı görüşüne sahip. Ancak kimilerine göre söz konusu darbe girişimi, Erdoğan ve MİT’in ortak planı olarak yurt içinde ve dışında kendine ahs amaçlar gütmektedir.
Darbecilerin uyumsuzluğu, darbenin düzensiz ve Türkiye’nin sadece iki şehrine sınırlı kalması, Türk devlet adamlarının hiçbir darbeci tarafından tutuklanmaması, darbenin yapıldığı ilk saatlerde akamete uğraması, Erdoğan’ın daha güçlü bir şekilde iktidara dönüşü ve yüksek rütbeli askerlerin darbecileri desteklememesi, darbe girişiminin sahte olduğu görüşünü güçlendirmektedir. Onlara göre girişimin nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz:
- Erdoğan bir adım daha başkanlık sistemine yaklaştırdı;
- Erdoğan’ın yanlış politikaları yüzünden Kürtlerle devlet arasında yürütülen barış görüşmelerinin yeniden başlatılabilir;
HDP Eşbaşkanı Demirtaş’ın darbecilere karşı çıkarak yandaşlarını sokağa dökülmeye çağırması ve Başbakan Binali Yıldırım’ın darbeye karşı çıktıkları için muhalefet partilerine teşekkür etmesi de barış görüşmelerinin yeniden başlatılma sinyalini veriyor.
- Türk askerinin Irak’ın kuzeyinde konuşlanması yüzünden Bağdat-Ankara ilişkileri gerilmiştir. Yeni Başbakan’ın komşularla yeniden sıfır sorun politikasını uygulamaya çalışması ve darbenin ilk saatlerinde Türk askerinin Irak’ın kuzeyinden ayrılmasına yönelik verilen talimata baktığımızda, darbe girişiminin askerlerin onurlu bir şekilde Irak’tan çıkması için bir bahane olduğunu ve Ankara’nın Bağdat ve Şam ile yakınlaşmasını sağlar;
- Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyine müdahale etmesi ve Suriyeli muhalifleri desteklemesi, Ankara’nın Şam, Moskova ve Tahran ilişkilerinde ciddi gerilimlere neden olmuştu. Son günlerde Türkiye ile Rusya ilişkilerinin yeniden sıcaklaşmasının ardından Şam ile de aynı şekilde ilişkilerin düzeltileceği sinyali veriliyordu. Ankara darbe girişimini kullanarak Suriye politikalarını değiştirmeye ve terör örgütlerine desteğini azaltmaya yönelik adımlar atabilir. Bu bağlamda Ankara, Şam ve Tahran’a yakınlaşabilir.
- Darbe girişimini ayrıca Türkiye’nin de yakından ilgilendiği Suriye krizinin Amerika ve Rusya tarafından son vermeye çalıştığı günlerde yapılması dikkat çekiciydi.
- Türk askerinin Irak ve Suriye’de bulunması, Suriye Kürtlerini destekleyen Amerika ile Türkiye’nin arasının açılmasına neden olmaktadır. İsrail ile ilişkilerin yeninden başlatılması ise Erdoğan’ın ülkenin İslamcı kesimi nezdindeki imajını zedelemiştir.
- Türkiye’de yaşanan son gelişmelerin Ankara’nın Washington ve Tel Aviv’le ilişkilerinin sıcaklaşmasına vesile olabilir.
- Darbe girişimi ayrıca Erdoğan muhaliflerinin Türk Ordusu’ndan tasfiye sürecini hızlandırabilir.
Sonuç olarak gerçek ne olursa olsun, Türkiye’nin son yıllarda yaşadığı iç ve dış sorunların asıl sebebinin AKP yöneticilerinin yanlış politikalarından kaynaklandığını söyleyebiliriz. Yapılan yanlış politikalar sonucu Erdoğan daha da güçlü görünse de, Türkiye adım adım uluslararası arenada zayıf bir konuma düşmüştür.
Peyman Yezdani
Y.B
yorumunuz