Bugün, Hicrî takvime göre Rebiülevvel ayının sekizinci günü, Şiîlerin on birinci imamı Hazret-i İmam Hasan Askerî’nin (a.s) şehadet yıldönümü ve on ikinci imam, Hazret-i Mehdi’nin (a.c) imamete başlamasının yıl dönümüdür.
İmam Hasan Askerî (a.s) Hicrî 232 yılında Medine’de doğmuş, 28 yıllık mübarek ömründen sonra Hicrî 260 yılında Samarra’da şehadet mertebesine ulaşmıştır. İmam’ın hayatı Abbasi yönetiminin baskısı ve siyasi kısıtlamaları altında geçmiş, çoğu zaman sıkı gözetim altında tutulmuştur. Buna rağmen İmam Hasan Askerî (a.s), İslamî öğretileri açıklamak, talebeler yetiştirmek ve Şiî toplumunu gaybet dönemine hazırlamak gibi eşsiz bir rol üstlenmiştir.
İmam Hasan Askerî’nin (a.s) şehadetinin ardından imamet, değerli evladı Hazret-i Mehdi’ye (a.c) intikal etmiştir. Şiî inancına göre Hz. Mehdi, Allah’ın yeryüzündeki son hüccetidir ve şu anda gaybet halindedir.
Hazret-i Mehdi’nin (a.c) imamete başlaması, Şiî tarihinde bir dönüm noktası olarak kabul edilir; çünkü bu olayla birlikte önce gaybet-i suğra (küçük gaybet) ve ardından gaybet-i kübra (büyük gaybet) dönemi başlamıştır.
Bu münasebetle İslam dünyasının çeşitli şehirlerinde matem merasimleri düzenlenmektedir. Âlimler ve hatipler bu programlarda, İmam Hasan Askerî’nin (a.s) faziletlerini ve mazlumiyetini anmakta, aynı zamanda Hz. Mehdi’ye (a.c) iman etmenin önemini ve gaybet döneminde müminlerin görevlerini hatırlatmaktadırlar.
Bu özel gün, yalnızca Ehlibeyt’in (a.s) mazlumiyetini hatırlatmakla kalmamakta; aynı zamanda insanlığa, Hazret-i Mehdi’nin (a.c) zuhuruyla gerçekleşecek olan evrensel adalet ve barış umudunu da taşımaktadır.
yorumunuz