3 Mar 2025 19:00

Gazeteci Mehmet Ali Güller: PKK PYD'leşerek devletleşiyor

Gazeteci Mehmet Ali Güller: PKK PYD'leşerek devletleşiyor

Mehr Haber Ajansı'na konuşan gazeteci-yazar Mehmet Ali Güller, PKK'nin feshinin aslında PYD'leşerek devletleşmesine kapı araladığını ve bu sürecin bölgede yeni bir dönemi başlatacağını anlatıyor.

Son dönemde Abdullah Öcalan’ın PKK’yi feshetme çağrısı, hem Türkiye’de hem de uluslararası arenada geniş yankı uyandırdı. Bu çağrı, birbirine zıt siyasi aktörlerin bile ortak bir memnuniyetle karşıladığı ender bir durum olarak dikkat çekiyor. İçeride Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan muhalefet liderlerine, dışarıda ABD’den Avrupa ülkelerine kadar pek çok kesim, bu çağrının bölgeye barış getireceğini savunuyor. Peki, bu kadar farklı çıkar gruplarını bir araya getiren bu çağrının arka planında neler yatıyor? PKK’nin feshi, gerçekte kime hizmet ediyor?

Gazeteci-yazar Mehmet Ali Güller, Kürt sorununu bölgesel ve uluslararası boyutlarıyla ele alan çalışmalarıyla tanınıyor. Yazdığı kitaplarıyla konuya dair derin bir perspektif sunan Güller, Öcalan’ın çağrısını ve bu çağrının bölgede yaratacağı etkileri Mehr Haber Ajansı için değerlendirdi.

Abdullah Öcalan’ın PKK’yi feshetme çağrısı, hem Türkiye’deki siyasi aktörler hem de uluslararası toplum tarafından olumlu karşılandı. Bu kadar farklı ve hatta birbirine karşıt kesimlerin memnuniyetinin arkasında yatan temel nedenler nelerdir? Bu çağrı, bölgedeki dengeleri nasıl etkileyecek?

Abdullah Öcalan’ın PKK’yi feshetme çağrısı, hem Türkiye’deki siyasi aktörler hem de uluslararası toplum tarafından olumlu karşılandı. Bu kadar farklı ve hatta birbirine karşıt kesimlerin memnuniyetinin arkasında yatan temel nedenler nelerdir? Bu çağrı, bölgedeki dengeleri nasıl etkileyecek?

Öcalan’ın çağrısından pek çok aktör memnun: İçeride Erdoğan memnun, Bahçeli memnun, Özel memnun, Babacan memnun, Davutoğlu memnun, hatta sürece karşı olan Perinçek bile memnun. Kürt aktörler memnun; Mesut Barzani memnun, PYD Eşbaşkanı Salih Müslim memnun, YPG Komutanı Mazlum Abdi memnun. Dış faktörler memnun; Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Brian Hughes “Sorunlu bölgeye barış getirecek” dedi, Washington memnun; Almanya Dışişleri Bakanlığı “tarihi fırsat” dedi, Berlin memnun; İngiltere Dışişleri Bakanlığı destek açıkladı, Londra memnun.

Terör örgütünün elindeki silahı bırakmasından ve kendisini lağv etmesinden birbirine karşıt kuvvetlerin memnun olması ender bir durum. Bu da gazeteci olarak bize, arka planını sorgulamayı yüklüyor.

Öcalan’ın PKK’nin feshedilmesi çağrısında, "reel sosyalizmin 90’larda çökmesi" argümanını gerekçe olarak sunması dikkat çekiyor. Bu durum nasıl yorumlanabilir?

Kürt kökenli bir Türk gazeteci olarak "Kürt sorunu" hep ilgi alanım oldu. Özellikle konuyu bölgesel ve uluslararası boyutlarıyla analiz ederek kitaplar (Büyük Kürdistan, Hükümet-PKK Görüşmeleri, Amerikan Koridoru) yazdım. O nedenle konuya güncelden ve taktik düzlemden çok, geniş tarih aralığından ve stratejik düzlemden bakmaya çalışacağım.

Önce şu saptamayla başlayalım. Öcalan’ın çağrısında PKK’nin ömrünü tamamlamasına gerekçe yaptığı “reelsosyalizmin 90’larda çökmesi” konusu kritik bir perdelemedir. Zira PKK gerçekte hiçbir zaman sosyalist olmadı, dahası 1980 öncesinde Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunda “sosyalist örgütleri temizleme” amacı izlediği için hem Gladyo’nun işine geldi hem de sistem tarafından görmezlikten gelindi.

Bu, birincisi dış faktör olarak PKK’nin daha sonra ABD’yle kuracağı işbirliğinin zeminini anlamak açısından, ikincisi de iç faktör olarak Öcalan’ın siyasette kullanılması bakımından önemlidir.

Öcalan'ın AK Parti tarafından bir kart olarak kullanıldığı da Türk medyasında yer alan yorumlar arasındadır. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

AKP hükümetinin rejimi ve sistemi erozyona uğratıp devletleşmesiyle bu süreçlerde Öcalan’ı kullanması arasında önemli bir ilişki vardır. Birkaç örnekle anımsatalım:

- Öcalan Ergenekon operasyonlarında kullanıldı. TSK ve ulusalcılara karşı Kürt hareketinin siyasi desteği alındı.

- Öcalan, Gezi’de "darbe gördüğü" için Taksim’e çıkmayan Kürt siyasi partisine ayar vermekte kullanıldı. Öcalan’ın "Taksim’i ulusalcılara bırakmayın" mesajıyla Gezi’nin ruhu hedef alındı, Taksim’deki PKK flamalarıyla geniş kitlenin Gezi’ye soğuması sağlandı.

- Öcalan seçimlerde kullanıldı. Örneğin iktidar, İmamoğlu’nun İstanbul seçimini kazanmaması için Öcalan’ı devreye soktu, Kürtlerin oyunu İmamoğlu’na vermemesi istendi.

- Kürt siyasi hareketi içindeki AKP’yi etkileyen çelişmelerde Öcalan kullanıldı. Erdoğan’ın "Edirne’deki (Demirtaş) İmralı’ya hesap verecek" sözü o ilişkinin tipik göstergesidir.

Öcalan’ın PKK’yi feshetme çağrısı, birçok aktör için adeta bir "sihirli anahtar" işlevi görüyor. Siyasi partiler ve farklı kesimler, bu çağrıyı kendi çıkarları doğrultusunda nasıl değerlendiriyor? Öcalan’ın bu çağrısı, bölgedeki hangi kapıları açabilir ve bu süreç, Türkiye’nin iç ve dış politikasında nasıl bir dönüşüme yol açabilir?

Daha belirleyici olan ise stratejik düzlemde yaşananlardır. ABD, PKK üzerinden önce Irak Kürdistanı’nı kurdu, şimdi de Suriye Kürdistanı’nı kurmaya çalışıyor. Nasıl mı?

ABD Irak’taki büyük oyunuyla, Türk devletinin PKK’yle mücadele karşılığında Barzanistan’ı tanımasını sağlamış oldu! ABD benzer yöntemle Türk devletini PYD özerkliğini kabul etmeye zorluyor; PKK’nin silah bırakması, kendini lağv etmesi ve Suriye’deki yapının tanınması... (Nitekim YPG komutanı Mazlum Abdi "Öcalan’ın çağrısı bize değil, PKK’ye" diyor)

Öyle ki PKK’nin feshi "sihirli bir açacak" niteliği kazanmış durumda. Çünkü PKK çok boyutlu ilişkilerde tıkaç niteliği taşıyor; AKP-ABD ilişkilerinin önünde bir tıkaç, Türkiye’nin PYD özerkliğini kabul etmesinin önünde bir tıkaç, hatta Kürt siyasi hareketinin daha geniş zemin kazanmasının önünde bir tıkaç olarak duruyor. İşte Öcalan bu tıkacı çekerek ABD’yi, AKP’yi, PYD’yi, DEM’i, Barzani’yi rahatlatmış oluyor. Artık her aktör "PKK’nin feshi" anahtarıyla kendi yeni kapısını açabilir!

Erdoğan’ın yeni kapısı da Kürtlerin desteğiyle "sınırsız başkanlık" sağlayan yeni anayasanın kabulü ve seçim desteği.

Asıl mesele ise şudur: PKK zaten PYD’ye dönüştü, konu PKK’nin feshi değil, PYD’leşerek devletleşmesidir.

News ID 1924942

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
  • captcha