16 Tem 2022 12:06

Çinli diplomat:

ABD yaptırımlarına rağmen İran ile işbirliğine devam ediyoruz

ABD yaptırımlarına rağmen İran ile işbirliğine devam ediyoruz

Çin'in Tahran Büyükelçisi Chang Hua, ülkesinin ABD'nin tek taraflı ve yasa dışı yaptırımlarına her zaman şiddetle karşı çıktığını ve yaptırımlara rağmen İran ile normal bir şekilde işbirliğine devam ettiğini söyledi.

Çin'in Tahran Büyükelçisi Chang Hua,  Mehr Haber Ajansı'na verdiği özel bir demeçte Çin'in ev sahipliğinde düzenlenen  BRICS Liderler Zirvesi, ABD'nin bölgedeki tutumu ve nükleer görüşmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu.

*İran Cumhurbaşkanı Seyyid İbrahim Reisi, son zamanlarda, Çin Halk Cumhuriyeti Başkanı Bay Şi Jinping'in daveti üzerine, küresel kalkınma ve ortak kalkınma odaklı görüşmelere katılarak, ortak işbirliği konusunda görüş alışverişinde bulundu. Bu görüşmeler sırasında İran, BRICS grubuna üye olmak arzusunu ilan etti. Siz  Çin ile İran arasındaki ilişkilerin geleceğine ilişkin ne düşünüyorsunz?

Çin, BRICS'in 2022 yılında düzenlediği zirveye ev sahipliği yapmış ve koronavirüsün ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerini aşmıştır. Ayrıca birçok uluslararası etkinliği başarıyla organize etmiştir. 23 ve 24 Haziran tarihlerinde Çin,  BRICS 14. Liderler Zirvesi'ni başarıyla gerçekleştirdi.

BRICS zirvesinde beş üye ülkenin liderlerinin yanı sıra İran ve gelişmekte olan  bazı ülkelerin liderleri de hazır bulundu. Bu görüşmeler sırasında, farklı ülke başkanları, dünyanın ekonomik durumunun iyileştirilmesinin hızlandırılması, pragmatik işbirliğinin derinleştirilmesi, küresel kalkınma ile ilgili girişimlerin operasyonel hale getirilmesi, küresel kalkınma alanında işbirliği ilişkilerinde yeni bir çağın başlatılması konularında görüş alışverişinde bulundular.

İran, Ortadoğu'da gelişmekte olan önemli ülkelerden biridir. Son yıllarda Çin ile İran arasında kapsamlı stratejik ortaklık ilişkileri geliştirilmiştir ve çeşitli alanlarda ikili işbirliği büyümektedir.Bu yılki BRICS zirvesine ev sahipliği yapan Çin, BRICS üyelerinin genişleme sürecini olumlu bir şekilde destekliyor ve mevcut işbirliğini 'BRICS Plus' çerçevesinde genişletmeyi hedefliyor.

*2022 yılının başında İran ve Çin iki ülke arasındaki kapsamlı işbirliği programının uygulandığını duyurdular. Şu anda, bu program ne kadar ilerleme kaydetmiştir?

2016 yılında Çin Halk Cumhuriyeti Başkanı Şi Jinping İran'ı ziyaret etti. İki ülke o zaman  ilişkilerinin kapsamlı stratejik ortaklık düzeyine yükseltildiğini duyurdu. Çin ve İran stratejik güvenin temellerini güçlü bir şekilde pekiştiriyor ve uluslararası sistemde adaleti kararlılıkla koruyor.
 
Öte yandan, iki ülkenin ekonomik faktörleri oldukça tamamlayıcıdır ve her iki tarafın pragmatik işbirliğinin verimli sonuçları olmuştur. Uzun yıllar boyunca Çin, İran'ın her zaman ilk ticaret ortağı olmuştur ve iki ülkenin 'Bir Kuşak Bir Yol' işbirliği alanındaki mutabakat zaptı,   işbirliğinin sürekli ilerlemesine yol açmıştır.

Geçen yılın Mart ayında Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi'nin İran ziyareti sırasında iki taraf arasında kapsamlı bir işbirliği programı imzalandı. Ayrıca İran Dışişleri Bakanı da bu yılın başlarında iki kez Çin'i ziyaret etti, bu sırada iki taraf, kapsamlı işbirliği programının uygulama sürecinin başladığını duyururken, enerji, altyapı, üretim kapasitesi, teknoloji, tıp ve sağlık alanlarında işbirliğinin güçlendirilmesine vurgu yaptı. 

Hem Çin hem de İran, köklü medeniyetlere sahip ülkelerdir. Şüphesiz iki ülke arasındaki ilişkilerin derinleştirilmesi, iki tarafın geleneksel dostluğu için uygundur ve iki ülkenin ulusal çıkarlarını sağlayacak ayrıca bölgede ve dünyada barış ve istikrarın korunması yönünde bir hamle olacaktır.

*Halihazırda dünya benzeri görülmemiş gelişmelerde karşı karşıya. Böyle bir durumda Çin Devlet Başkanı’nın küresel güvenlik için bir plan sunduğuna tanık olduk. Diğer yandan karşı cephede askeri varlığını genişletme çalışan ABD farklı bölgelerde gerilim yaratıyor. Amerikan ordusunun Fars Körfezi ve Güney Çin Denizi'ndeki varlığını ve faaliyetlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Boao Asya Forumu 2022 Yıllık Toplantısı'nın açılışına katılan Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, küresel güvenlik inisiyatifinin detaylarını açıkladı. Şi, insanlığın bir kader ortaklığı olduğunu, bütün ülkelerin barış, kalkınma, işbirliği ve ortak kazanç trendine uygun olarak, el ele verip tehditleri göğüslemesi ve işbirliği içinde geleceği yaratması gerektiğini ifade etti.

Bu sözler onun barış ve küresel kalkınma konusundaki endişelerini ve büyük bir ülkenin liderlik tarzını ortaya sergiliyor.

Amerika yıllar boyunca denizlerde seyirüsefer özgürlüğü ve hava sahasından geçiş gerekçesiyle Fars Körfezi ve Güney Çin Denizi'ne uçak gemilerini, stratejik bombardıman uçaklarını, nükleer denizaltılarını ve diğer gelişmiş askeri teçhizatını gönderdi. Bu adım bölge ülkelerinin güvenliğini ciddi şekilde tehlikeye atmış ve bölgedeki gergin duruma da katkıda bulunmuştur. Burada önemli konu şu ki, Amerikanlar başkalarının güvenliğini dikkate aldığı zaman kendi güvenliğini sağlayabilir. Ancak kendi güvenliğini başkalarının güvenliğinden daha yüksek tutmak sadece çatışmalara ve gerginliğe yol açar ve uluslararası toplumda bölünmelere neden olur.

Çin her zaman dünya barışı alanında yapıcı rolü olan ülkelerden biri olmuştur.  Dolayısıyla dünya barışının geliştirilmesindeki rolünü kararlılıkla sürdürecektir.

*İran nükleer anlaşmasının geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz?

İran'ın nükleer meselesi için tek doğru çözüm diplomatik müzakerelerdir. 2015’te yapılan anlaşmanın korunması, uluslararası toplumun ortak çıkarlarıyla uyumlu bir önlemdir. Çin, İran nükleer sorununun çözümüne yönelik siyasi süreçleri her zaman desteklemiştir ve müzakerelerde yapıcı bir rol oynamaya devam ederken, müzakereleri mümkün olan en kısa sürede rayına oturtmak için her türlü çabayı gösterecektir.

Çin, ABD'nin uyguladığı tek taraflı, yasadışı ve mantığa uymayan yaptırımlara her zaman şiddetle karşı çıkmıştır.

Amerika tarafından yaptırım yönteminden vazgeçip müzakere sürecinde ve nükleer anlaşmanın korunmasında olumlu rol oynamasını istiyoruz.

Şunu belirtmek isterim ki, Çin başta olmak üzere uluslararası toplum uluslararası hukuk çerçevesinde İran ile normal işbirliğini sürdürecektir. Bu tutum, üçüncü kişilere zarar vermeyen, desteklenmesi ve saygı duyulması gereken mantıklı ve yasal bir yaklaşımdır.

News ID 1903505

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
  • captcha