İran İslami Şura Meclisi Başkanı Muhammed Bakır Galibaf, Tahran'ın ev sahipliğinde düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği'nin (İSİPAB) Filistin konulu toplantısına katıldı.
Galibaf, ''Filistin İçin Parlamentoların İşbirliği" temasıyla düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Siyonist İsrail'in Gazze saldırıısna tepki göstererek, ''Siyonistlerin Gazze’de işlediği cinayetler insanlık için büyük bir utançtır. Vicdan sahibi insanlar İsrail rejiminin savaş makinesinin Gazze'de işlediği geniş çaplı cinayetlerine, bunun bölgesel ve küresel barış ve güvenliği üzerindeki korkunç etkilerine karşı kayıtsız kalamaz.'' dedi.
Galibaf, ''70 yılı aşkın süredir sömürge politikalarının uygulanmasının kesin bir kurbanı olarak anavatanının işgaline tanık olan Filistin halkı, en temel haklarından ve özellikle kendi kaderini tayin hakkından mahrum bırakılmıştır.'' ifadesini kullandı.
Müslümanların Siyonistlerin cinayetlerine kararlı bir şekilde karşılık vermek için fikirbirliği içinde olması gerektiğini vurgulayan Galibaf, bazı Arap ülkelerinin Tel Aviv ile imzaladığı Abraham anlaşmasının bu Müslüman ülkeler için de zararlı olduğunu söyledi.
Galibaf, İslam'ın ve İslam ümmetinin asli düşmanı Siyonist İsrail'in, İslam dünyasının haritasını değiştirmek için normalleşme sürecini izlediğini belirtti.
İran Meclis Başkanı ayrıca, Filistin'deki saldırı ve işgal sorununun çözümünde başarısız kalan Birleşmiş Milletler'in performansını ''günümüz dünaynın acı bir gerçeği’’ olarak değerlendirdi.
Siyonistlerin Batı ülkelerinin desteği ve yeşil ışığıyla Gazze'de cinayet ve soykırım yaptığını aktaran Muhammed Bakır Galibaf, Filistin milletinin kendi kaderini belirleme ve işgale karşı kendini savunma hakkı olduğunu ifade etti.
Galibaf, ''Sahte İsrail rejiminin insanlık dışı politikalarına kararlılıkla karşı çıkmaya devam etmeliyiz ve aynı zamanda mağdur rolü oynayan işgalci rejimin kara propaganlalarının kararlılığımızı etkilemesine izin vermemeliyiz.'' diye konuştu.
Filistin direnişinin yürüttüğü "Aksa Tufanı" operasyonuna ilişkin Galibaf, bunun Siyonistlerin işgal politikası ve zulümüne karşı meşru müdafaa olarak ortaya çıktığını dile getirdi.
yorumunuz