MHA- Hürriyet’in haberine göre, İstanbul Sultanahmet’te 10 kişinin yaşamını yitirdiği saldırının ardından çok yönlü soruşturma başlatılırken, canlı bombanın kimliğine kısa sürede ulaşılmasının sırrı da ortaya çıktı.
İncelemede canlı bomba Nabil Fadlı’nın sınırdaki kaçakçılar vasıtasıyla Suriye’den yasadışı yollarla Türkiye’ye giriş yaptığı, Kilis ve Gaziantep’in ardından İstanbul’a geçtiği belirlendi. Fadlı’nın 5 Ocak’ta yanındaki 4 kişiyle birlikte İstanbul Zeytinburnu’ndaki Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’ne bağlı birime giderek kayıt için başvurduğu öğrenildi.
Göç İdaresi’nde mülakata alınan Fadlı’nın, Suriye’deki iç savaş sonrası başta IŞİD olmak üzere terör örgütlerinin saldırılarına maruz kaldıklarını, ailesinden birçok kişinin öldüğünü, bu saldırı ortamından kaçarak Türkiye’ye geldiğini, Avrupa’ya mülteci olarak geçmek istediğini söylediği öğrenildi. Fadlı’nın kişisel bilgileri ve verdiği beyanlar kayıtlara geçilirken, biyometrik kimlik için de fotoğrafları çekilip, parmak izi alındı. Bu işlemlerinin ardından anlattıkları doğrultusunda Fadlı’ya biyometrik kimlik verildi.
Fadlı’nın asıl hedefinin Avrupa’ya geçerek eylemini burada yapmak olduğu, ancak bu fırsatı bulamayınca Türkiye’deki yabancıları hedef aldığı ihtimali üzerinde duruluyor.
Canlı bomba Nabil Fadlı’nın Türk istihbaratı tarafından takip edilen ve ismi bilinen canlı bomba eylemcisi listesinde bulunmadığı tespit edilirken, örgüt bağlantısı noktasında da bir bilgiye ulaşılamadı.
Fadlı'nın birlikte göç idaresine başvurduğu dört kişiyi arama çalışmaları sürerken, Emniyet'in 28 Aralık'ta birimlerini Suriye'den beşer kişilik gruplar halinde gelen 49 IŞİD'li nedeniyle uyardığı ortaya çıktı.
Y.B
yorumunuz