İslam Cumhuriyeti'nin kurucusu İmam Humeyni'nin (ra) 29. vefat yıldönümü töreni; İranlı üst düzey yetkililer, yabancı konuklar ve halkın farklı kesimlerinin katılımıyla başladı.
İran İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, İmam Humeyni'nin (ra) 29. vefat yıldönümü münasebetiyle halka hitap etti.
İslam İnkılabı Rehberi'nin konuşmasının satır başları şöyle:
- Otuz yıldır büyük onura sahip İmam Humeyni’den bahsediyoruz. İmam Humeyni en yüksek zirvelerde olan bir isim, bundan sonra da milletimiz İmam Humeyni’den hep böyle bahsedecek. Zira İmam (Humeyni) İslam İnkılabı'nın simgesi. Bu ülke İslam İnkılabı’nın güçlü motoru olmaksızın büyük hedeflerine ulaşmayacaktır.
- İmam Humeyni’nin (ra) 29. vefat yıldönümü, Hz. İmam Ali’nin (a.s) şehadet yıldönümüne denk gelmesi iki büyük şahsiyet arasındaki bazı benzerlikleri hatırlatıyor. Bu benzerlikler İran milleti ve İslam ümmetinin gurur kaynağıdır.
- Bu benzerlikten biri zalimler ve kötülüklere karşı “güçlü duruş” sergilemektir. İmam Humeyni, Şah rejiminin karşısında sert bir kaya gibi durdu. ABD’nin karşısında da dağ gibi. Devrik Saddam rejiminin dayattığı 8 yıllık savaşta, iç provokasyonlar ve tehditlerin karşısında bile dimdik durdu.
- İmam Humeyni’nin dileklerinin birçoğu vefatından sonra gerçekleşti. Yurt dışına bağlılığın kesilmesi, ülkenin bilimsel, teknolojik ve siyasi alanlarda ilerlemesiyle birlikte Batı Asya ve Kuzey Afrika'da İran İslam Cumhuriyeti’nın etkin varlığının artması İmam Humeni’nin vefatının ardından gerçeleşti. Elde edilen bu kazanımlar İmam'ın belirlediği yoldur.
- Düşmanların planını tam olarak biliyoruz, bunu halkımıza açıklayacağız. Tabi ki aziz halkımız kendileri de bunları bilir ve fark eder. Düşmanların bugünkü planı şöyle: Ekonomik ve psikolojik baskının yanında pratik bir baskı uygulama.
- Füze gücümüz büyük önem taşıdığı için düşmanlar bu konuya odaklanıyor. Yurt içindeki bazıları da maalesef, düşmanların sesi oluyor ve bunun (füze) hiçbir yararı olmadığını öne sürüyorlar.
- Bazıları kusurlu bir nükleer anlaşmayı İran'a dayatmak istiyor. Aslında yabancı devletler de bunu arıyor, bazıları da içeride bunun reklamını yapıyor ve eğer sağlanmazsa savaşın çıkacağını öne sürüyorlar. Düşmanın isteği de bu zaten.
- Avrupa devletlerinin tutumundan şunu çıkarabiliriz ki, bunlar İran milletinin yaptırımlarıla uğraşmasını ve ülkenin nükleer faaliyetlerinden vazgeçmesini istiyorlar. Ayını zamanda kısıtlamaların sürdürülmesinden yana.
- Bu devletlere sesleniyorum: Boş hayalleriniz gerçekleşmeyecek. İran halkı ve hükümeti yaptırmları nükleer kısıtlamalarla birlikte kabul etmeyecektir.
- İran Atom Enerjisi Kurumu şimdilik nükleer anlaşma kapsamında uranyum zenginleştirmeyi acilen 190 bin SWU'ya çıkarmalı.
yorumunuz