Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Ofisi'nde "Tarih, Siyaset ve Ülkelerarası İlişkiler Bakımından Uluslararası Deniz Hukuku ve Doğu Akdeniz Sempozyumu"nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle;
"Ermenistan'ı bir kez daha kınıyorum"
Dün Azerbaycan topraklarına saldıran Ermenistan'ı bir kez daha kınıyorum. Türkiye tüm imkanları ve tüm kalbi ile dost ve kardeş Azerbaycan'ın yanında olmayı sürdürecektir. Bölgede başlayan krize artık bir son vermenin vakti gelmiştir. Ermenistan işgal ettiği yerlerden çekilmeli.
"Azerbaycan kendi göbeğini kendi kesecek"
Minsk üçlüsü bugüne kadar 30 yıldır bu sorunu çözmemiştir. İşgale uğrayan topraklar kimin toprakları? Azerbaycan toprakları bunu hepiniz kabul ediyorsunuz. Burada 1 milyondan fazla insan topraklarından uzak Azerbaycan'da yaşıyor. İşgalciler ise orada. Artık hesap vakti geldi diyen Azerbaycan kendi göbeğini kendi kesmek zorunda kalmıştır.
Ermenistan'ın işgal ettiği Azerbaycan topraklarını derhal terk etmesiyle bölge yeniden barışa ve huzura kavuşacaktır. Bölgede Dağlık Karabağ'ın işgaliyle başlayan krize artık bir son verilmelidir.
Yaşanan gelişmeler, bölgede nüfuz sahibi tüm ülkelere gerçekçi ve adil çözüm yöntemlerini devreye sokmaları konusunda bir fırsat tanımıştır.
Akdeniz meselesi
Akdeniz'de yapılan her hamle atılan her adım ülkemizin güvenliğine doğrudan etki ediyor. Her şeyden önce Türkiye bir Akdeniz ülkesidir. Biz burada misafir değiliz ev sahibiyiz. Küresel siyasetin son birkaç aydır Akdeniz eksenli gelişmelerle şekillendiğini söylemek yanlış bir tespit olmayacaktır. Osmanlı barışının yerini günümüzde petrol, doğal gaz ve menfaat için insanlığın rafa kaldırıldığı vahşi bir düzen aldı. Bir damla petrolü, bir gram altını oluk oluk akan insan kanından çok daha değerli gören sömürgeci zihniyet, Akdeniz'i bir barış ve medeniyet denizinden, kan ve gözyaşı deryasına dönüştürdü.
Avrupa Yunanistan ve Güney Kıbrıs'ın şımarıklıklarına boyun eğmiştir.
Türkiye Akdeniz'de gerilimden değil, barıştan, iş birliğinden, hakkaniyet ve adaletten yanadır. Akdeniz'de Osmanlı medeniyetinin ve barışının mirasçısı bir millet olarak bu coğrafyada huzur ikliminin yeniden tesis edilmesini istiyoruz.
Akdeniz'deki sorunları birbirimizi dışlayarak değil bölgedeki tüm aktörleri aynı masa etrafında buluşturarak çözebiliriz. Türkiye ve KKTC'nin içinde adil şekilde yer almadığı hiçbir denklemden Akdeniz barışı çıkmaz.
Kaynak: TRT Haber
yorumunuz