Ankara'daki Stratejik Düşünce Enstitüsünde (SDE) "Azerbaycan-Ermenistan Çatışmasında İran'ın Tutumu ve Kafkasya Politikaları" başlıklı panel düzenlendi.
SDE Başkan Yardımcısı Alper Tan'ın oturum başkanlığındaki panele, İran'ın Ankara Büyükelçisi Muhammed Farazmand, Türkiye İran Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve Van Milletvekili Osman Nuri Gülaçar, Stratejik Düşünce ve Araştırma Vakfı (SDAV) Başkanı Sinan Tavukcu ve SDE Başkan Vekili Tümgeneral Doç. Dr. Güray Alpar katıldı.
Büyükelçi Farazmand, panelde yaptığı konuşmada, Azerbaycan-Ermenistan çatışmasında İran'ın nasıl bir tavır içerisinde olduğunu aktarma imkanı verildiği için teşekkürlerini iletti.
Türk kamuoyunun, İran'ın Karabağ krizine ilişkin tutumuna gösterdiği hassasiyetten memnun olduklarını belirten Farazmand, bu durumun Türk kamuoyunda İran'ın ne kadar öneme sahip olduğunun bir göstergesi olduğunu kaydetti.
Farazmand, Karabağ krizinin yeniden ortaya çıkmasıyla Türk kamuoyunda duygusal bir ortam oluştuğunu ve bu sebeple bu süreçte, iki ülke ilişkilerinin mevcut duygusal ortamdan zarar görmesinden endişe ettiği için basın kuruluşlarından gelen talepleri reddettiğini aktardı.
Karabağ'ın en önemli toprak krizlerinden birisi olduğuna değinen Farazmand, Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sinin işgal altında olduğunu ifade etti.
Birleşmiş Milletler'in (BM) Karabağ'ın işgaline ilişkin kararlar aldığına ve Karabağ’ın Azerbaycan toprağı olduğunun tescil edildiğine dikkati çeken Farazmand, şunları söyledi:
"Bölge ülkeleri, ABD ve AB'nin emellerine karşı iş birliği içinde olup direnç gösterirlerse başarılı olurlar. Minsk grubunun bu konuya bir çözüm üretememesinin bir sebebi de her üyesinin bu bölgede farklı çıkarının olmasıdır. Bu sebeple en ufak bir çözüm önerisinde dahi bulunamamışlardır. Çıkarları için iki tarafın çatışmasının devam etmesini arzu ediyorlar. Karabağ krizi, İran'ı da etkileyecek bir krizdir. Bu sebeple bölgede çatışma ve istikrarsızlık olmasını istemeyiz. Adil çözümler üzerinden bu sorunun çözülmesi için çaba gösterilmeli."
AA
yorumunuz