İran'da cumhurbaşkanı adayları 18 Haziran'daki Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde ilk kez canlı yayında karşı karşıya geldi.
Yargı Erki Başkanı Ayetullah İbrahim Reisi, eski Devrim Muhafızları Ordusu Genel Komutanı ve Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi Genel Sekreteri Muhsin Rızai, eski Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri ve Nükleer Başmüzakereci Said Celili, milletvekili Emir Hüseyin Kadızade Haşimi, eski Milletvekili Ali Rıza Zakani, eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve eski İsfahan Valisi Muhsin Mihralizade ile eski Merkez Bankası Başkanı Abdunnasır Himmeti, 180 dakika kesintisiz süren canlı yayında ülke ekonomisi hakkında görüşlerini dile getirdi.
Münazaranın ana gündeminde likidite sorunu, vergi kaçakçılığı, ekonomik sıkıntılar ve mevcut sorunlara çözüm yolu sunma gibi konular yer aldı. Adaylardan biri (Himmeti) İran'daki ekonomik krizin ana nedeninin Mali Eylem Görev Gücü (FATF) meselesi olduğunu ortaya attı.
FATF meselesi diğer adaylar ve ekonomik analistler tarafından halen ciddi şekilde tartışılmaktadır.
Adayların çoğu, İran'ın kendi yeteneklerine dayanması gerektiğine ve ülkenin yabancılara bağımlı olmadan yönetilebileceğine inandıklarını ifade etti. Adaylardan biri Celili, İran’ın FATF’in 39 maddesini kabul ettikten sonra ülkede hiçbir şey olmadığını gündeme getirdi.
Ülkenin son bir yıldaki ticari istatistiklerine göre, FATF destekçilerinin iddiasına rağmen, İran'ın yeniden FATF kara listesine alınması bankacılık ilişkilerinde ciddi bir risk oluşturmadığını ve ticarette işlem maliyetlerinin bile düşüş seyrettiğini gösteriyor.
Bunun ispatı ise 2007 ila 2012 yıllarında İran’ın FATF'in kara listesinde olmasına rağmen, ülke ekonomisinin daha az etkilenmesidir.
Reisi: Paralar üretime aktarılmalı
Reisi, "Üretimin önündeki engelleri aşmak için öncelikleriniz ve stratejileriniz nelerdir?" sorusuna "Üretimin önündeki engeller, üreticilerin şu anda karşılaştığı önemli konulardan biridir ve üretim sektörünü cazip hale getirmek için bir şeyler yapmalıyız. Diğer yandan da verimsiz ekonomik işlerin çekiciliğini azaltmalıyız. Kaçakçılık ortadan kaldırılmalı ve paralar üretime aktarılmalı." yanıtını verdi.
Celili: İki veya üç ülkeyi beklememek gerekir
Önümüzdeki dört yılda ülkenin iyi yönetilmesiyle birlikte büyük ölçüde ilelemesini istiyorsak ülke ekonomisi için ciddi bir plan yapmalı ve bahane aramamalıyız. Çalışmamızı birkaç temel konu üzerine oturtmamız gerekiyor. Örneğin, ulusal paranın değeri hakkında tartışmalar var. Ulusal para ne zaman değer kazanacak? Bu, üretim sektöründe ve ihracatta bir atılım olduğunda olur ve ihracatta bir atılım ise dünya ile kapsamlı ve yapıcı ilişkiler kurmamıza bağlıdır. İki veya üç ülkeyi beklememek gerekir.
Kadızade: Ulusal para birimini korumalıyız
Enflasyonu bir felaket olarak nitelendiren Kadızade, "Enflasyonu kontrol edebilirsek, ulusal para biriminin değerini koruyabiliriz. Maalesef ülkede ilgili görevliler ulusal paranın değerini korumak yerine yabancı paraları ve döviz kurları korumakla yükümlü hale geldi." açıklamasında bulundu.
Zakani, Hasan Ruhani hükümetini eleştirdi
Hasan Ruhani hükümetinin yönetim şeklini eleştiren Zakani, bu hükümetin yanlışlarının düzeltilmesi gerektiğini vurgulayarak, ülkede yolsuzluk, yoksulluk ve ayrımcılığa karşı mücadele edeceğini söyledi.
Himmeti: Ülkenin ekonomik durumunu biliyorum
Himmeti, diğer adayların vaatlerinin yerine getirilmesinin imkansız olduğunu savunarak, "Onların aksine ben bir ekonomistim. Ülkenin ekonomik durumunu biliyorum. Bu durumdan çıkmamız için ekonomide acilen bir reforma ihtiyacımıza var." dedi.
Rızai: Ulusal kalkınmayı sağlamak için yeni bir planım var
Ülke ekonomisi için yeni bir plan hazırladıklarını ifade eden Rızai, “Ulusal kalkınmayı sağlamak için yeni bir planım var. Sünniler, gençler ve azınlıkların kapasitelerini değerlendirmek istiyorum.
Mihralizade: Kapsamlı bir plan hazırladım
Muhsin Mihralizade, İran ekonomisi hakkında, "İki yıldan beri ülkenin sorunlarını çözmek için kapsamlı bir plan hazırlamaktayım. Hazırladığım planı bu gece websitemde yüklemek istiyorum." şeklinde konuştu.
yorumunuz