İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Emir Said İrevani, BM Genel Sekreteri, Genel Kurul Başkanı ve Güvenlik Konseyi Başkanına gönderdiği mektupta Siyonist rejimin uluslararası kanunları sürekli ve açık bir şekilde ihlal etmesine itiraz etti.
İrevani’nin gönderdiği mektupta şu ifadelere yer verildi:
“Hükümetimin talimatları uyarınca, Güvenlik Konseyi'nin dikkatini, Siyonist Başbakanın İran'a karşı nükleer silah kullanma yönündeki son tehdidine çekmek istiyorum. Siyonist Başbakan Netanyahu Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada Birleşmiş Milletler üyesi bağımsız bir ülkeye karşı nükleer silah kullanma yönünde açık tehditlerde bulunarak, İran’ın inandırıcı bir nükleer tehditle karşı karşıya kalması gerektiğini vurguladı.
Nükleer silahların insanlığın varlığına yönelik bir tehdit olduğuna göre, böyle bir tehdidin ciddiyeti kıyaslanamaz ve uluslararası toplumda büyük bir şoka neden olacaktır.
koşullar ne olursa olsun, herhangi biri tarafından, herhangi bir zamanda, herhangi bir yerde nükleer silahların kullanılması veya hatta kullanma tehdidi uluslararası yasaların, özellikle de Birleşmiş Milletler Şartı'nın 2. maddesinin 4. fıkrasının açık bir ihlalidir.
Ayrıca böyle bir tehdidin saldırganlıkları ve apartheid politikaları ve terörizme desteği nedeniyle kınanan ve gelişmiş konvansiyonel silahların yanı sıra kitle imha silahları deposuna da sahip olduğu bilinen gayri meşru bir rejim tarafından ortaya atılması ciddi. Dolayısıyla uluslararası barış ve güvenliğe, uluslararası topluma kayıtsız kalmamalıyız.
Uluslararası toplumdan güçlü bir tepki bekliyoruz. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, İsrail rejiminin tehlikeli açıklamalarını kesin ve net bir şekilde kınama konusunda özel bir sorumluluğa sahiptir. Uluslararası düzeni korumak bu tür tehditlere karşı kararlı eylemler gerektirir.
Tahran, İ srail rejiminin İran'a karşı nükleer silah kullanma yönündeki tehlikeli tehdidini güçlü ve açık bir şekilde kınıyor ve bu rejimin neden olduğu her türlü tehdit ve yasa dışı eyleme kararlı bir şekilde yanıt verme konusunda, uluslararası yasalara ve BM Şartı'na uygun olarak meşru haklarını savunuyor ve güvenliğini, ulusal çıkarlarını ve halkını savunmak için bu hakları kullanmaktan çekinmeyeceğini ilan ediyor.”
yorumunuz