Cumhuriyet'te yer alan habere göre Pehlivan, Gül'e yakın kaynaklara dayandırdığına göre, Gül'ün 'Cumhurbaşkanına hakaret' iddiasıyla tutuklanan gazeteci Sedef Kabaş'ın söylemini doğru bulmadığı, buna rağmen tutuklanmasını istemediğini ve istifasını bir hafta önce verdiğini açıkladı.
Barış Pehlivan ayrıca, kısa sürece Abdulhamit Gül'ün yakın çevresinden biriyle aynı masada bulunduğunu aktardı. Gül'e yakın ismin, kendisine hem İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun hem Abdulhamit Gül'ün aynı iktidarın kabinesinde olamayacağını ifade ettiğini dile getiren Pehlivan "Erdoğan her ikisini de idare edebilir halden uzaklaştı. İkisinden birisinin ayrılması gerekiyor" dediğini aktardı.
'İstifanın arkasında MHP var' iddiası
Pehlivan, kulislerden edindiği bilgilerde, Gül'ün istifasının perde arkasında 'MHP'nin dillerde olduğunu vurguladı. Pehlivan, şöyle konuştu:
"MHP'nin Abdulhamit Gül'ü sevmediği zaten bilinen bir şey. MHP'nin Abdulhamit Gül'ü sevmemesinin nedeni Süleyman Soylu'nun kendisi. Hatta öyle bir dereceye gelmiş ki MHP Genel Başkan Yardımcısı'nın Abdulhamit Gül tasfiyesi için lobi yaptığı uzun süredir konuşuluyordu."
Pehlivan "belkide o lobi işe yaradı" diyerek başka bir tezi de açıkladı. Buna göre, Adalet Bakanlığı'ndaki kadrolaşma olduğunu söyleyen Pehlivan, "Abdulhamit Gül Milli Gençlik Vakfı kökenli. MHP, hakim ve savcı kadrolarına hep MGV kökenlilerin oturduğunu, ülkücülerin ise yer almadığını savunuyor. MHP Abdulhamit Gül'ü bundan sorumlu tutuyor ve o koltuktan inmesini istiyordu" diye konuştu.
'1 hafta önce istifa etti'
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Saadet Partisi'nin Cumhur İttifakı'na katılmasını istediğini hatırlatan Pehlivan, "Deniyor ki; Saadet Partisi ile arabuluculuk görüşmelerini Abdulhamit Gül üstlendi. İşte bu arabulucuktan MHP pek de memnun değildi" diye belirtti.
MHP'nin AK Parti'nin politikalarını tek başına belirleyebildiğini söyleyen Pehlivan, eğer Saadet Partisi de Cumhur İttifakı'na katılırsa MHP'nin AK Parti üzerindeki gücünün kırılacağını kaydetti.
Pehlivan, Gül'ün istifasına ilişkin olarak kulislerde konuşulan diğer iddiaları da gündeme getirdi. Buna göre, Gül'e yakın kaynakların kendisinin bir hafta önce istifa ettiğini söylediğini aktardı. Pehlivan, aynı kaynaklara dayandırdığı iddiasında Erdoğan'ın bir haftadır doğru zamanı kolladığını söyledi.
Pehlivan şöyle devam etti:
Neden istifa etti? Aynı kaynaklar bana "bir hafta önceye gidin" dedi. Bir hafta önce ne oldu? Gazeteci Sedef Kabaş Cumhurbaşkanlığı'na hakaretten tutuklandı. Bana kalırsa Abdulhamit Gül Kabaş'ın tutuklanma sürecinde taşıyıcılardan birisidir. Aynı kaynaklar Gül'ün Kabaş'ın yaptığını doğru bulmuyordu ancak ve ancak tutuklanmasını da istemiyordu. "Ancak bu açıklamayı yapmak zorunda kaldı" demeye getiriyorlar.
'Sedef Kabaş yüzünden mi istifa etti'
Pehlivan, "Abdulhamit Gül'ün Sedef Kabaş yüzünden mi istifa etti?" sorusuna aldığı yanıtın şu şekilde olduğunu söyledi:
"Bu bir birikim. Kabaş'ın da tutuklanmasının dahil olduğu bazı yargı kararları Adalet Bakanı'nı çok rahatsız ediyordu. Birikti, taştı ve istifa etti. Tezleri bu yöndeydi. AK Parti'nin politikaları Gül'ün hayalleriyle örtüşmüyordu."
'AK Parti, seçim öncesi iklimi sertleştirecek birisini buldu'
Pehlivan, Gül'ün istifasının ardından yaşanan süreç ile Türkiye'yi daha sert bir iklimin beklediğini ifade ederek, "Süleyman Soylu'nun aşırı güvenlikçi politikalarının daha kolay bir şekilde hayata geçirilebileceği, engel tanınmayacak, itiraz edilmeyecek polis operasyonları, yargı operasyonları bizi bekliyor. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, bir anlamda AK Parti için kafa karıştırıcı bir unsurdu. O unsur tasfiye edildi. Artık mayınlar temizlendi. Şu an seçime giden Türkiye'de AK Parti iklimi sertleştirecek birisini buldu. Bekir Bozdağ bunun için kullanılabilecek bir isimdi" ifadelerine yer verdi.
yorumunuz