İran Devrim Muhafızları Ordusu'na bağlı Kudüs Gücü'nün eski komutanı General Kasım Süleymani'nin 3 Ocak 2020’de ABD Başkanı Donald Trump'ın talimatıyla Bağdat Havalimanı'nda düzenlenen terör saldırısında şehit düşmesinin birinci yıldönümü münasibetiyle Türkiye'de internet üzerinden "Direniş Yolu Şehidi; Kasım Süleymani" isimli bir program düzenlendi.
Dün gerçekleşen online programa Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Bitmez konuşmacı olarak katıldı.
İşte Hasan Bitmez'in konuşmasından satır başları;
- Öncelikle bu programı tertip eden İran İslam Cumhuriyeti Büyükelçiliğine ve bizlere ev sahipliği yapan sayın büyükelçi Muhammed Faerazmend Beye teşekkürlerimi sunmak istiyorum.
- Şehadetin birinci yılında Şehit Kasım Süleymani’yi anmak ve anlamak için bu programda bir araya gelmiş bulunuyoruz. Öncelikle kendisine Allah’tan rahmet, İran Halkına ve İslam Dünyasına başsağlığı diliyorum.
- Kasım Süleymani’nin birçok özelliğinin yanı sıra üç temel büyük özelliği vardı;
1.İslam Birliğine inanmış olmasıdır. İslam Birliği olmadan Müslümanlara ve insanlığa huzur, refah ve mutluluk şansının olmadığı idrak etmiş olmasıdır.
2.Siyonizm'in İslam dünyasına karşı planlarını iyi anlamış, onun işbirlikçilerini tanımış ve hayatının sonuna kadar onlarla yani Siyonizm'le mücadele etmiştir. Yani ülkelerimize, bölgemize ve İslam dünyasına yönelik kötü hedeflerin ve emellerin gerçekleşmemesi için hayatını adamış bir insandır.
3.Kudüs, Gazze ve Filistin davası onun adeta varlık nedeniydi. Kendisi de zaten Kudüs Gücü Komutanıydı.
- Filistin direnişinin sembol ve kilit isimlerindendi. Üstlendiği görevlerle İsrail'in bölgeye ve ülkelerimize yönelik hedeflerinin başarısız olmasına vesile olmuştu. Lübnan'da İsrail'in hezimete uğratılmasının temel taşlarındandı. Hayatı boyunca yukarda bahsettiğimiz hususların gerçekleşmesi için çalışmış, ter akıtmış ve bu uğurda can vermiştir. Bundan bir yıl önce 2 Ocak 2020 tarihinde Amerika’nın düzenlemiş olduğu saldırı sonucunda şehit olmuştur.
- Türkiye ve İran tarihin en büyük devletlerindendir, komşudur, kardeştir ve asırlar boyu beraber yaşamıştır. Bugün bu iki ülkenin şuurlu insanları olarak bir hedef çerçevesinde emperyalist güçlerin bölgemizi terk etmesi, coğrafyamızda barışın, sükûnetin, huzurun, adaletin, güvenin, merhametin hâkim olması ve nihayetinde yeryüzünde hakka dayalı Yeni Bir Dünya’nın kurulması için her zamankinden çok daha fazla çalışma mecburiyetimiz vardır.
- İslam Birliği’ni kurmadan aydınlık ve huzurlu bir geleceğe ulaşmamızın mümkün olmadığını hepimizin çok iyi bilmesi, anlaması ve hissetmesi gerekiyor. Bunu hissetmediğimiz, hissedemediğimiz için İslam dünyasının içerisinde bulunduğu olumsuz şartlar her geçen gün daha da karmaşık bir hale gelmeye başladı. Müslümanlar arasında giderek kaybedilen birlik hissi ve küresel güçlerin baskısı artık önü alınamaz bir pasifleşmeyi, eylemsizliği, dahası da kayıtsızlığı beraberinde getirmiş bulunmaktadır. Bunun yanında Müslümanların etnik ve mezhepsel farklılıkları üzerinden kurgulanan çatışma senaryoları bir araya gelmemizin önündeki engelleri artırmaktadır.
- Yaşanan bütün olumsuz şartlara ve sıkıntılı durumlara rağmen İslam ülkelerinin ön koşulsuz bir araya gelmesi gerekiyor.
2 Ocak 2021'de yapılan online programa İran'in Ankara Büyükelçisi Muhammed Ferazmend başta olmak üzere Eğitimci- Yazar Emin Güneş, Araştırmacı- Eğitimci Hüseyin Taş ve Araştırmacı-Yazar Aydın Altay da konuşmacı olarak katılmıştı.
yorumunuz