İran Dışişleri Bakanı Abbas Irakçi'nin, sosyal medya hesabı X üzerinden yaptığı paylaşımda, ''Kültürel ve medeniyet bağlarına ve ortak değerler ile çıkarlara dayanan İran-Çin stratejik ortaklığı demir gibi güçlüdür.
Bölgemizde (küresel düzeyde egemenlik kurmaya çalışan kötü niyetli güçlerin çabaları sonucu) silahlı çatışma ile terörün arttığı dönemde İran ve Çin hukukun üstünlüğünü savunma ve istikrarın tesisi yönündeki kararlılığını sürdürecektir.
Bugün Pekin'de yaptığımız ortak açıklamamızda da vurgulandığı gibi: Ortadoğu, Ortadoğu halklarına aittir... Geleceği ve kaderi kendi halkı tarafından belirlenmelidir." ifadelerine yer verildi.
Çin ve İran stratejik ortaklıklarını güçlendirdi
Dışişleri Bakanı Abbas Irakçi, Pekin temasları kapsamında bugün Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile görüştü.
Taraflar görüşmede, Ortadoğu'nun Ortadoğu halklarına ait olduğunu, büyük güç oyunlarının sahası veya jeopolitik rekabetin ve çatışmanın kurbanı olmaması, Ortadoğu ülkelerinin kaderinin ve geleceğinin Ortadoğu halklarının elinde olması gerektiğini ifade etti.
Çin tarafı, İran ve Suudi Arabistan'ın diplomatik ilişkilerin yeniden kurulmasıyla sonuçlanan uzlaşma sürecinin ilerletilmesini, bölge ülkeleri arasında diyalog ve istişarelerin sürdürülmesini desteklediğini belirtti.
Filistin sorununda işgalin sona erdirilmesi ve Filistin halkının meşru haklarının iade edilmesinin şart olduğunda mutabık olduklarını yineleyen taraflar, İsrail'in saldırıları altındaki Gazze'de acil önceliğin ateşkes ve askerlerin geri çekilmesi ve acil insani yardım olduğunu kaydetti.
Taraflar, Lübnan'daki ateşkes anlaşmasının etkin şekilde uygulanmasının öneminin altını çizdi. Taraflar, Suriye'deki gelişmelere ilişkin de ülkenin egemenliğine, bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesi, terörle mücadele, toplumsal uzlaşma, insani yardım süreçlerinin bütünlük içinde yürütülmesi gereğine işaret etti.
İran'ın nükleer programı da görüşmede gündeme geldi. Çin tarafı, İran'ın nükleer programıyla ilgili sorunun siyasi ve diplomatik araçlarla çözülmesi ve kapsamlı anlaşmanın sürdürülmesinden yana olduğunu, yaptırımlara ve siyasi baskıya karşı çıktığını vurguladı.
yorumunuz