17 May 2021 12:01

Filistinlilerin haklarını savunmak küresel bir sorumluluktur

Filistinlilerin haklarını savunmak küresel bir sorumluluktur

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatipzade bugün basın mensuplarına yaptığı açıklamada gündemdeki son gelişmeleri değerlendirdi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatipzade bugün basın mensuplarına yaptığı açıklamada gündemdeki son gelişmeleri değerlendirdi.

İran'dan Siyonistlerin Gazze'ye yönelik saldırılarına kınama

Video konferans yöntemiyle düzenlenen basın toplantısıdna Hatipzade, Siyonist Rejim'in Filistin halkına yönelik cinayetlerini kınamak için Arapça bir açıklamada bulunarak, “İran İslam Cumhuriyeti, Siyonist Rejim’in Gazze Şeridi’ne ve savunmasız Filistin halkına başlattığı ve kadın ve çocukların da dahil olduğu onlarca sivilin şehit düşmesine ve birçok konut ve evin yıkılmasına neden olan insan hakları ve uluslararası hukukun ihlali olan barbarca cinayetlerini şiddetle kınıyor.

Ne yazık ki bazı Batılı devletlerin utanmaz desteği sayesinde Siyonist Rejim’in saldırganlığının arttığını görüyoruz. Bu nedenle tüm haklarını geri kazanmak için mücadele eden Filistin halkının doğal olarak kendini savunma hakkına sahip olduğuna inanıyoruz. Dirençli Filistin milletinin tüm haklarını elde etmesi ve tüm Filistin topraklarında egemenliğini kurması sürece, bu rejimin saldırganlığına ve işgalciliğine karşı koymanın tek yolu meşru direniştir.

Ayrıca İslam İşbirliği Teşkilatı başta olmak üzere Müslüman milletlere, örgütlere ve hükümetlerin Siyonist Rejim'in terör eylemlerine karşı birleşik bir cephede ve mazlum Filistin halkının yanında yer almaya çağırıyoruz. İran Siyonist işgalci rejimin eylemlerinin soykırım ve insanlığa karşı birer ‘cinayet’ olarak kabul edilmesi gerektiğine inanıyor.

Uluslararası toplumu, Siyonist Rejimin bölgede güvensizlik ve istikrarsızlık yaratmaya çalışarak sonuçta küresel barış ve güvensizliği tehdit eden uğursuz ve tehlikeli hedeflere ulaşmaya çalıştığı konusunda uyarıyoruz.

Filistin haklarının gerçekleştirilmesi sadece bir Arap-İslam meselesi değil, aynı zamanda küresel bir sorumluluk gerektirir. İran İslam Cumhuriyeti, İslami milletler ve mazlumları savunmaya kararlı dünyadaki tüm özgürlük seven milletlerle birlikte Filistin halkının yanındadır ve hükümetler ile uluslararası kuruluşların saldırgana karşı kabul edilemez tarafsızlıklarını sona erdirmek istiyor. Bu bağlamda, BM Güvenlik Konseyi'ni kendi misyonunu ve görevini yerine getirmeye ve sahte Siyonist Rejimine saldırganlığına derhal son vermesi için baskı yaparak Filistin halkının haklarının ihlal edilmesine izin vermemeye çağırıyoruz.

Filistin meselesinin tek çözümü, Müslümanlar, Hıristiyanları ve Yahudiler dahil olmak üzere tüm gerçek Filistin sakinlerinin katılımıyla bir referandum yapmaktır. Yakın gelecekte Filistin'in özgür, güvenli ve işgalden kurtarılmasını temenni ediyoruz." ifadelerini kullandı.

'Filistin meselesinin İslam dünyasının ilk meselesi'

Hatipzade, Filistin meselesinin İslam dünyasının ilk meselesi olduğunu dile getirerek, “İran'ın Filistin halkının meşru ve ahlaki direnişini her zaman destekleme kararı kesindir” dedi.

Filistin davasını Müslüman milletlerin son yıllardaki en büyük davası olarak nitelendiren Hatipzade, şöyle devam etti:

“Filistin davası, Dışişleri Bakanlığı’nın önceliğidir. İslam dünyasının ilk meselesi olan Filistin meselesini unutturmak için Siyonist Rejim ile ilişkileri normalleştirmek amacıyla bazı oyunlar yapıldı. Ancak hiçbir oyun bu konuyu marjinalize edemez. Bu bağlamda İran, iki taraflı ve çok taraflı bir çerçevede İslami ve bölge ülkeleriyle diplomatik istişarelerde bulundu.

Viyana'daki nükleer anlaşma görüşmeleri

Said Hatipzade Viyan’daki nükleer anlaşma görüşmelerine ilişkin, "Viyana görüşmeleri sırasında ilk anlaşma olarak adlandırılan bir sorununları olmadığını belirten Hatipzade, “Her şey üzerinde mutabık kalınmadıkça hiçbir anlaşmaya varılmayacaktır” dedi.

Akdeniz açıklarında İran'a ait konteyner gemisine saldırı meselesi

Hatipzade, İran deniz taşımacılığına yönelik saldırılarla ilgili olarak, "Akdeniz'de uluslararası sularada gemilere karşı yapılan saldırılar konusundaki incelemeler tamamlandı. Raporları daha görmedim, ancak ilgili makamların nihai raporlarını sunmasını beklemek zorundayız” değerlendirmesinde bulundu.

'Suudi Arabistan ile görüşmelerimiz devam ediyor'

Hatipzade, bazı medya kuruluşlarının İran'ın Suudi Arabistan'la müzakerelerde petrol satışı ve ABD yaptırımları konusunda Riyad’dan yardım istediğine ilişkin iddiaları ile ilgili soruya, “Bu iddialar gerçeği yansıtmıyor. Suudi Arabistan ile ikili ve uluslararası konularda görüşmelerimiz devam ediyor." yanıtını verdi.

UAEA ile sağlanan uzlaşı

“İran ile UAEA arasındaki üç aylık anlaşma ne zaman sona erecek ve yapılan temaslara göre bu anlaşma yenilenecek mi?” sorusuna Hatipzade, “Meclisin yasası bağlayıcıdır ve İran ile ajans arasında mutabık kalınan hususlar da aynı çerçeve içindedir. İran ve UAEA arasındaki bu anlaşma sonuçlandırılırsa, bizimle UAEA arasında bir iç meseledir ve devam ettirilmesi de meclis yasasının ihlali olmayacaktır.” cevabını verdi.

Hatipzade'den 'İran nükleer silah peşinde' iddiasına yanıt

Hatipzade, İran'ın nükleer silah peşinde olduğuna dair iddialar hakkında şu ifadelerde bulundu:

“Bu tür raporların yayıncıları İran’ın muhalifleridir ve tarihte onların İran'a karşı komplo ve muhalefetlerini gösteren birçok detay var. Öte yandan, bu medya kuruluşlarının kullandığı kaynaklar doğru değil ve onların referansları, 2015’te ajans sözleşmelerinde ve iddia edilen raporlarda tamamen kapatılan konulara yöneliktir.

İran, nükleer silaha sahip olmayı ve kullanmayı savunma doktrini çerçevesinde değerlendirdiği gibi, Yüce Liderimiz Ayetullah Hamanei’nin fetvasına göre bunun yasaklanmış olduğuna inanıyor ve bu yönde hareket etmemiştir. İran, taahhütleri çerçevesinde net olarak hareket etmiştir. UAEA raporları da her zaman İran'ın nükleer faaliyetlerinin barışçıl olduğubu vurgulamıştır.”

News ID 1894413

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
  • captcha