Rüya Fereyduni: ABD’nin Haşdi Şabi’nin Anbar vilayetinde yer alan Kaim bölgesindeki üslerine düzenlediği hava saldırıları ardından 31 Aralık’ta Iraklı protestocular ABD'nin Bağdat Büyükelçiliği önünde toplanıp protesto gösterisi düzenleyerek, elçiliğin ana kapısını ateşe verdiler.
Olayların büyümesinin ardından ABD Başkanı Donald Trump, Bağdat Büyükelçiliğine yönelik saldırının arkasında İran olduğunu iddia ederek, İran’ın bundan sorumlu tutulacağını söyledi.
3 Ocak’ta ABD’nin Bağdat Havaalanı'na düzenlediği hava saldırısı sonrasında İran Devrim Muhafızları'na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Korgeneral Kasım Süleymani ve Haşdi Şabi Genel Komutan Yardımcısı Ebu Mehdi el-Mühendis'in suikasta uğradığı bildirildi.
Bunun ardından İran İslam Devrimi Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei, yayınladığı bir mesajda, Korgeneral Süleymani ve beraberindeki şehitlerin kanına ellerine bulayan canilerden ağır intikam alınacağını vurguladı.
Bu doğrultuda Mehr Haber Ajansı muhabirine konuşan Ortadoğu uzmanı Dr.Yasin Atlıoğlu, bu olayın Ortadoğu’da nasıl bir yankı uyandıracağını açıkladı:
1. Bildiğiniz üzere bir kişinin diğer bir ülkede suikasta uğratılmsı uluslararası hukukun ihlali sayılır. Sizce, ABD tarafından Korgeneral Kasım Süleymani’yr yönelik düzenlenen saldırı uluslararası kurallarla örtüşüyor mu?
Korgeneral Kasım Süleymani'nin ABD tarafından öldürülmesi herşeyden önce siyasi bir suikasttır. Normalde bir devletin diğer bir devletin üst düzey resmi görevlisine açıkça suikast düzenlemesi az rastlanan bir durumdur, Tabii ki devletler arası ilişkileri düzenleyen uluslararası hukuk kurallarıyla bağdaşmaz. Daha da ötesi bu tarz siyasi suikastlara karşı gereken siyasi ve diplomatik tepki gösterilmezse bölgede yapılacak yeni siyasi suikastların kapısı aralanır. Bu da zaten istikrarsızlık ve çatışma içindeki Orta Doğu'da kaosu içinden çıkılamaz bir hale getirir. Kuşkusuz bu siyasi suikast İsrail'in bölgeye yönelik yayılmacı siyasetiyle de yakından ilişkilidir. Bu bağlamda ABD ve İsrail ikilisinin bölgedeki temel amacının kaosu ve istikrarsızlığı sürekli hale getirmek olduğu söylenebilir.
2. ABD Başkanı Donald Trump İran’la savaşmak istemediğini ileri sürüyor. Ancak başta Irak olmak üzere bölgedeki son gelişmeleri dikkate aldığımızda, İran ile ABD arasaında bir vekalet savaşı çıkma ihtimalinden söz edebilir miyiz?
İran'ın Kasım Süleymani suikastına vereceği karşılık İran-ABD geriliminin seyrini doğrudan şekillendirecektir. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da belirttiği gibi bir devletin üst düzey komutanına yönelik böylesi bir suikastın karşılıksız bırakılması mümkün değil. İran'ın vereceği karşılık doğrudan bir İran-ABD çatışması manasına gelmemekle birlikte bölgesel bir ciddi kriz riskini de içinde barındırıyor. Muhtemelen İran bölgede nüfuza sahip olduğu Irak, Suriye veya Lübnan gibi ülkeler üzerinden ABD'ye karşılık verebilir. Tabii bundan sonra ABD Başkanı Trump'ın ne yapacağı belirsiz. ABD içindeki siyasi mücadeleler ve kamuoyunun tepkisi Trump'un sınırlarını belirleyecektir.
3. Bazı uzmanlar Trupm’ın azil soruşturması baskısını hafifletmek için Korgeneral Süleymani’ye suikast girişiminde bulunduğuna inanıyorlar. Sizce Trump’ın seçimleri yeniden kazanması İran ile ABD arasındaki gerilimlerin daha da artmasına sebep olabilir mi? Ya da iki ülke arasında bir savaş olacağını düşünür müsünüz?
Trump'ın Korgeneral Süleymani suikastına bu kadar pervasızca girişmesiyle ABD'deki azil süreci ve yaklaşan başkanlıklık seçimi arasında bir ilişki kurmak mümkün. Daha önce de ABD başkanları iç siyasette sıkıştıkları zamanlarda Orta Doğu'ya yönelik saldırılara girişmişti. Trump'ın ABD'deki Yahudi lobisinin desteğini almak istemiş olması, hatta doğrudan Yahudi lobisi tarafından yönlendirilmiş olması ihtimalini yok saymamak gerek. Öte yandan Trump'un seçim çalışmaları sırasında bir önceki başkan Obama'yı Libya'daki ABD sefaretine yapılan saldırıdan dolayı suçladığı düşünülürse Trump Irak'taki ABD sefaretine yönelik kuşatmaya sert bir karşılık vererek kendi seçmenine mesaj iletmek istemiş de olabilir.
4. Korgeneral Kasım Süleymani suikasti Ortadoğu’da nasıl bir yankı uyandıracak?
Korgeneral Kasım Süleymani'ye yönelik suikast Orta Doğu siyasetinde ilginin bir süre için İran-ABD gerilimine kaymasına yol açacaktır. 2020 yılı boyunca bölgedeki tüm çatışma alanlarını bu gerilim üzerinden analiz etmek zorunda kalabiliriz. Ama herşeyden önce bölgedeki devlet ve devlet-dışı aktörlerin bu gerilimde kendilerini nereye konumlandırdıklarını açıkca görmemiz gerek. Bilhassa Türkiye, Rusya ve Arap devletlerinin tutumu önemli. Irak ve Suriye'deki Kürtlerin ABD ile kurduğu ittifakı ne kadar daha devam ettirebileceklerine de bakmak gerek. Son olarak bu gerilimi fırsat olarak gören İsrail'in Lübnan'a yönelik yeni bir saldırı ihtimalini de göz ardı etmeyelim.
yorumunuz